Viktorya Çağı İngiltere’sinde özgürlüğü vaaz eden metinler yazan İrlandalı yazar ve şair Oscar Wilde 30 Kasım 1900 tarihinde Paris’te öldü.
Dublin Trinity College’dan mezun olduktan sonra Oxford Üniversitesi’nde estetizm akımıyla ilgilenen Wilde, 1879’da Londra’ya yerleşti ve bu edebiyat akımı üzerine dersler vermeye başlar. ‘Sanat Sanat İçindir!’ Hayatı da bu noktada değişti.
Oxford’dan Londra’ya geldiğinde sanatçı ve yazarların yaşadığı Chelsea’de, Tite Street’te 34 numarada yaşamaya başladı. Ününe de burada kavuştu. Çünkü ‘Dorian Gray’in Portresi’ni ve ‘Ciddi Olmanın Önemi’ni burada yazdı. Nüktedan ve fantezi karışımı bir tarz sergileyerek kendine bir çevre oluşturdu. Edebiyat uğraşı için kullandığı evinin giriş katını ve merdivenleri beyaza boyatıp, ‘gözlerim saf renkli bir mekanda dinlenmeyi arzu ediyor’ dedi.
1882 yılında New York’ta ders vermeyi kabul etti ve ülkeye girişte gümrük işlemleri sırasında ‘Dehasından başka beyan edeceği hiçbir seyi olmadığı’ beyanında bulundu. Nüktedanlığına Atlantik kıyılarında da devam etti. 12 ay boyunca Amerikalılara sanat ve estetikle ilgili dersler verdi ve dönüşünde ise Amerika izlenimlerini İngilizler’e aktarmak amacıyla ders vermeye geri döndü.
Wilde, biseksüel olduğu için 1895’te hapse girdiğinde Londra’daki evinden ayrıldı. Karısı ve iki oğlu da İsviçre’ye gitti. İki yıl hapis yattı. Sonrasında ise parasız kaldı ve Paris’e gitti, menenjite yakalanıp kısa süre sonra 46 yaşında öldü. Dinden uzakta yaşadığı yaşamının sonunda, ölüm yatağında Katolikliğe geri döndü ama yaşamı boyunca aslında Katoliklik Mezhebi ile iç içe yaşadığı kabul edildi.

Sıra dışı bir zekaya ve konuşma yeteneğine sahipti, çok iyi bir eğitim almıştı ve İngilizce’nin yanında Almanca, Fransızca, İtalyanca ve Yunanca bilirdi. Ama nedense İrlanda Dili’ne hakim değildi. Siyaset ile de ilgilenerek Sosyalizmin savunuculuğunu yaptı. ‘Sosyalizmde İnsan Ruhu’ eserinde ‘insanlar kapitalist sistemin yarattığı sosyal problemlerle uğraşırken estetik ve yaratıcı duygularını ön plana çıkaramazlar’ savındadır. Bir soğuk Kasım günü sabahın erken saatinde işe giderken hatırlanılası bir ifade…üşüyerek…
Yazar olarak tanınmasına rağmen aslında kendisi sadece Dorian Gray’in Portresi isimli tek bir roman yazdı. O da eşcinsellik temasını işlediği için aşırı eleştiri aldı. Bugün ise kilisenin varlığına ve ‘karşı cinsten birisi ile beraber olmak için yaratıldığımıza’ dair beyanatlarına rağmen estetik akımının eğitiminde bu eserdir baş yapıt.
İrlandalı yazar George Bernard Shaw kendisi için ‘ruh neşesi’ ifadesini kullandı. Ölüm döşeğinde ‘şu duvar kağıdı ile ölümüne bir düello içindeyim, ikimizden bir gidecek’ der.
Chelsea Tite Caddesi’ndeki evi 2011 yılında 15.500.000 İngiliz Lirası’na satıldı. Adı ise mavi plaka ile ölümsüzleştirildi. Bir plaka da 2019 yılında Clapham Junction Tren İstasyonu’na, Platform 10’a konuldu, gökkuşağı renkleri içerisinde…Çünkü Oscar Wilde burada 20 Kasım 1895 yılında Wandsworth Hapishanesi’nden Reading Goal’e nakledilirken yarım saat boyunca bekletildi. Kalabalıkların homoseksüellik suçlamalarına, sözlü taciz, yuhalama ve aşağılamalarına maruz bırakıldı. Kendisi ‘İnsanlar beni görünce gülmeye başladılar, her gelen tren daha da kalabalık seyirci getirdi. Neşeleri ve eğlencelerine diyecek yoktu, benim kim olduğumu öğrenince daha da eğlenmeye ve gülmeye başladılar. Hastane yatağımdan hiçbir şey söylenmeden alınıp buraya getirildim ve yarım saat boyunca alaca ve yağmurlu Kasım havasında kalabalıkların alayı ve tacizi için sergilendim. Bir yıl boyunca her gün aynı saatte bu olayı hatırlayıp ağladım…’ der.
Chelsea, Oscar Wilde’ın yaşadığı dönemde yazarlar ve sanatçıların rağbet ettiği, köy havasına sahip, serin ve sessiz sokaklarıyla bohem bir hayat tarzı ile gözde idi. Ne de olsa George Gissing isimli yazar 1883 yılında Chelsea için ‘…dünyada yaşanabilecek değerde bir yer vardır, orası da Chelsea’dir.’ dedi. Bugün sadeliğinden ve bohemliğinden kaybettikleri olsa da Londra gezinizde sokak aralarında bir sabah veya öğleden sonra için ideal bir yerdir. Güzel bir gezi mekanı olur. Bu sayede Oscar Wilde ve diğer muteber şahsiyetlerin yaşadığı evlerin önünden geçebilirsiniz. 49 tanesi British Heritage tarafından mavi plaka ile onurlandırılmıştır.
Ayrıca Dublin’i gezerken de…Trinity College binası içinde doğduğunu hatırlayınız. Doğduğu yer Oscar Wilde Yaratıcı Yazarlık Merkezi olarak hizmet vermektedir. Çocukluk evi müzedir ve anıtındaki heykelindeki gülüşünü görmeden geri gelmemeli.