TOLGA ALBAY

İZMİR

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Başkanı Ümmühan Tibet, zeytinyağında son iki yılda kayıtdışı pazar büyürken markalı pazarın daraldığına dikkati çekerek, hileli ve tağşişli ürün tehdidinin arttığını, cezaların artırılmasını öngören çalışmaların bir an önce uygulamaya sokulması gerektiğini belirtti.

Tibet, yaptığı açıklamada, zeytinyağının bir sağlık ürünü olduğu ve tüketiminin fazlalaşması gerektiği konusunda özellikle büyük kentlerdeki tüketicilerde artan bilincin bulunduğunu, doktorlar ve beslenme uzmanlarının bu konudaki uyarılarının da tüketimi olumlu etkilediğini söyledi.

Zeytinyağı tüketiminde markalı ürünler yerine markasız ambalajlarda önemli büyüme gözlemlendiğine işaret eden Tibet, "Türkiye'nin toplam zeytinyağı tüketimi yıllar itibarıyla 120 ile 150 bin ton arasında gidip gelir. Bunun 75 bin tonluk bölümü ise markalı ürünlerle karşılanırdı ancak özellikle bu yıl marketlerden alınan bilgilerle oluşturulan raporlara göre, bunun 50 bin tona gerilediğini gördük. Yani markalı ve ambalajlı zeytinyağı pazarı yüzde 25 geriledi, bunun yerini içinde ne olduğunu bilemediğimiz ürünlerin bulunduğu markasız ürünler aldı." dedi.

Zeytinyağının, içine farklı yağlar konarak hileli karışımlarla tüketiciye sunulabileceğini, uzmanı olunmadığı sürece hilelerin fark edilemeyeceğini anlatan Tibet, zeytinyağının üreticiden çıkış fiyatının dahi altında fiyatlarla ambalajlanarak satıldığına tanık olduklarını vurguladı.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve UZZK'nin piyasa denetimi konusunda çaba gösterdiğini belirten Tibet, Bakanlığın açıkladığı hileli ürün listelerinde çok sayıda zeytinyağı markasının bulunduğuna işaret etti.

Hileli ürünlere karşı cezaların artırılması için Bakanlığın çalışma yaptığını kaydeden Tibet, şöyle devam etti:

"Zeytinyağının sağlıklı ürün olduğu yönünde artan bilinci kötüye kullanan fırsatçılara verilen cezaların artırılması gerekiyor. Sayın Bakanımız Faruk Çelik, bir taslaktan bahsetti. Hile yapanların aynı yıl içinde ikinci defa tespiti halinde ceza oranlarının 10 kat artırılması ve kapatma cezaları verilmesini öngören bu düzenlemenin bir an önce yasalaşmasını bekliyoruz. Üzerinde marka bulunan hileli ürünlere karşı mücadele çalışması devam ediyor ancak markasız ambalajlardaki zeytinyağını denetlemek çok daha zor. Tüketicinin dikkatini bu noktaya çekmek istiyoruz.   

Herkes 'ben doğalını alayım, köylüden alayım, sanayi ürünü olmasın' diye düşünüyor ama bu algı tüketicinin aleyhine bir durum oluşturuyor. Her ürün yemeklik gıda kalitesinde olmayabiliyor. Zeytinyağının mutlaka analizlerinin yapılmış olması, kontrol edilmiş olması gerekiyor. Eş, dost, tanıdıktan markasız tenekelerle zeytinyağı alıyor. Tüketici zeytinyağı aldığını zannederek aslında pahalı tohum yağı, bitkisel yağ alıyor."

Tibet, üreticinin kendi malını tüketiciye doğrudan satma hakkının suistimal edildiğini, bunun hileli zeytinyağı satışına zemin hazırlayabildiğini belirterek, üreticinin, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlı laboratuvarlardan analiz ettirmesi sonrası zeytinyağını bandrolle "üretici pazarları"nda satacağı bir düzenleme getirilmesinin sorunu önemli ölçüde çözeceğini savundu.  

UZZK Başkanı Tibet, zeytinyağında hileli karışımın artmasında fiyat dengesizliklerinin etkisinin bulunduğunu, Konsey olarak zeytinyağı sektörünü spekülatif hareketlerden korumak amacıyla değer analizi çalışması başlatacaklarını belirterek, zeytinin dalından yağ olarak sofraya ulaşana kadar olan yolculuğunu mercek altına alacaklarını, her aşamada aksayan yönleri tespit edecekleri analizleri düzenli olarak Bakanlık'la paylaşacaklarını kaydetti.