Hollanda milletvekili seçimleri, 22 Kasım 2023 tahinde yapıldı.

Seçimi yabancı ve İslam karşıtı PVV Özgürlük Partisi kazandı.

Bu partinin milletvekili sayısı ikiye katlandı. Yani 17’den 37’ye çıktı.

Birinci parti olan PVV’nin başkanıda Wilders’tir.

Bu partinin kazanmasının ana nedeni Hollanda gibi kalkınmış bir ülkede bir milyona yakın yoksul insanın yaşamasıdır. Wilders, Hollanda’da yoksullukla mücadele edeceğini, sağlık sigortasında ödenen katkı payını kaldıracağını. Daha çok konut yaptıracağını vaad etti. Wilders, ayrıca Hollanda’nın AB’den çıkması için bağlayıcı bir Nexit referandumu yapmayı öneriyor. Yıllardır Kuran’ı yasaklamayı, camileri kapatmayı dile getiren Wilders, şimdilik İslam konusunu buzdolabına koyduğunu söyledi. Ayrıca sınırları kapatacağını Hollanda’ya daha göçmen almayacağını da programına ekledi.

Ancak Avrupa Komisyonu Başkan Vekili Margaritis Schinas, Hollanda’da şu anda yüzde 5 oranında iş alanları boş duruyor. İşçi aranıyor fakat bulunamıyor. Avrupa’da bu oran yüzde 2,9. Genelde kamyon ve otobüs şoförlerine, doktor ve hemşirelere büyük ihtiyaç var, diyor. (1)  Bu demek ki Wilders’in sınırları kapatması gerçekçi bir politika değil.

Seçimi dört parti önde bitirdi. Bunlar Wilders’in partisinin dışında Sosyal Demokrat ve Yeşil Sol (PvdA ve GL) partileri birlikte seçime girdiler ve oylarını yükseltip 25 milletvekili çıkardılar. Üçüncü olarak Dilan yeşilgöz’ün Başkanı olduğu liberal VVD Partisi, 34 milletvekilinden 24 milletvekiline geriledi. En çok dikkat çeken ise Yeni Sosyal Sözleşme (NSC) Partisi, bu yıl kuruldu ve seçime katılıp sıfırdan 20 milletvekili çıkardı.

İSLAMOFOBİ

Hollanda’da son yıllarda diğer bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi İslamofobi, İslam düşmanlığı tavan yaptı. Müslümanlarda belli bir kaygı ve endişe var. Hatta çocuklar da bile bu korku yaşanıyor. Herkes sanki yarın memleketlerine gönderilecekmiş gibi bir kaygı ve endişe içinde.

Korkuya ve endişeye hiç gerek yoktur. Göçmenler, gerek Hollanda’ya gerekse de Avrupa ekonomilerine, kültürlerine, bilimlerine büyük katkılarda bulundular. Ve bulunmaya de devam ediyorlar. Bu saatten sonra göçmensiz Avrupa düşünmek mümkün değildir. O halde yapılması gereken nedir?

Wilders, İslam ve Kuran konularını buzdolabına koyduğunu söylüyor. Buzdolabına konan bir cisim oradan istenildiği zaman hemen çıkartılıp sunulabilinir. Buzdolabı yerine göçmenlerin de ULUSAL AZINLIKLARI KORUMAYA DAİR SÖZLEŞME kapsamına alınması gerekiyor. Bu Sözleşme, 1 Şubat 1995 tarihinde Avrupa Konseyine üye ülkeler tarafından kabul edildi. Daha sonra da Parlamentolardan geçirtilerek ulusal azınlıklar devlet korumasına ve güvencesine kavuşturuldu.

Ancak göçmenleri ulusal azınlık kapsamında görmedikleri için bunu bizlere uygulamadılar. Fakat devletin ve göçmenlerin güvenliği ve geleceği için bu Sözleşme mutlaka ama mutlaka Müslüman ve göçmenleri de kapsamına almalıdır. Ben üyesi olduğum sosyal demokrat PvdA Partisine bu önerimi yazıp gönderdim. Ve parti içinde bunun takipçisi olacağım. Hollanda’da Hükümet kurulmadan önce biz göçmenler de bu Sözleşme kapsamına mutlaka alınmalıyız.

Hollanda’daki bütün Türk kökenli siyasetçileri, STK’ları ve basınımızı bu konuya sahip çıkmaya davet ediyorum.

En derin saygılarımla.

Bekir Cebeci

(Eski Güney Hollanda Eyalet Milletvekili)

Rotterdam, 27 Kasım 2023