"Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Seçim Özel" programı saat 21.15'te TRT Haber, TRT 1, TRT Türk, TRT 6 ve TRT Arapça'da yayınlanıyor
PARALEL YAPI NE İSTİYOR? SİZ NELER YAPACAKSINIZ?
Öncelikle böyle seçimlere 10 gün kala gerçekten sizlerle anlamlı bir programı gerçekleştiriyoruz. Bizim tabi mitinglerimiz devam ediyor. Bu olsun istemezdik ama bir hesaplaşma şeklinde değerlendirmeyi doğrusu pek uygun bulmam. Fakat, bu ülkenin bir başbakanı olarak yani bir örgütün çetenin adeta Türkiye Cumhuriyeti devletini ele geçirme harektinin karşısında sessiz kalmamız mümkün değildir. Yapılması gereken hukuk içerisinde ne ise odur. Bu ülkenin bir 657'si vardır. Memur nasıl çalışır bellidir. Başbakanı, Genelkurmay Başkanı'nı, Cmuhurbaşkanı'nı dinleyemezsiniz. Bunudinleyenler ortaya çıktığı anda bu casusluk suçuna girer. Hiç bir demokraside demokratik rejimde bunların yeri yoktur. Bu bir casusluk suçu olduğu için gereği yapılacaktır.
Şimdi kaçışlar başladı. Kimi emekliliğini istiyor, kimi izin kullanıyor dönmüyor. Niye, işin başındaki kaçmış gitmiş ne zaman 99'da. Kaçarak kendine bir hedef belirlemiş. Ben 2 yıl önce çağrı yaptım gelin ülkenize dönün dedim. Çok kaçıp bana cevap verdi ve tabi o gelemeyeceğini aslında ifade eden bir cevap değildi. Emekli olup da giden bir insan değildi. İstifa ederek giden ve yeşil pasaport verilen bir kişi. Şuanda bizim ulusal güvenliğimizi tehdit eber bir durum söz konusu. Bizim yaptıklarımız tedbirleri almak anlamındadır. Bunun için de A'dan Z'ye hukuk içerisinde alacağız.
Çok enteresandır bunlar konuşulduğunda çevresindeki kişiler, bunlara kişi bile demek bir irtifadır. Diyorlar ki inzivaya çekildi. Bu nasıl bir inziva anlayışı ise. İnzivaya çekileceksen ülkemizde çok yerler var. Munzevi arayacaksan bizim ülkemizde tarihimizde hele hele ilmi tasavvufda münzevileri tanımışız. Keşke sende öyle bir münzevi olsaydın. Ama nerede... Kendilerine ait TV kanallarında olur veren Sevgili Peygamber'imizin Mirac'dan indirilip kamyona bindirilmesinden tutun bir çok senaryoda onu görüyorsunuz. Bu gerçekten dini ilimlerle ilişkili olduğu bir insana yakışır mı? Yok ananaslar gitmiş ananaslar gelmiş. Eğer bu normal bir ananassa oraya sormanın anlamı nedir? Bu kadar garip şeyler. Bir gece yarısı bir siyasinin durumu olacakmış bunun haberi kendisine gidiyor ve kendisi müdahale ediyor. Bu şantajcının yapacağı bir iştir. Bir istihbarat reisinin yapacağı bir iştir. Dinle ilgilenen bir hocaefendinin ilgilenmesi diye birşey olabilir mi?Bunlar tamami ile şantaj olarak kullanılan şeyler. Yani, patilerde istifa edenlerin istifa aslında nedenlerini araştırırsak altından bu tür şeyler de çıkabilir. Onlar bunlarla da tehdit edilmiş olabilir.
PARALEL YAPI DEYİNCE NASIL BİR YAPI İLE KARŞI KARŞIYASINIZ?
