Bağımsız kitapçılar yalnızca kitapların satıldığı yerler değil; aynı zamanda düşüncenin, estetiğin, farklılıkların ve duygusal zenginliğin yeniden üretildiği alanlardır. Dijital çağın hızla aktığı, dikkatimizin dağınıklıkla sınandığı bu dönemde kitapçıların varlığı, bireysel ve toplumsal bir denge unsurudur. Bir kitabın kapağını elinize almak, sayfaları çevirmek ve raflar arasında kaybolmak; modern insanın aradığı “gerçek bağlantı” ihtiyacına sessiz ama güçlü bir karşılıktır.

Kitapçıları gezmek, yalnızca alışveriş yapmak değildir. Bu, aynı zamanda içsel bir yolculuktur. Nitekim bibliyoterapi gibi alanlar, kitapların bireyin ruhsal iyiliğine olan katkısını yıllardır ortaya koymaktadır (Brewster, 2012). Londra’nın Hackney bölgesinde yer alan bağımsız kitapçıların bize sunduğu ruhsal, bilişsel ve estetik kazanımlarla ruhsal iyiliğe katkıyı sizinle paylaşmak isterim.

Hafta sonu için en güzel aktivitelerden biri kitapçıları ziyaret etmek ve Pazar günü altı duraklı bir rota çizdim kendime:

1. The Broadway Bookshop

“Ciddi edebiyatseverlerin durağı” olarak bilinen bu butik kitapçı, özellikle şiir, felsefe, sanat ve müzikle ilgilenenler için raflarında adeta bir keşif haritası barındırıyor. Dar bir merdivenle çıkılan üst kat, felsefi denemeler ve gezi yazılarıyla dolu. Bu kitapçı, derin düşünmenin zarif bir örneğini temsil ediyor.

2. Artwords Bookshop

Moda, sanat, mimari ve tasarım üzerine yoğunlaşan bu kitapçıda raflar renk uyumuna göre düzenlenmiş. Görsel estetik burada okuma deneyimini destekleyen bir unsur. Bu, “görsel okuryazarlık” ile “içerik derinliği”nin buluştuğu bir atmosfer sunuyor.

3. Donlon Books

Eklektik bir ruhu olan bu kitapçı, kült film yönetmeni John Waters’ın da favorisi. İçerideki yayınlar, punk alt kültüründen cinsiyet kuramına, Japon sanat kataloglarından queer edebiyata kadar geniş bir yelpazeye sahip. Donlon, farkındalıkla yaşamayı, normların dışına çıkarak dünyayı çok sesli algılamayı teşvik ediyor.

4. Burley Fisher Books

Yüksek tavanlı eski bir kuaför salonundan dönüşen bu yer, sadece kitapları değil topluluğu da bir araya getiriyor. Blogları, podcast'leri, edebiyat etkinlikleri ve arka bahçesindeki sevimli kafesiyle bir kitapçıdan çok daha fazlası. Burası, sosyal öğrenme ve entelektüel topluluklar inşa etmenin mekânı.

5. Pages of Hackney

Topluluk destekli ve bütüncül bir kitapçı olan Pages, siyaset, toplumsal cinsiyet, mimarlık, afrofuturizm gibi alanlarda kürasyonlu raflara sahip. Aynı zamanda sarı kadife koltuklu, ikinci el kitaplarla dolu sıcak bir alan. Çeşitlilik, kapsayıcılık ve bilinçli seçim bu mekânda kitaplardan çok daha fazlasını konuşmamızı sağlıyor.

6. Stoke Newington Bookshop

1987’den beri açık olan bu mekân, mavi raflarında yemek kitaplarından suç romanlarına, bahçecilikten grafik romanlara kadar uzanan bir çeşitlilik sunuyor. Özellikle çocuk kitapları bölümü, ailelerle birlikte okuma kültürünü güçlendiriyor. Rahat, samimi ve bir o kadar da zihin açıcı.

Modern yaşamın temposu, bireyin zihinsel esenliğini tehdit ederken, kitapçılar bireyi şimdiki ana sabitleyen bir “yavaşlama alanı” yaratıyor. Kitapçı raflarında gezinmek, dikkat ekonomisinin dayattığı hızlı tüketimden sıyrılmak, seçici dikkat becerimizi yeniden yapılandırmak anlamına geliyor.

Araştırmalar, kitapla kurulan ilişkinin empatiyi artırdığını, stresi azalttığını ve bilişsel kapasiteyi güçlendirdiğini göstermektedir (Krashen, 2004). Alanlarda kaybolmak, kitabın sadece içeriğiyle değil, kokusuyla, tasarımıyla, fiziksel varlığıyla da ilişki kurmak dijital dünyanın iki boyutluluğuna karşı bir çeşit duyusal rehabilitasyondur.

Her kitapçı, aslında birer aynadır. Hangi rafta uzun süre kalıyoruz? Hangi kitabı elimizde tutarken zamanı unutuyoruz? Hangi kitap bize çocukluğumuzu, hangisi gelecekteki hayalimizi hatırlatıyor? Bu soruların cevapları, kitapçılarda saklıdır.

Kitapçılarda vakit geçirmek, bireyin sadece bilgi dağarcığını değil, içsel haritasını da genişletir. Bazen bir felsefe kitabının kapağını çevirirken, bazen ikinci el raflarda birinin altını çizdiği satırı okurken, kendimizle karşılaşırız. Bu yüzden kitapçılar sadece dış dünyayı değil, iç dünyamızı da keşfetmenin kapısını aralar.

Bir kitapçının kapısından içeri adım attığımızda aslında sadece bir mekâna değil, bir zihin haline de gireriz. Zihinsel derinlik, kültürel çeşitlilik, estetik duyuş ve kişisel farkındalık gibi birçok alan; sessizce, bir rafın arasında bize göz kırpar.

Bu yazıyı yazarken Hackney'nin altı farklı kitapçısını gezdim. Her birinde bir şey öğrendim, bir şey hissettim ve bir şey bıraktım. Kitapçıları gezmek, kendine zaman ayırmak, zihnini beslemek ve dünyayı başka bir gözle görmek isteyen herkes için eşsiz bir öneri olabilir. Belki de tam da bu yüzden, bir kitapçının rafları arasında gezinmek; yeni bir kitapla değil, yeni bir benlikle karşılaşmaktır. Bu yazı, Hackney sokaklarında raflara dokunarak, kitapların sessizliğinde kendimi yeniden duyarak, her adımda biraz daha yavaşlayarak yazıldı. Her kitapçı, yalnızca bir keşif noktası değil, aynı zamanda bir iç sesle buluşma alanıydı. Belki siz de bir gün, bir kitapçının rafları arasında yalnızca bir kitap değil, içinizde bir cevabı bulursunuz. Çünkü bazen yolculuk, sayfalarla başlar…

#kitapçılardaözbulmak #hackneykitapçıları #kitaplarlailham #rafarasındaözbenlik #bibliyoterapi #duyusalkeşif #kişiselgelişim #yavaşyaşam #estetikdüşünce #kitapsevgisi #bağımsızkitapçılar #okumaközgürlüktür #içseslekarşılaşmak #zihinselyolculuk #kitaplarladönüşüm #kitapçılaryolculuğu #modernhayatayavaşlamak #felsefeyleyaşamak #sayfalarlabirlikte

Atasay Banner Haber Alti

M.Efsun Yüksel Tunç

Eğitmen ve Yönetim Danışmanı

Yaşam ve Yönetici Koçu

[email protected]

https://www.linkedin.com/in/efsunyukseltunc/

Instagram @indusefsun