Flight Of The Phoenix, 1965 yapımı bir Amerikan filmi… Gobi çölüne inmek zorunda kalan bir uçaktaki yolcuların yaşadıklarını anlatan bir aksiyon filmi… Havalandıktan kısa bir süre sonra Gobi Çölü’nü geçerken uçak yoğun bir kum fırtınasına girer. Telsiz bağlantısı ile motorlarından biri arızalanır. Pilot Frank Towns uçağı çölünün ortasına indirmek zorunda kalır. Uçak tahrip olmuştur. Mürettebat ve onbir yolcu çok az yiyecek ve su ile çölün ortasındadırlar. Birbirlerini suçlayan kazazedelerin durumu gün geçtikçe çaresiz bir hal almakta…

* * * *

Yolcu listesine son anda eklenen, tuhaf ve gizemli bir adam olan Elliott parçalanmış C-119 kargo uçağının parçalarından yepyeni bir uçak inşa etmeyi teklif eder. Towns ve diğerleri Elliott’un planının pratik olmadığını düşünerek başlangıçta uzak dururlar. Fakat sadece yaşam kaynakları değil sayıları da azalmakta olduğu için tek kurtuluşun yeni bir uçak inşa etmek olduğunu kabullenirler… Farklılıklarını bir yana bırakıp Elliott’ın rehberliğinde Phoenix’in yapımına başlarlar. Tek motorlu küçük yeni uçak şekillenmeye başladığında bile imkansız gözükür, fakat imkansız gözüken onların tek çıkış yoludur. Sonunda başarırlar…

* * * *

Alman Sosyal Demokrat Parti’sinin (SPD) de durumu da galiba bu filmi andırıyor. Son 1,5 yıl içinde yapılan eyalet parlamentosu ve Avrupa Parlamentosu seçimlerinde de büyük çapta oy kaybeden SPD tarihinin en zor dönemlerini yaşıyor… 2017’de büyük ümitlerle genel başkan seçilen Andreas Nahles’in yenilgilerin ardından istifası krizi daha derinleştirdi. Kamuoyu yoklamalarında oy oranı yüzde 13’e kadar düştü. Yeni bir başkan arayışına giren SPD çareyi kendisini krizden çıkaracak biri erkek iki eş başkan arıyor.

* * * *

SPD’yi krizden çıkarmak için aynen filmdeki gibi şimdilik iki yol tartışılıyor… Birinci yol parti içindeki kanatları birleştirip, ortada bir halk partisi hüviyeti kazandırmak. Bu yolu destekleyenler bu şekilde iki yıl önce yüzde 30 civarında oy aldıklarını, yirm ibir yıl önce de genel başkan Schröder döneminde yüzde 41’lere kadar çıktığını işaret ediyorlar… Diğer yol olarak partiyi küçük ama sol çizgide istikrarlı bir seviyede tutmak olduğu tartışılıyor… Birinci yol için şu an Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Olaf Scholz adaylığını açıkladı. Eş başkanlığı paylaşmak istediği Klara Geywitz ile Berlin’de basının önüne çıktı. Bayan Geywitz doğudaki Brandenburg’ta 15 yıldır eyalet milletvekili ve SPD Yönetim Kurulu Üyesi…

* * * *

İkinci yol için ise daha önce iki kez cumhurbaşkanlığı için aday olup iki seçimi de kaybeden 76 yaşındaki Prof. Gesine Schwan aday… Bayan Schwan ile eşbaşkan olabilecek şu anki Genel Başkan Yardımcısı ve partinin sol kanadından milletvekili Ralf Stegner de başkanlık için adaylığını açıkladı.

* * * *

Partinin tanınmış diğer yüzleri ise şimdilik beklemeyi tercih ediyor. SPD liderliği için Federal Dışişleri Bakanı Heiko Maas’ın da adı geçiyor. Ancak Maas henüz bir açıklama yapmadı. Adaylık başvuruları 1 Eylül’de sona erecek. Ardından adaylar bölgesel konferanslarda tanıtacak. SPD’li üyelerin 14-25 Ekim arasında yapacakları tercih sonunda en fazla oy alan dört aday açıklanacak. Son kararı ise 6-8 Aralık’ta yapılacak seçim kurultayında delegeler verecek. SPD’nin yeni eş başkanları ilan edilecek.

Almanya’da eylül ve ekim aylarında üç eyalette seçim var. Anketlere göre, sosyal demokratların bu üç seçimde de ciddi oy kaybına uğrayacağından yola çıkılıyor. Bu da seçilecek yeni eş başkanların işinin hiç de kolay olmayacağını gösteriyor.