Bunların bir defa 35 yıllık bir süreç içeisinde attıkları adım var. Tabi biz, şu 12 yıllık ktidarımız döneminde iyi niyetimizi koruyarak bugünlere geldik. Bunların devletin yapısı içerisinde az sızdıkları veya çok sızdıkları yerler var. Ben burada bunlara gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. Herşeyden önce bu kardeşlerimizin şunu bilmesi lazım. Şu ifade çok kullanılıyor 'Hocaefendi dediyse keramet vardır, hikmet vardır, şu vardır bu vardır' bu yaklaşım tarzı çok yanlış bir tarz. Az veya çok derken bunların bir temel ilkesi var. Temel ilke şu, kendi amaçları için herşey meşrudur. Herşeyi kullanabilirsiniz. Bunlara ben şahit olduğum için bunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bunu açmak benim edebime ters düşüyor. Ben o kardeşlerime en basitinden şunu söyledim. Sevgili peygamberimize bireysel yanlışlar sebebi ile soruyorlar 'Yalan söylerse ne olur diyor' Peygamber Efendimiz ayağa kalkıyor 'Asla' diye buyuruyor. Bunlarda yalan var, fitne fesat var. Ben şunu diyorum Başbakan 12 yıldır bu görevde. Son 2 yıla kadar herhangi birşey yoktu. Hatta bize de zaman zaman kitap ve eserlerini gönderiyor, apağında kendi methiyelerini gönderiyor tesbihler felan. Ne oldu da şu 2 yılda. Şahsım ailem hepsi bu ülkede bir anda yani akla gelebilecek her türlü yalanı, iftirayı atma durumuna girdiler. Bu iftiraların içerisinde yani beni dinlemişler kızımı dinlemişler çocuklarımı dinlemişler bunların dışında bakanlarımızla güvenli hat konuşmalarımızı bile dinlemişler. Şimdi söylüyorum yasal olarak bu mümkün değil. Bunun dışında bir müslüman bir müslümanı dinleyebilir mi gözetleyebilir mi? Bizim dinimizde böyle birşey var mı? Bütün bu konularda şantajı da kullanıyorlar. Bunun sadece ulusal boyutu yok, bunun uluslararası boyutu da var. Enerji bakanımla konuşuyorum bu uluslararası bir görüşme. Herhangi bir ülke ile sıkıntımız var tahkime göndereceğiz. Sen bunu dinler diğer ülkelere servis edersen bunun bedelini kim ödeyecek Türkiye ödeyecek. Bu vatana ihanet suçuna girer. Bizim burada vatanımızın çalınan bir imkanını kazanmak istiyoruz sen bir yerlerle ittifak halindesin.
Bunlar birçok davalar halloldukça bunlar dökülecek ortaya. Bir başka olay bizim bu görüşmelerimizin neticelerini de uluslararası bazı yerlere servis etmedikleri ne malum. Bunların içerisinde çok çok sıkıntılı olaylar var. Adana olayı, yenilir yutulur bir olay değildir. Ben CD'lerini izlediğimmde vurulmuşa döndüm. Oralarda giden yardımı açtır, resimle kaydettir. Sen bunu nereye servis edeceksin? Orada MİT olduklarını söylüyorlar. Onları yere yatırıyorsun sanki PKK'lıymış gibi de orada üzerlerine saldırıyor ve yerde işkence ediyorsun. Ben bunları izleyince şok oldum. Bunu yapan paralel yapının birmensubu. Bu nasıl bir vatanperverliktir. Bunu anlamak mümkün değil. Bunlarda işin sınırı falan yok. Bunlaren yakın arkadaşlarını bile dinlediler. Latif Erdoğan'ı 15 yıl dinlediklerini söylüyor. Hocam beni niye dinlediniz diye soruyor ne yapıyorsun nerelere gidiyorsun diye merak ediyoruz diye cevap veriyor. Böyle birşey olabilir mi?
