Cumhuriyet Meclisi’nde önceki gece yaşanılan olayları görmeyenimiz kalmamıştır herhalde… Hani şu vekillerimizin birbirlerinin boğazlarına sarıldıkları, el-kol hareketleri yaptıkları o sahneler…

Yaşanılan arbedelerin yanı sıra ortada çelişkili pek çok açıklama ve durum var…

Meclis kulislerinde dolaşan en büyük söylem, ‘hükümet, TDP’nin eylem yapacağını biliyordu ancak ses çıkarmadı’ söylemiydi.

Hatta işin dozunu kaçıranlar, ‘hükümet de aslında bu yasanın geçmesine karşı… Ancak Türkiye’den tepki görebileceği korkusuyla bir şey yapamıyor. Ancak el altından muhalefete ‘siz direnebildiğiniz kadar direnin, arkanızdayız’ diyorlar…

 Bizler Meclis koridorlarının yalancısıyız ancak mutlaka üzerinde durmak istediğim bir konu var.

Toplumcu Demokrasi Partisi, Meclis kürsüsünde kimilerine göre ‘tüzüğe aykırı’ bir eylem sergilerken ana muhalefet vekilleri de sessizliklerini korudular. Televizyon kanallarında her cepheden gelen yorumları dinledim. TDP Milletvekili Sayın Angolemli, ‘Biz muhalefet bir eylem sergilediğinde destek veriyoruz. Ancak onlar bizi yalnız bıraktılar’ diye sitem etti. İktidar vekili Ejder Aslanbaba ise, ‘Yasayla ilgili bir konunun olduğu gün çikolatadan, havadan, sudan konuşan bir parti başkanının Meclis’i ‘ti’ye aldığını ifade etti. CTP vekillerinden Ömer Kalyoncu ise TDP Lideri Çakıcı’yı şov yapmakla suçladı.

 Evet Sayın Çakıcı şovunu yaptı. Ancak bu şova herkes farklı bir şovla cevap verdi. Kimi vekiller ‘kürsü kapmaca’ oynadılar Meclis’te, kimileri de ‘en büyük tepki tepkisizliktir’ diyerek sessiz kaldı.

Çocuk bahçesi gibi şendi meclisimiz. Herkes bir tavır içerisinde…

Ancak tüm bu esnada devletin seçtiği vekiller, ‘ülkenin en yüce kurumunda’ olduklarını unuttular. Aldıkları eğitimin seviyesini, halkın iradesini yansıttıklarını unuttular.

 Bu görüntüler Meclisimize hiç ama hiç yakışmadı…

Yasalar, taslaklar tartışılır, yanlış olan yerleri fikir paylaşımıyla düzeltilmeye çalışılır. Başka ülkelerdeki uygulamalardan yola çıkılmışsa bunun ülkemize uyarlanması çalışmaları yapılır. Ancak bunun da bir adabı vardır.  

Yaşanılan bu olayları özetleyecek en güzel açıklamayı Sayın Kudret Özersay yapmış: Sizi bilmem ama bu vekiller beni temsil etmiyor…