Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) tarafından Anadolu Ajansının Global İletişim Ortaklığında hayata geçirilen Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü desteği, TRT kurumsal iş ortaklığı ve Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı organizasyonuyla düzenlendi. Festivalin YouTube kanalından da canlı olarak yayınlanan ödül töreninde Türk diasporasının önemli sanatçıları arasında yer alan ve 2016 yılında Hollanda'nın en prestijli ödülü Edison Jazz/World'ü kazanan piyanist ve besteci Karsu sahne aldı.

Tören öncesinde açıklamalarda bulunan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Serdar Çam, etkinliğin İstanbul Sinema Müzesi'nde gerçekleştirilmiş olmasının önemine değinerek, “Dünyada yaşanan göçlerin ve göçle ilgili sorunların tartışıldığı bir ortamda diaspora merkezli ve 120 ülkeden 3 binin üzerinde katılımcının etkinliğe girmesi çok anlamlı” dedi. Çam, festivalin bundan sonraki yıllarda çok daha farklı açılımları olacağını düşündüğünü belirterek, siyasi, ekonomik ve politik sorunların aşılmasında sanatın ve sinemanın katkılarıyla tüm dünyada ses getirecek bir festival olacağına inandığını söyledi.

Programın açılış konuşmasını yapan Çam, Festivalin ilk yılı olmasına karşın başarılı ve etkin bir festivalin düzenlendiğini belirterek sanata en çok ihtiyaç olan bir dönemde böylesine değerli bir festivali düzenleyen herkese teşekkür ettiğini belirtti. Çam konuşmasının devamında Türk diasporasının 60. yılını kutladığına dikkat çekerek, dünyanın dört bir yanına dağılmış Türk diasporanın ihtiyaçları olan konuların sanatçılar kanalıyla, duyurulması açısından festivalin önemli olduğunu dile aktardı. Çam, 2023’te Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun yüzüncü yılında 100 milyona varan nüfusla Türkiye’nin dünyanın en etkin ülkelerinden bir tanesinin konumuna geleceğinin altını çizdi.

"TÜRK DİASPORASI BİR BAŞARI HİKAYESİNE İMZA ATIYORLAR"

YTB ve Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali Başkanı Abdullah Eren de hareketlilik, göç ve diaspora meselesinin sadece dünyanın bir bölgesini değil tamamını ilgilendirdiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu: “Topluluk olarak kendi ana vatanı dışında yaşayan çok fazla millet var. Bu insanların hikayelerinin anlatılması ve daha fazla duyulması lazım. Avrupa'daki Türklerin, Almanya'da 60. yılı ve bir başarı hikayesine imza atıyorlar. Biz hem Avrupalı Türklerin hikayelerinin duyulması hem farklı diasporalar arasında iş birliğinin gelişmesi hem de kendi diasporamız içerisinde sanatın bu alanının gelişmesi için Uluslararası Diaspora Kısa Film Festivali'ni düzenlemeye karar verdik. Türk diasporasında hem sorunlarının hem başarılarının anlatıldığı bir platform olmasını amaçlıyoruz."

"ULUSLARARASI BİR FİLM FESTİVALİNİ TÜRKİYE'YE KAZANDIRMIŞ OLACAĞIZ"

Festivalin geleneksel hale gelmesini arzu ettiklerini dile getiren Eren, festivale 120 ülkeden 3 bin 123 kısa filmle başvuru yapıldığını, finale kalan 24 filmin içinden 7 filme ise ödül verileceğini bildirdi.

Yurt dışında hikayeleri, üzüntüleri, sevinçleri ve yaşamları anlatılmayan çok ciddi bir diaspora kitlesinin olduğuna dikkat çeken Eren, “Filmlerde hepimizin içinde bir arayış var. Her insanın etnitisinden, dininden nerde yaşadığından bağımsız olarak bir arayış var. Bu arayış ömrünün sonuna kadar devam ediyor. Bu aslında hepimizin içinde tohumları olan sonsuzluk arayışı. Fani olandan baki olana sonu olmayan bir şeyden kendimizi atfetme arayışı. Bir aidiyet arayışı. Bu arayışın belki de en iyi gözlemlendiği yerden bir tanesi sanatın sinema dalı” diye konuştu.

Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali Direktörü Emrah Kılıç ise festivalin konusunun özgün ve misyonu olan bir konu olduğuna işaret ederek, “İlk defa yapılması hasebiyle heyecanı ve endişeleri de vardı. Ortaya koyduğumuz enerji ve sektörün festivali kabullenmesi hem başvuru sayılarına yansıdı hem de heyecan iklimi yarattı. Birçok yetenekli ismi burada ağırlıyoruz” dedi.

Kılıç, festivalde Türkçe Konuşulan Filmler ve Yabancı Dilde Filmler olmak üzere 2 ayrı yarışma kategorisinde 3'er ödül verileceğini ifade ederek, bunlara ek olarak bir de seyircilerin oylarıyla belirlenen seyirci ödülü verileceğini söyledi.

TRT Sinema Müdürü Faruk Güven de TRT olarak Türkiye'de ve dünyada çok sayıda film festivaline destek olduklarını belirterek, Uluslararası Diaspora Film Festivali'nin stratejik öneme sahip bir festival olduğunu ifade etti.

2 FARKLI YARIŞMA KATEGORİSİNDE 7 FARKLI ÖDÜL SAHİPLERİNİ BULDU

Festivalin jürisinde yönetmen Anthony Nti, Asya Dünya Film Festivali Direktörü Asel Sherniyazova, Bakü Uluslararası Kısa Film Festivali Direktörü Fehruz Shamiyev, Saraybosna Film Merkezi Direktörü Ines Tanovic, Yönetmen Nariman Aliev, Yazar ve Yapımcı Samed Karagöz yer aldı.

Türkçe Konuşulan Filmler kategorisinde En İyi 2'nci Film Ödülünü "Susam" adlı filmiyle Sami Morhayim, TRT Özel Ödülünü "Hakem" adlı filmiyle Roman Hodel, En İyi Film Ödülünü ise "İklim Değişimi" adlı filmiyle Yasemin Demirci aldı.

Yabancı Dilde Filmler kategorisinde ise Sandra Desmazieres'in "Flowing Home" filmi En İyi 2'nci Film, Morad Mostafa'nın "Ward's Henna Party" filmi Jüri Özel Ödülü, Viv Li'nin "Hiçbir Yere Ait Hissetmiyorum" filmi ise En İyi Film Ödülüne layık görüldü.

Filmleri izleyen sinemaseverlerin verdiği oylarla belirlenen Seyirci Ödülünü de "Düğün Fotoğrafı" adlı filmiyle Cemalettin Baş kazandı.

Ödül törenine THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Erkin Yılmaz, TRT1 Kanal Koordinatörü Cemil Yavuz ile genç sinemacılar ve sinema sektörünün temsilcileri katıldı.