8 Şubat'ta bu iş zirve yaptı. Ondan önce başlamıştı ama 8 Şubat'taki MİT Müsteşarımıza karşı yapılan adım hatta OSLO'ya dayanıyor. Bunların yandaşı bir gazete tetikçi olarak o kullanıldı, ondan sonra diğerleri kullanmaya başladı. OSLO'da güya terör örgütü lehine metinler vermişiz. O bir zemin oluşturmaydı ondan sonra bir kısım yargı, hemen müsteşarımızı ifadeye çağırdılar. Burada benim iznim şart. Bunlar hiç dümdüz gitmek istediler. Doğrusu benim açıklamalarım vardı. OSLO'ya onu gönderen benim, ondan önce Emre Bey'i de gönderen benim. Eğer böyle birşeye gücünüz yetiyorsa beni alın. Onları alamazlar. Bunların derdi Türkiye'nin istihbarat gücünü arttırmak değil, azaltabilmek. Biz burada çomağı sokunca bunlar rahatsız olmaya başladılar.
PARALEL YAPININ HEDEFİ NE?
Hükümetin attığı bazı adımlar özellikle dershane konusu. Dershane konusu yeni başlamış bir konu değil. Hüseyin Çelik Bey'in MEB Bakanlığı döneminde ben talimat verdim. O dönemde bana hep rahatsızlık iletiliyordu. Davarımı sattım, bilezikleri sattım ama çocuğum yine giremedi üniversiteye. Bunlarda son zamanlarda birç ok şeyler ortaya çıkıyor. Onlar da inceleniyor. KPSS'de olanlar, üniversite imtihanlarında olanlar bunlar da inceleniyor. Bakıyorsunuz KPSS'de karı koca aynı puanı alıyorlar.
GEÇEN DÜZCE'DEYDİM SINAV SONUÇ BELGESİ UZATTI, ÖĞRETMENLERİN ÇALIŞTIRDIĞI SORULARIN AYNISI ÇIKTI DEDİ. SİZ DERSHANE KONUSUNUN HÜSEYİN ÇELİK DÖNEMİNDEN BAŞLADIĞINI SÖYLÜYORSUNUZ? CAMİANIN BİR ALANI VAR O ALANI ORTADAN KALDIRALIM DÜŞÜNCESİ İLE Mİ BAŞLADINIZ YOKSA BU DERSHANE İŞİ EĞİTİMİN BİR PROBLEMİ, BİZ EĞİTİM ÇÖZELİM Mİ DEDİNİZ?
Bizim bunların dershaneyi kapatmak suretiyle kendi faaliyet alanlarını tıkamak gibi bir durum düşünmek söz konusu değil. Bizim bütün derdimiz onlarla da görüştüm. Dedim ki gelin biz sizden hizmet alımı ile okullaryapın. Biz size bazı garantiler verelim bütün dershaneler için geçerlidir. Hatta bunun adımını attık. Bu adımı attığımızda da Danıştay engelledi. Gazeteler günlerce yazdı. Cemaatin okullarına, dershanelerine hükümet zemin hazırlıyor diye. Bizim derdimiz hem biz yani okullaşmada yatırım noktasında devlet olarak daha az yatırım yapmış oluruz biz de hizmet alımı ile bu hizmeti alırız. Biz sektörde yüzde 20 payınız var. Öğrenci gönderelim bedelini ödeyelim dedik. Danıştay da bunu reddedince, medyada da çok yer aldı. Bundan sonra biz okullaşma olayına ağırlık verdik. Dershane olayını savunamayız ama okullaşmayı savunursanız bu tatlı bir rekabet getirir. Bunlar okul da yaptılar ama az sayıda. Dershanede seçerek öğrenci alıyorlar. Dershanelerin bedelleri 2 bin TL'den başlıyor 22 bin TL'ye kadar gidiyor. Burası seçici olduğu için onlara çok rahat geliyor. Şimdi onların hepsi dökülüyor. Zaten 2015 1 Eylül'e kadar sabredeceğiz. Çok enteresan dershanelerde bizim aleyhimizde oralarda ders verenler geçenlerde yanılmıyorsam şuanda 50 bin dershanelerde ders veren öğrenci var. 15 Bin veya 20 bin ifadesikullanıldı bunların formu yok yani kaçak olarak öğretmenlik yapıyorlar. Dolayısıyla dersten öte kendi dershanelerinin propagandasını bize de hakaret etmenin her nevisini yapıyorlar. Bazı yerlerde de ciddi manada korku var. Tehdit ediyorlar. Bir şehrimizde kızlar geldi bana. Eğer onların dediğini yapmazsak annemi babamı arayacaklar anneme babama üniversitedeki erkek arkadaşlarımla yaptığım görüşmemle hareketle meşru olmayan ilişkiler içerisinde diye annemize babamıza telefonlar edecekler bu bizi korkutuyor. Orada bile şantaj var ve bunu acımasızca yapıyorlar. Bunlar yaygınlaşarak geliştiği için bunlara da alıştık. Sabır telkin ediyoruz.
