EUROVİZYON ÖZEL SÖYLEŞİ

Diş Hekimi ve Londra’da faaliyet gösteren Knightsbridge Academynin kurucu direktörü Bülent Manav, ile Birleşik Krallık – Türkiye arasında devam etmekte olan sağlık turizmini konuştuk.

 Diş Hekimi Bülent Manav, 35 yıl önce diş hekimlerinin mesleki ve sektörel gelişmeleri takip edebilmelerini sağlamak amacıyla ulusal ve uluslararası dergiler ve kitapları yayınladığı İstanbul merkezli Vestiyer Yayın Grubu’nunun kurucusu aynı zamanda.

 Diş ve tıp hekimleri için eğitimler organize edin Vesta Akademi ile hizmet ağını genişleten Manav, İstanbul, Londra, Duba, Viyana’da eğitim, konferans ve seminerler gerçekleştiriyor.

 Diş Hekimi Manav, 2010 yılında hem hizmet alanını genişleterek, Türkiye’den İngiltere’ye gelmek isteyen tıp ve diş hekimlerine destek sağlamak amacıyla Londra’da Knightsbridge Academy’i faaliyete geçirdi.

 Bu alanda, iki ülke ve üçüncü ülkeler arasında yoğun çalışmalarıyla bilinen Manav’a diş tedavileri ile ‘Sağlık Turizmi’ konusunda sorular yönelttik...

 İşte o söyleşi:

-Bilindiği üzere Birleşik Krallık’ta ağız ve diş sağlığı tedavileri büyük oranda NHS tarafından karşılanmıyor.

Bu durum insanları alternatif seçeneklere yöneltiyor. Bu seçenekler arasında Türkiye’de tedavi son dönemlerde daha çok öne çıkıyor.

Sektörün içinden biri olarak diş tedavileri konusunda İngiltere ile Türkiye arasındaki hareketliliğin son durumu nedir?

 İngiltere, genelde sağlık hizmetleri konusunda, özelde ise diş tedavilerinde oldukça sıkıntılı bir ülke. Bunun altında pek çok farklı etken yatıyor ama ana problem, uzun yıllar boyunca ihmal edilmiş sağlık ve sağlıkçı yatırımı olarak söylenebilir.

 Örnek vermek gerekirse, toplam 16 diş hekimliği okulu var ve yılda verdikleri toplam mezun sayısı 1.000’in altında. Bu rakamı, Türkiye açısından bakıldığında 100 civarı diş hekimliği fakültesi ve yılda 6.000 yeni mezun rakamı olarak söyleyebiliriz. Bir kaç yıl içinde ise diş hekimliği fakültelerinin bir yılda verdiği toplam mezun sayısı 10 bin kişiyi geçecek. Bu da elbette, tersine bir aşırılık. Eskilerin ifrat/tefrit diye ifade ettiği bir durum var aslında.

 

Ama konuya iyimser tarafından bakarsak, bu noktada İngiltere ve Türkiye birbirini tamamlayıcı bir durum sergiliyorlar. Bir yandan, İngiliz hastaların Türkiye’de tedavileri, dental turizm açısından büyük bir potansiyel içeriyor. Diğer yandan ise, Türkiy’yi bekleyen dişhekimi enflasyonunda boğulmak istemeyen Türk diş hekimleri için İngiltere’de yerleşme ve çalışma imkanı bulunuyor. 

 -Yakın dönemde İngiliz medyasında Türkiyede diş ve implant gibi gibi ağız ve diş sağlığı tedavileri oldukça popüler hale geldi. Geçtiğimiz günlerde İngiltere medyasında Türkiyede diş tedavilerinin çok popüler ve ekonomik olduğu haberleri yer aldı. Bu konuda söyleyecekleriniz olacaktır…

 Dental turizmde hasta profilini farklı açılardan değerlendirmek mümkün. Bu açılardan biri, seyahat amacı açısından bakmak. Tedavi amacıyla seyahat edenler, tatil amacıyla seyahat edip bu esnada diş tedavisini de yaptırmayı tercih edenler ve yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının ülkeye gelişleri. 

 Her üç madde açısından da İngiltere, dental turizm konusunda Türkiye için gerçekten çok önemli bir ülke. Çünkü Türkiye, Birleşik Krallık vatandaşlarının en çok tercih ettiği turizm merkezlerinden biri. O yüzden bu konuda ne kadar yatırım yapılsa, ne kadar destek verilse o kadar iyidir.

