Kanada Başbakanı Stephen Joseph Harper, beraberinde kalabalık bir delegasyonla Çin’i ziyaret etti. Başbakan oluşundan bu yana bu ikinci Çin gezisi...

Harper’ın Çin’le imzalamadığı anlaşma kalmadı desek abartmış olmayız... Üstüne bir de 2 tane panda aldı. Çin, pandaların ülke dışına çıkmasına kolay kolay izin vermiyor. Bir ülkeye, çok önemli olduklarını hissettirmek istediğinde de, üst düzey ziyaretlerde hediye ediyor.
Kanada’ya gelecek pandalar, 10 yıl boyunca Toronto ve Calgary hayvanat bahçelerinde halkla buluşacaklar. 10 yıl sonra da Çin’e geri dönecekler...

“Eeee bunda ne var?” demeyin.. Bu konu, Harper’ın ajandasının en önemli konularından birisiydi. Gerçi Kanada Başbakanı’nın ajandasında insan hakları da vardı ama, Çin’in başkentine inmeden sadece 1 gün önce Çin’in Rusya ile birlikte veto ettiği BM Güvenlik Konseyi’ndeki Suriye Vetosu, unutulup gitti.

Sadece Suriye Vetosu mu?.. İnsan hakları adına daha birçok şeyi unuttu Harper... Hatta pandalardan yola çıkarak, hayvan haklarını daha çok hatırladı. İmzaladığı 20 anlaşmada, para getirecek her alanı hatırladı ama..
Bir tek Kanada vatandaşı Hüseyin Celil’i hatırlamadı... Hüseyin Celil, 2006 yılından bu yana Çin Hapishanelerinde zulüm görüyor. Kanada, 2006’dan bu yana Hüseyin Celil’i kurtarmak için birşeyler yapıyor ama nafile...
Harper 1 hafta kaldı Çin’de... Bu süre zarfında Hüseyin Celil’i görmeye gidebilirdi. Kurtaramasa bile, insanlık ve Kanada değerleri adına en güzel tepki olurdu bu... Ama yapmadı.

Ülkemizin güzide kuruluşu Anadolu Ajansı, Kanada’da yaşayan Doğu Türkistan Türkleri’nin bu konudaki tepkilerini ortaya koyan bir haber servis etti.

Kanada Uygur Türkleri Cemiyeti Başkanı Rukiye Turduş AA\'ya yaptığı açıklamada, Kanada Başbakanı Harper\'ı, vatandaşı Hüseyin Celil\'in Çin zulmünden kurtarılması için yeterince çaba harcamamakla suçladı. Turduş, Özbek polisince tutuklanıp Çin\'e teslim edilen ve 2006\'dan bu yana Çin\'de hapiste bulunan Kanada vatandaşı Hüseyin Celil için, Başbakan Harper ve Dışişleri Bakanı John Baird nezdindeki girişimlerinin, yeterince ilgi görmediğini söyledi.

Kanada Dışişleri Bakanı John Baird\'in, göreve geldikten sonra Celil konusunda epey gayret sarf ettiğini belirten Turduş, \"Ancak o da artık, \'Çin\'e ne desem dinlemiyorlar, sözüm geçmiyor. Ben bu dosyayı artık Başbakan\'ın masasına bıraktım\' dedi. Biz de Çin\'e gitmeden önce Harper\'a, Hüseyin Celil\'in serbest bırakılmasını sağlaması ve beraberinde alıp gelmesi için bir dosya hazırlayıp verdik. Kanada\'daki birçok insan hakları örgütü de bizi destekledi, ama o iki tane pandaya, kendi vatandaşından daha çok önem verdi\" dedi.

Çin\'deki hapishanelerde binlerce Uygur Türkü\'nün zulüm gördüğünü anlatan Rukiye Turduş, \"Biz onlar için de çalışıyoruz, fakat Hüseyin Celil, bu ülkenin vatandaşıdır ve Harper da kendi vatandaşını kurtarmak zorundadır. Bu onun görevidir\" diye konuştu.
Dili ile kalbinin aynı olmadığını gösterdi Özgürlükler Ülkesi Kanada’nın Başbakanı...

nsan haklarını savunmak lafta kolay ama... İcraat yürek ister...