Diyoruz ki atarlarsa KYK hazır, tesislerimiz hazır o da yoksa biz sizi otellerde ağırlamaya hazırız. Dershanelerden çekilin haftasonları kursları biz vereceğiz. Süratle hazırlıkları yapılıyor. Türkiye'nin her ilçesinde planlamalar yapılıyor.
ERGENEKON TAHLİYELERİ
Şimdi dinlenen CHP idi MHP idi BDP idi daha önceki malumk CHP genel başkanının gözlemlenmesi ortada. Onun kaseti ile Kılıçdaroğlu Genel Başkan oldu. Geçenlerde Baykal açıklasın diyor ben neyin belgesini açıklayacağım. Belge ortada işte. Ben orada insani ve islami üzerime düşeni yaptım o görüntüleri kaldırttım. Ben saan en önemli görevimi orada yaptım. Benden bunun kağıdını ne istiyorsun. Sana söylüyorum kimin yaptığını. Biz o gün anayasayı tartışıyorduk. Bize teşekkür etmesi gerekirken aksini söylüyor. MHP'nin başına gelenler. Hamzaçebi'nin başına gelenler bunlar. Bunlar bu işi meslek edinmişler. Bugün kendi yine gazetelerinde emekliliğini isteyip ayrılan ahlaki yönden seviyesiz birisi diyor ki Başbuğ'la ilgili konuda Başbakan talimatı verdi diyor. Bu nasıl bir ahlaksızlıktır. A'dan Z'ye bunların hepsi yalan. Bunlar o kadar ahlaksız o kadar adi ki. Bunlar takiyyeyi yalanı iftirayı leblebi çekirdek gibi yerler. Sen bi defa hayatında benimle kaç defa görüştün 2 - 3. Ama ben senin yargıyla ilişkilerini bilen birisiyim. Kimlerle birlikte bunları yaptığı çıkıyor ortaya. İşte bu bazı malum operasyonları yapıpta istanbul dışına gönderilen savcılarla bunlar kankaydı. Beraber götürdüler bu işi.
MECLİS'TEKİ FEZLEKELER
Kendileri için somut delil yok derken Tayyip Erdoğan için somut delil nereden buluyorlar. Ona da mı montaj bir kaset ayarlayacaklar. Şuand akendi medyaları bir şeye güveniyorlar. Nasılsa muhalefet arkamızda bugün yaptıkları iş. Seçime 10 gün var bugün Fezleke ile ilgili müracaat ettiler. Bu seçimden sonra yapılsa olmaz mıydı? Olur du her türlü desteği vermeye hazırdık. Bugün bunu yapıpta buradan bekledikleri neticeyi alırlarsa son 10 günde değerlendirebilir miyiz ne oldu oylamaya bile kalamadılar. 151'de kaldılar bizim arkadaşlarımız da 249 'la bunlara cevap verdiler. Bu ülkenin bir milletvekili olarak kalkıp oraya geliyorsan dürüst ol. Orada kavga gürültü falan. Ak Parti'ye bunlar sökmez. 4 Bakan arkadaşımız gerekeni gerektiği zaman da yaparlar daha önce de yaptılar zaten. Biz burada özellikle başbakanımızın daha rahat hareket etmesi için deyip ayrıldılar. Muhalefet soruşturma önergesi vermiyor neden vermiyorsun dürüstsen ver. Biliyorlar ki buradan bekledikleri neticeyi alamayabilirler. Dürüst olun, belki de burada yarın çıkıp da bizim bakan arkadaşlarımız kendileri bu noktkada olanlar karşısında onlar atağa geçerlerse hiç şaşırmam. CHP fezleke veremez bu bakan arkadaşlar kendileri verecekler.
