Emre Belözoğlu “Pis zenci” dedikten sonra onu twitter’da #ırçılıkçokayııııp diye kınayan AYNI kişiler, Van’da yeniden deprem olunca nasıl oluyor da “Oh olsun” diyebiliyor? #birkararverkardeşim

- Hocalı Katliamı’nı “sözde” anma gününde açılan “Hepiniz Ermenisiniz, hepiniz ...” pankartını taşıyanların “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçuyla yargılanmasına karar verildi. Peki ya pankart altında uzun uzun konuşan devlet görevlileri? Muaf mıdır onlar?

- Kutlu Doğum haftası nedeniyle “Kardeşlik” teması işleniyor her yerde. Bütün billboardlar el ele tutuşan çocuklara dolu. Çok güzel, çok etkileyici de, galiba kardeşin başına “din” lafını eklemeyi unutmuşlar, zira daha geçen gün İçişleri Bakanı tek bir paragrafta kardeşlik mardeşlik bırakmadı ortada. Zerdüştler, Yezidiler, dinsizler, domuz yiyenler, Müslüman olmayanlar diye kardeş olunmaması gerekenleri ilan ediverdi. Nasıl bir “kardeşlik” bu?

- A Haber’de Mehmet Ali Önel’in yönetimindeki “Deşifre” ekibi, market ve semt pazarlarındaki sebze meyveleri Tarım Bakanlığı’nın referans kabul ettiği Türklab Laboratuvarı’nda analiz ettirdi. Sonuç: Yüzde 70’ında kanserojen madde bulundu. Çoğu meyve sebze yıkamayla geçmeyecek şekilde zirai ilaç saçıyor. Salamdan, sosisten, şekerden, baldan, fast food’dan çoktan vazgeçtim fakat bu durumda: Allah’ım ne yiyeceğiz? Meyve sebzemiz de zehir!

*****

Dikkat Sinek Konabilir!

Bilin bakalım fotoğraftaki sanat eserinin malzemesi ne!

Söylüyorum:

Bağırsak!

Bildiğiniz koyun veya sığır bağırsağı.

Amanin mi? Ben hiç öyle düşünmüyorum. Uzun zamandır en etkilendiğim iş oldu açıkçası.

Sanatçısı Öznur Enes. İzmirli. Dünyanın neredeyse her yerine sergi açmış. Son sergisinin ismi: “Dikkat Sinek Konabilir”.

Sanat bülteninde “Bir nevi kapitalizm eleştirisi” diyor. “Sanatçı, kapitalizm en kötüleri, en çekilmezleri dahi popülariteyle cicileştirme - bicileştirme görevini ciddi bir şekilde işleriyle üstlenmiş durumda”. (Bu arada sanatla ilgili basın bültenleri, açıklamalar neden hep anlaşılmaz, karman çorman cümleler olmak zorundadır?)

Lif sanatı deniyormuş buna. Damien Hirst’i hatırlattı bana. Kesilmiş, dilimlenmiş veya bütün olarak hayvanları, formaldehit dolu cam kutularda sergileyip “eserlerine” tuhaf isimler veren İngilizlerin manyak sanatçısı. Fakat Öznur Enes bana çok daha şiirsel geldi. Bağırsaktan dantel yaratmış sanki. Harbi çok hoşuma gitti.

Ama daha önemlisi, bu kadar yapay, ilaçlı, zehirli, kanserojen bir dünyada, bu kadar doğal bir malzemeyle sanat, cidden çok anlamlı.

23 Nisan’a kadar Beyoğlu Belediyesi Cihangir Sanat Galerisi’nde. (Adres: Cihangir Cad. İspark Kat otoparkı Kat:1)

Daha çok fotoğraf için: oznurenes.blogspot.com

(VATAN)