banner1189

banner1310

banner974

banner646

banner1315

banner1262

banner1068

banner1299

28 Şubat Davası'nda çarpıcı ayrıntılar!

28 Şubat Davası'nda "müşteki" sıfatıyla beyanda bulunan dönemin DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Yavuz, "Başbakanlık Tansu Çiller'den alınmış, Mesut Yılmaz’a verilmiştir. Azınlık çoğunluğa, çoğunluk azınlığa dönüştürülmüştür. Genel başkanımızın önü kesilerek mağdur edilmiştir. Bu sivil bir darbedir. Demokrasi ağır bir darbe almıştır" dedi.

GÜNDEM 30.10.2014, 15:57 30.10.2014, 15:59 Mustafa Köker
28 Şubat Davası'nda çarpıcı ayrıntılar!

Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki davada "müşteki" olarak ifadesi alınan Yavuz, 28 Şubat sürecinde yaşananların "DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'i bitirme hareketi" olduğunu, bunun için de medya aracılığıyla her türlü karalama politikasının yapıldığını savundu.

DYP'nin Refah Partisi'yle kurduğu koalisyon hükümetinin ardından ekonomide canlanma yaşandığını, terörle mücadelede etkin politikalar izlendiğini ileri süren Yavuz, şunları anlattı:

"Bu durumdan memnun olmayanlar 'laiklik elden gidiyor' diye propaganda yaptırmıştır. Çeşitli entrikalarla TSK bünyesinde BÇG oluşturulmuştur. Refahyol hükümetini bitirmek için her yol denenmiştir. Başbakanlık Tansu Çiller'den alınmış, Mesut Yılmaz’a verilmiştir. Azınlık çoğunluğa, çoğunluk azınlığa dönüştürülmüştür. Genel başkanımızın önü kesilerek mağdur edilmiştir. Bu sivil bir darbedir. Demokrasi ağır darbe almıştır. 28 Şubat vakası başladıktan sonra sahte mağdurlar türemiştir. Bu davanın en büyük mağduru DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'dir."

Sanık avukatlarından Yasin Tekakça'nın "Sahte mağdurlar kimlerdir?" sorusuna Yavuz, "Sayın Cumhurbaşkanının kızı Sümeyye Erdoğan, o zamanlar 12 yaşındaydı. Burada gördüm, şaşırdım. O günlerde çocuk yaşındayken nasıl mağdur olur?" dedi.

Yavuz, avukat Tekakça'nın, "Sizce bu eylemi gerçekleştirenler askerler mi, partinizden istifa eden milletvekilleri mi, yoksa güç odakları mı? sorusuna, "Müşterek bir kaos yaratılmıştır. Burada 'TSK’nın tümü suçlu' demiyorum. Hükümetten kurtulmak için her türlü çaba sarf edilmiştir" diye yanıt verdi.

KENDİMİ SIKILMIŞ, ÇÖPE ATILMIŞ BİR LİMON OLARAK HİSSETTİM

Daha sonra ifadesi alınan müşteki eski Askeri Hakim Hasan Tüysüzoğlu, o süreçte kendisinin ve ailesinin baskı gördüğünü, hukuk fakültesi mezunu kızının Adalet Bakanlığının yazılı sınavını kazandığı halde, mülakatta elendiğini anlattı.

"Silahlı Kuvvetlerden ilişiğimin kesildiğini gazeteden öğrendim. Atılmadan önce bir soruşturma geçirmedim. Kendimi sıkılmış, çöpe atılmış bir limon olarak hissettim. Kızlarımın başı kapalı, orucumu tutuyorum, namazımı kılıyorum. Suçum buysa cezaya razıyım" diyen Tüysüzoğlu, bu sırada ağlamaya başladı.

Tüysüzoğlu’na Mahkeme Başkanı Fevzi Şıngar su verdi.

Yasal dokunulmazlıkları olduğu halde TSK’dan birçok subayın ihraç edildiğini belirten Tüysüzoğlu, Ankara Barosunun kendisine avukatlık izni vermediğini, avukatlığa, uzun hukuki mücadele sonrasında dönebildiğini söyledi.

Tüysüzoğlu, "Burada yargılanan arkadaşlara da şunu söylemek isterim. İrtica korkusu yanlıştır. Halkımız demokrasiyi benimsemiştir. Keşke 'Mağdur ettiklerimizden özür diliyoruz' deseler de, ben de davamdan vazgeçmiş olsam" diye konuştu.

O süreçte BÇG’ye yetkiyi verenlerin dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile Başbakanı Mesut Yılmaz olduğunu ileri süren Tüysuzoğlu, haklarında suç duyurusunda bulunulmasını istedi.

BENİ ZİNDANA ATANLAR SANA AZ BİLE YAPMIŞ

Müştekilerden eski Tabip Kıdemli Albay Prof. Dr. Mustafa Kahramanyol da GATA'dan mezun olduktan sonra NATO'da farklı görevlerde bulunduğunu, bazı yabancı üniversitelerde bilimsel çalışmalar yaptığını ve kulak tedavisinde özel bir sistem geliştirdiğini anlattı.

Bilimsel çalışmalarının birçok yabancı yayımda alıntılandığını belirten Kahramanyol, ancak TSK'dan "Bilimsel katkısı yok", "eşi kapalı", "tarikatçı" denilerek, ilişiğinin kesildiğini bildirdi. GATA'dan yaklaşık 20 subayla birlikte atıldığını gazeteden öğrendiğini, üniversitede derslere giremediğini, doktorluk yapamadığını söyleyen Kahramanyol, dava açılıncaya kadar neden ordudan ilişiğinin kesildiğini öğrenemediğini kaydetti.