TÜRKİYE'Yİ GEZİYORSUNUZ DAHA ÖNCE DE İLGİNİN OLDUĞU YERLERDE ŞİMDİ DAHA FAZLA İLGİ VAR, MÜTHİŞ BİR MOTİVASYON VAR, HİÇ OY VERMEYENLERDE BİLE HEM OY VERMEK İSTİYORLAR HEM DE AK PARTİ İÇİN ÇALIŞIYORLAR. BEN REKOR BİR SONUÇ BEKLİYORUM AÇIKÇASI. SİZİN BİR TAHMİNİNİZ VAR MI SONUCA İLİŞKİN? ARTI BİR İLGİ VAR MI?
Yani bu tespitinize katılmamak mümkün değil. Bırakın yerel seçimleri genel seçimlerle bile baktığımızda ben meydanları bu seçimde çok farklı görüyorum. Millet oyunu yakalamış. Çok iyi görüyor. Siz sinyali verdiğiniz anda meydan köpürüyor. Böyle bir yapı var. Çok ağır bir noktada yaklaşımı da hissediyoruz. Bu tabi kilitledi. Bugün şimdi Silivri'de mitingimiz yoktu. Tekirdağ'dan buraya gelecektim. Yolda gelirken Sağlık BAkanım söyledi. Beklenti var uğrayamaz mısınız inanın 2-3 saat içerisinde en az 20-30 bin kişi toplandı. Öyle bir heyecan coşku görmeye değerdi. Bu şimdi şeyi gösteriyor 2-3 saat içerisinde dolaştırıyorlar 2-3 aracı millet geliyor. Ben böyle görünce orada şuan CHP belediyesi var. Allah'ın izniyle ben AK Parti alacak diye inanıyorum. Hizmetse 1 kartilyon 210 milyarlık hizmet sadece Silivri'ye. Peki CHP'nin ne hizmeti var? Hiç bir hizmeti yok. Vatandaş bunu görüyor hele bu iftiralar yalanlar bunu da görünce, sen benim kızımın başörtüsüne füruat diyorsun şimdi bu başörtü düşmanları ile dost oluyorsun. Ben İHL'lerin orta kısmını kim kapattı bu zihniyet kapattı. Şimdi üniversitelerle ilgili MHP ile birlikte sadece üniversite olarak beraber 411 kişi karar verdik ve ne manşetler atıldı '411 el kaosa kalktı' gibi başlıklar. Şimdi bunu ben çözdüm diyor. Kılıçdaroğluna bakıyorsun aynı anlayış Pensilvanya ile pekişiyor. Demek ki talimatlar oradan geliyor. Şimdi MHP, okyanus ötesine verip veriştiriyor Meclis'te Kılıçdaroğlu soruşturma istemişti bu zatla ilgili şimdi yakınlaştılar. Şimdi benim başürtülü kızımın puanına karşı gelenler mani olanlar bunlar değil mi bunlar hep bir yerde çöreklendiler.
KİM DEĞİŞTİ CHP Mİ PENSİLVANYA MI?
Değişse değişse Pensilvanya değişmiştir. Pensilvanya AK Parti'yi yıkmak konusunda kimi güçlü görüyorsa onu destekliyor. MHP'nin tabanında da müşterek bir oynama var. MHP'ye gönül veren kardeşlerime de söylüyorum nereye gittiğinizin farkında mısınız? Pensilvanya'daki zat hayatında Said-i Nursi'yi görmüş değil, eserlerinden tanıyor. Saidi Nursi mahkemelerin kararının ardından bir fırsatını bulup ülkesine geldi. Ona yapılan cefalar malum. Bütün bunlara rağmen Saidi Nursi'ye her türlü cefayı yapanlarla bu adam beraber çalışıyor. Bende bazıları ile ikili görüşmelerim oldu üzücü durum.
