Cumhurbaşkanı Erdoğan, Resmi Gazetede yayımladığı genelge ile Mevlana’nın 750. ölüm yıldönümü olan 2023 yılını “Mevlana Yılı” olarak ilan etti. Ve Mevlana Yılı’nın yurt içinde ve yurt dışında düzenlenecek etkinlikler ile kutlanacak. Bu çok güzel ve yerinde bir karar. Bu kararı canı gönülden destekliyorum.

Çünkü bu genelge Avrupa’da yaşayan bizleri çok daha yakından ilgilendiriyor. Çünkü bizler kim olduğumuzu ve değerlerimizi ne yazık ki düzenli program ve etkinlikler ile Avrupalılara anlatamadık. Anlattıysak da göstermelik birkaç olaydan ibarettir.

Oysa Hollanda’nın meşhur bir atasözü şöyle diyor: “Tanınmayan sevilmez.” Öyleyse bizler tarihimizi, kültürümüzü ve de dinimizi yazılı ve sözlü olarak en başta Avrupalılara anlatmalıyız. Çünkü yabancı düşmanlığına verilecek en güzel cevap budur.

MEVLANA’NIN MİRASI

Mevlana’nın doğumunun 800. Yılı dolayısıyla UNESCO 2007’yi “Mevlana ve Erasmus Yılı” ilan etmişti.

Rotterdam’da bir kilisede Mevlana’yı anlatmak için bir toplantı düzenlendi. Beni de Güney-Hollanda Eyalet Milletvekili olarak kilise yönetimi toplantıya davet etti.

Bizlere ayrılan yerlerimize oturduk. Toplantı başladı. Konuşmacımız Mevlana’nın hayatını, düşüncelerini felsefesini izleyicilere Hollandaca dilinde çok güzel anlattı. Sıra sorulara geldi.

Bir kişi söz alıp şöyle bir soru sordu:

  • Mevlana’yı çok güzel anlattınız. Teşekkür ederim. Ama Mevlana’nın sizlere ya da insanlığa bıraktığı bir mirastan da söz edebilir misiniz?

Konuşmacı elbette bir şeyler anlattı ama bu soruya istenen cevabı veremedi.

Ben söz alıp kürsüye çıktım. Kürsüden Mevlana’nın şu sözleriyle söze başladım:

“Gel, gel, ne olursan ol, yine gel,
İster kâfir, ister Mecusi,
İster puta tapan ol, yine gel,
Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir,
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da, yine gel...
Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz biz...”

İşte bu veciz ve güzel sözleri kendine rehber edinen Osmanlı Devleti, bundan 500 sene önce İspanya’da ölümden, kaçan Yahudi kardeşlerimize kapılarını açtı. Onları bağrına bastı. Ve Yahudi kardeşlerimiz tam 500 yıldır Anadolu topraklarında barış ve huzur içinde yaşamaktadırlar. İşte Mevlana’nın bütün insanlığa bıraktığı miras budur.”

Sözlerim biter bitmez salon alkıştan çınladı. Herkes ayağa kalktı ve ayakta alkışlamaya devam etti. Bu anı hiç unutamıyorum. Çünkü barış, kardeşlik, hoşgörü, sevgi bütün insanlığın ortak değerleridir ve gelecek kuşaklara bırakacağımız en güzel miras işte bu değerlerimizdir.

Bu bağlamda yurtdışında Mevlana’nın çok iyi bir şekilde anlatılması için başta sivil toplum kuruluşları olmak üzere herkese büyük görevler düştüğünü düşünüyorum.

Bir Kilisede Mevlana anlatılıyor ama bütün camilerimizde Mevlana anlatılıyor mu? Ben bilmiyorum.

Cumhurbaşkanının bu emrini kim, ne zaman yerine getirecektir?

Bu sorunun cevabını da bilmiyorum.

Bu vesile ile herkesin yaklaşmakta olan Kurban Bayramını candan kutlar sağlık ve esenlikler dilerim.

Bekir Cebeci

Rotterdam, 23 Haziran 2023

e-mail: [email protected]