Siyasi fikirlerini açıkça beyan etmediğinden hakkında soruşturma açılmadığını ifade eden Kahramanyol, şunları anlattı:

"İlk eşimin başının kapalı olduğu söylenmiş. İlk eşim hekimdi ve başı kapalı değildi. Kapatmış olsaydı makbul olurdu. Çevik Bir’in evine gitmişizdir, o da bize gelmiştir. Eşimin başının kapalı olmadığını bilir. Karara imza atarken vicdanı sızlamadı mı? Hiçbir tarikata mensup değilim. İddia edildiği gibi Hüseyin Işık ve Enver Ören’i tanımıyorum. Yayınları yoktur. Tarikatçı değilim ki emrimdekilere tarikat propagandası yapayım.

Kızım Birleşmiş Milletler'de bir sınavı kazanmış, ataması yapılmamıştı. Benden dolayı... Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i ziyaret ettim, durumu anlattım. Demirel’e 'Benim TSK’dan atılmamı ne dediler de imzaladınız' diye sordum. 'Hatırlamıyorum' diye yanıt verdi. Sonra bana 'Başbakanlığım döneminde beni zindana atanlar, sana az bile yapmış' dedi. 28 Şubat meşru hükümete yönelik bir darbedir. Darbenin öncesinde TSK’da hazırlıklar başlamıştır ve kitle halinde ihraçlara başlanmıştır. Yüksek Askeri Şura bir kıyım makinesi olarak kullanılmıştır."

Kahramanyol, bir soruyu yanıtlarken, "Ben sıradan bir adam değilim. TSK'da benim gibi bir adama köpek muamelesi yapılıyorsa, yazıklar olsun onlara. Cümle alem biliyor ki, TSK'da komutan emreder, sicil değişir. Bunu inkar eden kendisine aynada baksın" ifadelerini kullandı.

Sanıklardan Çetin Saner, Kahramanyol'un kendisine yönelik iddialarda bulunduğunu ifade ederek, Kahramanyol'un sicil amiri olmadığını, iddialarının yanlış olduğunu kaydetti.

Söz alan sanık Çevik Bir de Kahramanyol'un ilk eşinin "başı açık, modern bir insan" olduğunu, ikinci eşini ise hiç görmediğini söyledi.

Müşteki avukatlarından Emrullah Beytar'ın, GATA'da görev yaptığı dönemde darbenin konuşulup, konuşulmadığına ilişkin sorusu üzerine Kahramanyol, "Genel manada bir korku havası vardı. Her türlü asıllı, asılsız dedikodu dolaşıyordu. Herkes gölgesinden korkuyordu. Bazı insanlar, hayatı boyunca Atatürk'ten bir sayfa okumamış olmalarına rağmen, Atatürk'ün boy posterini odalarına koydular. Yani her devirde olduğu gibi kişiliksiz insanlar o dönemde de vardı" diye konuştu.

Kaynak: TRT HABER
banner844
Yorumlar (0)
banner1317
banner872
banner1207
banner1325
banner673
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Fenerbahçe 14 37
2. Galatasaray 14 37
3. Beşiktaş 14 26
4. Kayserispor 14 26
5. A.Demirspor 14 23
6. Trabzonspor 14 23
7. Kasımpasa 14 21
8. Rizespor 14 21
9. Antalyaspor 14 20
10. Hatayspor 14 18
11. Karagümrük 14 17
12. Ankaragücü 14 17
13. Sivasspor 14 15
14. Gaziantep FK 14 15
15. Konyaspor 14 14
16. Pendikspor 14 13
17. Başakşehir 14 12
18. Samsunspor 14 11
19. Alanyaspor 14 11
20. İstanbulspor 14 8
Takımlar O P
1. Eyüpspor 14 36
2. Kocaelispor 14 29
3. Bandırmaspor 14 26
4. Göztepe 14 26
5. Bodrumspor 14 24
6. Gençlerbirliği 14 24
7. Sakaryaspor 14 23
8. Ahlatçı Çorum FK 14 20
9. Keçiörengücü 14 19
10. Erzurumspor 14 18
11. Manisa FK 14 17
12. Boluspor 14 16
13. Ümraniye 14 15
14. Adanaspor 14 15
15. Şanlıurfaspor 14 14
16. Pendikspor 0 0
17. Tuzlaspor 14 12
18. Giresunspor 14 9
19. Altay 14 5
Takımlar O P
1. Arsenal 15 36
2. Liverpool 14 31
3. M.City 14 30
4. Aston Villa 14 29
5. Tottenham 14 27
6. Newcastle 14 26
7. M. United 14 24
8. Brighton 14 22
9. West Ham United 14 21
10. Chelsea 14 19
11. Brentford 14 19
12. Wolves 15 18
13. Crystal Palace 14 16
14. Fulham 14 15
15. Nottingham Forest 14 13
16. Bournemouth 14 13
17. Luton Town 15 9
18. Everton 14 7
19. Burnley 15 7
20. Sheffield United 14 5
Takımlar O P
1. Real Madrid 15 38
2. Girona 15 38
3. Barcelona 15 34
4. Atletico Madrid 14 31
5. Athletic Bilbao 15 28
6. Real Sociedad 15 26
7. Real Betis 15 25
8. Las Palmas 15 21
9. Valencia 15 19
10. Getafe 15 19
11. Rayo Vallecano 15 19
12. Villarreal 15 16
13. Deportivo Alaves 15 16
14. Osasuna 15 15
15. Sevilla 14 13
16. Cadiz 15 12
17. Mallorca 15 11
18. Celta Vigo 15 9
19. Granada 15 7
20. Almeria 15 4
banner892
banner916
Günün Karikatürü Tümü
banner928