Bunlar her yola başvuracaklar biz de her türlü tedbirimizi alıyoruz alacağız. Bunlar için her yol meşrudur. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Ben teşkilatıma güveniyorum. Bizim şuan üye sayımız 9 milyon civarında.
İnşallah burayı en az zararla, bugüne kadar olanın dışında fakat her zaman söylüyorum inşallah bir önceki yerel seçimle mukayese edilemecek bir netice ile neticelendireceğiz. Tabi ben buradan bugünde meydandan çağrıyı yaptım. Eğer birinci çıkmazsak ben genel başkanlığı bırakırım. Siyasette her başkanın bir hedefi olmalı. Başaramıyorsan meşgul etmeye gerk yok. Şimdi ben diyorum ki birinci olzasak ben çekilirim diyorum. Kılıçdaroğlu'na söylüyorum seçimlerde nal topluyorsun hiç rahatsız olan yok Bahçeli'nin umrunda değil. Yıllar yılı oturdu oraya kalkmayı bilmiyor. Geldiği yerde ilk seçimde meclise de giremediler.
SİLİVRİ BAŞKA BİR ŞEYİN DE SEMBOLU. BAZI TAHLİYELER DE OLDU. BU TAHLİYELER BİR TARAFTAN ANLAMLI SİYASİ BİR SONUCU DA OLACAĞI TAHMİN EDİLİYOR. AK PARTİ ERGENEKON İLE UZLAŞTI, YA DA ERGENEKON DİYE BİR ÖRGÜT YOKTU HÜKÜMET BUNU İTİRAF ETMİŞ OLUYOR GİBİ BİR LANSMAN OLUŞTURDU BU TAHLİYELER. BU TAHLİYELERİ İNSANLAR NEREYE KOYMALI?
Güvenlikte bir kaide vardır. Her yapılan operasyonun bir adı olur. Bu zaman zaman balyoz olur, ergenekon olur, ssk için de bir isim koymuşlardı. Güvenlik bu konularda maharetlidir. Bizim burada 26 Maddelik Anayasa değişikliği ile biz bir süreç başlattık. Buna ne CHP, ne MHP ne BDP katıldı. Biz yüzde 58 evet oyu ile bu değişikliği yaptık. Niye yaptığımızı da ne CHP, ne MHP ne BDP kendi mensuplarına düşünmediler. Şimdi burada mesela biz yasal düzenleme ile 7 veya 10 yılı 5 yıla çeken bir düzenleme getirdik. Niye neticelenmiyor neticelenmediği halde bu insanlar neden dursun içerde. 5-7-10 sene bu insanlar içerde dururda karar verilmez mi? Bu zulümdür. Yargı daha sonradan bunlarla ilgili beraat kararı verirse haklarını kim ödeyecek. Bunu minimize edelim, 5 yıla çekelim dedik. Bununla birlikte bireysel başvuru hakkını getirdik. Bireysel başvuru ile bu arada onlarca insan kimisi tutuksuz yargılanmak üzere çıktı, kimisi de bu 5 yıl süresi dolmadığı halde çıktı. Bunlar beraat etmedi, tutuksuz olarak yargılanmaya devam edceekler. Fakat cezaevlerinde değil kendi evlerinde. Getirilen tek şey yurt dışına çıkamayacaklar. Bunların hiç birinin partimle şahsımla yakından uzaktan alakası yok. Bunlar aldıkları ani kararlarla askerlerimizi içeri aldılar. Ben Genelkurmay Başkanı ile ilgili yaptığım açıklamalar malumdur. Yargılama mercinin yüce divan ve tutuksuz yargılanması gerektiğini ben de Cumhurbaşkanı da söyledi. Bu hiç bir netice ortaya koymadı. Tek netice bireysel başvuru oldu. Bunuhla AYM burada verdiği kararla yerel mahkemenin önünü açtı, yerel mahkeme de tahliyeyi verdi. Bu bir rahatlama getirmiş oldu. Bu yine aynı şekilde devam ediyor. İçerde nice masum insanlar olduğugibi şuanda yine 14 yaşında iken yani adeta mahkumiyeti olan Yasin Köse var. Yaşı kaç oldu bilemiyorum ama tüm Türkiye için herkesin gözden geçirmesi lazım. Bakın şimdi ortalık Türkiye'de karıştırılıyor. AHİM bir karar almış. Bölücü terör örgütünün başı ile ilgili bir karar almış. Ülkeyi karıştırmaya yönelik. Yaptığı açıklamaların hiç bir doğru yanı yok. Yaptıkları açıklamanın tamamen hakikatten uzak, yalan yanlış bir rapor böyle birşey olmaz.
