Günlerdir herkesin aklında aynı soru var: UBP Kurultay döneminde istihdam edilenler durdurulacak mı? 
Soruların, mesajların ardı arkası kesilmiyor… 
Bu süreçte işe alınanlar endişeli… Programlarda gelen sorularda hep kurultay istihdamlarına yönelik… 
Tedirginlik had safhada, belirsizlik de öyle. 
Her ne kadar Ulusal Birlik Partililer kurultay istihdamlarının yasalar çerçevesinde olduğunu söylese de CTP kanadından yapılan açıklamalarda yaklaşık 124 kadar dosyanın usulsüzlük sebebiyle Başsavcılık’ta olduğu ifade ediliyor. 
Bu durum işin bir bölümü… 
Şimdi biraz başa dönelim seneler öncesine… 
Cumhuriyetçi Türk Partisi döneminde işe alınanlar Ulusal Birlik Partisi’nin iktidara gelmesiyle birlikte işlerinden olmuş yerine Ulusal Birlik Partililer alınmıştı. O dönem işten durdurulan CTP’lilerin sayısının 500-600 kadar olduğu ifade ediliyor. 
Bu kişiler işten durduruldu da yerlerine kimler alındı? 
Kapı komşusu, komşusunun oğlu, komşusunun kızı, eniştesi, amcası, yeğeni, halası… 
Yani her gün yüz yüze baktığımız onlarca insan… 
O dönem kimsenin aklına gelmedi “yarın bir gün aynı şey benimde başıma gelebilir bu kez işsiz kalan ben, benim yerime işe alınan bu yakınım olabilir”diye… 
Böyle bir düzen kurulmuştu Kıbrıs’ın kamusunda… 
Partim iktidarsa ben de iktidarım, partim muhalefetteyse ben de kapı önündeyim. 
Kimse de itiraz etmedi… 
Etti de etmedi… 
Yani bir yandan “ah gardaş vah gardaş” dedi ama bir yandan da “devlet anaya sırtını vermenin güvencesini yaşadı. 
Hani derler ya tarih tekerrürden ibarettir. 
İşte o tarih yeniden yaşanıyor şimdi… 
Yine Ulusal Birlik Partisi’nin iktidar döneminde herkesin de bildiği gibi tamamen kurultaya yönelik olarak yüzlerce kişi işe alındı. 
İşe alınanların nitelik ve nicelikleri konusunda doğru düzgün bir araştırma dahi yapılmadı. 
“İhtiyaç var mıydı yok muydu” diye sorulmadı bile… 
Her bir istihdam en az 10 oy demekti hesapta. 
İşe alınanlarda biliyorlardı ki ‘geçici’ istihdamlardı. 
Yani bugün varlar ama yarın olamayabilirler… 
Özel sektördeki 2 bin TL’lik işini bırakıp devlette bin 400 TL’ye çalışmaya razı olanlar da oldu içlerinde gerçekten ihtiyaç sahibi olanlar da… 
Şimdi ise gelinen noktada hükümet söz verdiği gibi bu istihdamları yargıya taşıdı. 
Elbetteki içlerinde amaca uygun olmayan, yasal olmayan istihdamlar var ve bunlar işten durdurulacaktır durdurulmalıdır da… 
Bugün hangi iş başvurusuna gittiğiniz de size; “filanca belgeyi doldur gel de tamamdır yarın başla” diye işe alırlar ki? 
Böyle bir işe alım sistemi yoktur olamaz da… 
Hele de devlet kadrolarında istihdamlar münhale çıkılmasıyla yapılmaktadır. 
Bunun dışındaki istihdamların yasal olduğunu kabul etmek mümkün değildir. 
Elbette ki kimsenin işten çıkarılması, ekmeğinden olmasını istemeyiz ama bu süreci ve sistemi yaratan bizleriz. 
Bunca zaman ‘bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ diye düşünenler sadece yılan kendilerine dokunduğunda şikayet etmeyi bir kenara bırakmalılar. 
Artık bir karar verme zamanı… 
Ya bu kokuşmuş, çarpık düzenin esiri olup her iktidarın kendi yandaşlarını kamuya doldurduğu bir yapıya sessiz kalacağız ya da gerçekten değişecek ve bu sistemi de değiştirmeye mecbur edeceğiz siyasileri…