Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Gökşen İnanç İmamoğlu, jinekolojik kanserlerin, kadınların yaşamlarını derinden etkileyebilecek ciddi sağlık sorunları arasında yer aldığını ancak erken teşhisle bu kanser türlerinin etkilerinin en aza indirebileceğini belirtti.

Dr. Gökşen İnanç İmamoğlu yaptığı yazılı açıklamada, "Jinekoloji Onkoloji Günü" kapsamında değerlendirmelerde bulundu.

Jinekoloji Onkoloji Günü'nün kadınların konuya ilişkin farkındalıklarını artırmak ve jinekolojik kanserlerin erken aşamada teşhis edilmesini teşvik etmek için büyük bir fırsat olduğunu aktaran İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Jinekolojik kanserler, kadınların yaşamlarını derinden etkileyebilecek ciddi sağlık sorunları arasında yer alıyor. Ancak erken teşhisle birlikte bu kanser türlerinin etkilerini en aza indirebilir, tedavi şansını artırabiliriz. Erken teşhis, tedavi başarısını belirleyen en kritik faktördür. Bu nedenle her kadının düzenli olarak jinekolojik kontrollerini yaptırması, belirtileri hızlıca fark etmesi ve uzman bir doktora başvurması yaşamsal önem taşıyor. Yumurtalık kanseri, rahim kanseri ve diğer jinekolojik kanserler gibi hastalıklar, belirtilerini erken aşamada göstermeyebilir. Bu nedenle kendi vücudunuzu tanımanız ve olası belirtileri göz ardı etmemeniz önemlidir. Risk faktörlerinizi bilmek, erken teşhise giden yolda ilk adımdır."

"YUMURTALIK KANSERİ TÜRKİYE'DE EN SIK GÖRÜLEN İKİNCİ KANSER TÜRÜ"

Yumurtalık kanserinin erken evrede belirti göstermeyen ve teşhisi ileri aşamalarda yapılabilen bir hastalık olduğu bilgisini veren İmamoğlu, jinekolojik kanserler arasında görülme sıklığı anlamında dünyada yedinci, Türkiye'de ise en sık görülen ikinci kanser türü olan hastalıkta erken tanının ve düzenli kontrollerin hayati önem taşıdığını kaydetti.

İmamoğlu, yumurtalık kanserinin başlangıçta belirti vermeyen, dolayısıyla erken teşhisi zor bir hastalık olduğunu vurgulayarak, "Öyle ki bazı durumlarda bu hastalık, farklı hastalıklarla yönelik yapılan testler sonucu tesadüfen teşhis ediliyor. Erken evrede teşhis edilmediğinde ölümcül olabilen bir hastalık olması sebebiyle kadınların yumurtalık kanseri semptomları hakkında bilinçli olması ve düzenli kontrollerini ihmal etmemesi hayati önem taşıyor. Türk Tıbbi Onkoloji Derneği olarak hayata geçirdiğimiz 'Merak Et Kendini' projesi ile yumurtalık kanseri hakkındaki bilinç düzeyini yükseltmek ve erken teşhis oranını artırmayı amaçlıyoruz. Semptomu olsun olmasın, tüm kadınların meraketkendini.com üzerinden yumurtalık kanseri konusunda bilinçlenmeye ve bilgi düzeyini ölçmeleri için hazırlanan testi yapmaya davet ediyorum." açıklamalarında bulundu.

"TEŞHİS KONULAN HASTALARIN SADECE ÜÇTE BİRİ 65 YAŞ VE ÜZERİNDE"

Gelişmiş ülkelerde her 100 bin kadından yedisinde, geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde ise altısında yumurtalık kanseri görüldüğünü belirten İmamoğlu, hastalığın en sık 60-64 yaş aralığındaki kadınlarda görüldüğünü, teşhis konulan hastaların sadece üçte birinin 65 yaş ve üzerinde olduğunu aktardı.

İmamoğlu, 40 yaş üzerindeki her 100 kadından 1,4'üne yumurtalık kanseri tanısı konulduğu ve birinci derece akrabalarda meme ve over kanseri görülme sayısı arttıkça bu oranın yüzde 6'ya kadar yükseldiğini ifade etti.

Yumurtalık kanserinin semptomları arasında kasıkta ağrı hissi, karında şişkinlik, kilo alımı hissi, hazımsızlık, kabızlık, idrar yapma şikayetleri, kilo kaybı ve aşırı yorgunluğun yer aldığını aktaran İmamoğlu, bu semptomların uzun süre devam etmesi durumunda hastaların geç olmadan bir jinekoloğa başvurmasının tavsiye edildiğini kaydetti.