BERKİN ELVAN'IN ÖLÜM
Bu çocuğu oraya taşıyan zihniyettir lanetlenmesi gereken. Bu çocuğun eline sapanı, cebine patlayıcıları verenler lanetlenmeli. Çocuğun yüzünde poşu olduğu zaman kaç yaşındadır tespit edemez ki. Birisi başbakanı katil olarak ilan ederken aynı gün Burakcan 42 kovan bulundu. Kalkıyor Kılıçdaroğlu diyor ki kasıtlı olarak ışıklar söndürüldü diyor. DHKP-C bunu üstleniyor o hedef saptırmaya çalışıyor. Bir zamanlar diyordu ya ben gidip üye olayım gösterin bana alışık bu işlere. Oradan isabet eden kurşunlarla Burakcan orada şehit oluyor. Onun babasının yaptığı açıklama vatanımız devletimiz sağolsun diyor. O kalkıp da katili şudur budur demiyor. Tunceli'de buyrun, ana muhalefetin başının memleketi. Oradakiler kalkıyorlar 30 yaşındaki fidanımızıöyle bir noktaya getiriyorlar ki oda oradaki çatışmalarda kalp krizi geçiriyor. Ta Menderes'e yapılanlarla aynı onun benzeri. Orada yapılanlar bugün yapılanlar. Sanki arşivden çıkarmışlar masaya yatırmışlar ve onu uygulamaya koymaya çalışıyorlar. Ukrayna bizimkinin benzeri, Mısır benzeri benzer şeyler. Şimd i17 Aralık'ta onlar tutmayınca 25'inde farklı bir proje ortaya koydular. Ama benim milletimin o anında olayı çözme kabiliyeti, meydanlarda ortaya çıkınca bunların mecali kalmadı. Ben bunu Gezi olaylarında da Fas'tan dönüşte özellikle gördüğümde tespit ettim. Düzenleme falan yoktu, 1 saatte yüzbinler bir araya geldi. Özellikle hakikaten ülkemizi seven vatandaşımızın feraseti çok farklı anında olayı görüyor.
BERKİN'DEN BAHSEDERKEN BİR VURGU YAPTINIZ. POLİSİN KASTEN YAPMADIĞINI VURGULADINIZ. BU VURGUNUZU GÖZARDI EDİP BAŞBAKAN ÖLDÜRMEYİ HAK ETTİ GİBİ PROPAGANDA YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR. NE OLURSA OLSUN POLİSİN KASTI YOK DİYORSUNUZ?
Kastı olsa Burakcan'ı öldürenler gibi yaparlardı bu işi. Burada biber gazının kutusu var neyse o şeyin durumu var. Böyle bir durum var. O biber gazını kullanmak onun en tabi hakkı. Niçin, oradaki o terörist kitleyi dağıtmak için. Yoksa orada Berkin'e yönelik polisin yaptığı bir uygulama söz konusu değil. Tabii oradaki teröist grubu dağıtacaktır görevi odur. Yüzü poşulu olan bir çocuğun kaç yaşında olduğunu tespit edebilir misiniz? Doğan grubu bunu yapıyor. Sosyal medyada çıktı ortaya.
BERKİN ÖLÜMÜNE ÜZÜLMEDİĞİNİZ GİBİ BİR ALGI OLUŞTURUP BUNU KULLANMAYA ÇALIŞIYORLAR. DHKP-C DİYE BİR HADİSE VAR. POMPALI TÜFEKLERLE GÖRÜLDÜLER VE SENELERDİR GÖRÜLÜYORLAR. YANİ BİR GÜVENLİK PROBLEMİ NE EMNİYET BÖYLE BİR ÖRGÜTÜ ORTAYA ÇIKARABİLECEK BİR İMKANLARI YOK MUDUR? BERKİNLER ÇOCUK YAŞTA TUZAĞA DÜŞÜYORLAR, ELLERİNE SAPAN VERİLİYOR, KURBANLARINI BİZİM ÇEVRE İLÇELERİMİZDEN EDİNİYORLAR. BİR YERDE BU TERÖR ÖRGTÜNÜ ORTADAN KALDIRMAK MÜMKÜN DEĞİL Mİ?
Dünyanın hiç bir yerinde terör örgütü ile mücadele kolay olmuyor. Hele hele demokrasi varsa. Demokratik hukuk devletinde adımlarınızı ona göre atıyorsunuz. Otokratik rejimler farklı şekilde mücadele ediyor olabilir. İspanya çözemiyor işi. İngiltere çözdü mözdü derken başka yerden patlak veriyor. Tayland'da olan olaylar. Bu DHKPC ile alakalı Yunanistan ciddi bir bununla ilgili adeta yani yapılanmasını gerçekleştirdiği bir ülke konumunda. Son dönemde bizimle koordinasyon içinde adımlar atıyor. Avrupa'nın diğer ülkelerine baktığnıızda hepsiyle ilgili hepsi koordineli çalışıyor. Parlamentoda bile imkan tanıyorlar bunlara. Son alınan karar noktasında. Gelinen nokta yenilir yutulur birşey değil. Bu onların beklentileri noktasında birnetice olmaz. Biz gerekçeleri görmek isteriz ama AK PArti döneminde biz onların beklentilerini uygulamaya koymayız böyle birşey olamaz. Bu iş bitmiştir. Bu ülkede bunca insanın kanına giren örgüt var. Ve onun başı durumunda olan kişi ağırlaştırılmış müebbet hapsi almış ondan sonra kalkacaksınız böyle bir karar alamayız. Biz yapılması gerekenlerin en iyilerini yaptık ama o kadar da değil.
DİYARBAKIR'DAKİ GÖRÜŞME. BARZANİ'NİN ORAYA GELMESİ. SANKİ TÜRKİYE 30 MART'TAN SONRA BİR TAKIM SÖZLER VERMİŞ DE ONLARI ARTIK UYGULAMAYA GEÇİRECEK GİBİ SÖYLENTİLER VAR NE DİYECEKSİNİZ?
Tüm sözler falan böyle birşey söz konusu değil. Bizim bütün sürecimiz çözüm sürecinin içerisinde var. En son demokratikleşme paketi açıkladık orada da var. Ne vaadediyorsak hepsi orada. Bizim öyle gizli kapılar arkasında planlamalardan hoşlanmayız. Ben ya olduğum gibi görüenceeğim ya da göründüğüm gibi olacağım. Buralarda öyle yok OSLO'da şu olmuş bu olmuş.Bunların hepsi nezdimizde hiçtir. Müsteşarım bilgileri getirir ben de arkadaşlarımla değerlendiririm. Atılması gereken adımlar varsa atarız. Bizim attığımız adımların hepsi ülkemizin huzurunu nasıl sağlayacağız. Benim müsteşarım İmralı'ya gidiyorsa Türkiye'nin huzuruna katkısı olur mu? Biz akil insanları bunun için yaptık.