 Gerçekten çok iyi hekimlerimiz ve uzay üssü gibi kliniklerimiz var. Türkiye’de ortalama bir diş kliniğinin sunduğu hizmet kalitesi, Londra Harley Street klinikleriyle yarışabilecek seviyede desem abartmış olmam. İngiltere’de ancak iyi gelir sahibi insanların erişebildiği düzeyde bir dental sağlık hizmetine, orta ve orta altı gelir sahibi İngilizler Türkiye’de erişebilirler. 

 Fakat burada çok çok önemli bir noktayı atlamamak lazım. İngiltere’de devletin ve halkın, genelde her alanda olduğu gibi, bu alanda da, hasta güvenliği ve tıbbi etik değerlere çok önem veren bir bakış açısı var. O bakımdan, sadece para odaklı düşünen bazı ‘çürük elmalar’ bütün bir dişhekimliği camiasına zarar verebilirler. 

 Bu konuda Sağlık Bakanlığı önemli çalışmalar yapıyor. Mesela Health Türkiye adlı bir web sitesi var. Bakanlığın akreditasyon verdiği kurumları, hizmet alırken nelere dikat edilmesi gerektiğini, karşılaşılan sıkıntılarla ilgili yabancı hastaların nereye nasıl başvuracağını İngilizce, Fransızca, Arapça ve Rusça olarak anlatıyor.

 Ancak gene de mali ve etik denetimin çok daha yüksek olmasında fayda var. Mesela son zamanlarda çok popüler olan ‘Turkey Teeth’ meselesi var. Kimi kliniklerin fütursuzca davranması, bu anlamda çok üzücü gerçekten. Gencecik insanlara, onların kozmetik beklentilerini kaşıyarak bir işlem paketi sunuluyor. Tedavinin muhtemel komplikasyonları ve daha ileride oluşabilecek riskler tam anlatılmadan, belli bir pazarlama stratejisiyle bu yapılıyor. 

 Bu tür sıkıntıların, dünyanın önde gelen dental turizm destinasyonlarından olan Türkiye’ye büyük zararlar verdiğini düşünüyorum.

 

-Türkiye Dişhekimlerinin Birleşik Krallık sağlık servisi NHSde doğrudan hizmet verebilmesi için bazı çalışmalar yapıldığını biliyoruz. Bu konuda son durum nedir?

 Böyle bir konu varsa da, iki ülke yetkilileri arasında yürütülüyor olmalı. Bize yansıyan detaylı bir bilgi yok. Fakat Türk doktorlarının ve diş hekimlerinin, kimi yasal yollarla İngiltere’ye gelmeleri ve burada non-invaziv estetik uygulamalar yaparak hayatlarını kazanmaları, bu esnada da PLAB veya ORE sınavını geçerek mesleklerini kısıtsız icra etme hakkı edinmeleri mümkün.  

 Bizim de faaliyet alanlarımızdan olan bu konu, Türk hekimler arasında fazla detaylı bilinmiyor. Ancak bu yol, şimdilik açık ve çalışıyor. 

 Sizin de çok iyi takip ettiğiniz gibi, İngiltere Hükümeti’nin yasal göçmen sayısını azaltma stratejisinin bir parçası olarak, bir çok alanda olduğu gibi, bu alanda da belli zorlaştırmalar beklediğimizi belirtmem lazım.

 -Türkiye'ye diş tedavisine giden İngiliz ve Birleşik Krallık ülkeleri hastaları ile ilgili istatistik var mı? Son yıllarda gelişmesi ne durumda?

 Bu konudaki istatistikler için genelde USHAŞ’ın yayınlarına ve açıklamalarına başvuruyoruz. USHAŞ, Sağlık Bakanlığı tarafından 2019 yılında kurulan bir şirket, Uluslararası Sağlık Hizmetleri A.Ş’nin kısaltması. Katma değeri yüksek sağlık ihracatını artırmak için çalışmalar yürütüyor. 

 Sunulan hizmetlerde katma değerin artırılması ve birim sağlık turisti başına düşen gelirin yükseltilmesi çok önemli. Bu konudaki istatistiklerde son yıllarda biraz zayıflama olduğunu söylemek lazım.

 Sağlık turisti sayısında düzenli bir artış var ancak kişi başı bıraktıkları bütçe için aynı şeyi söylemek pek mümkün değil. Örnek vermek gerekirse, 2012 yılında 240 bin sağlık turisti Türkiye’yi tercih etmiş ve 617 milyon dolar bırakmışlar. Bu da kişi başı yaklaşık 2.600 USD ediyor. 2023 yılında ise 1.026.492 sağlık turisti, toplamda 1 milyar 707 milyon dolar bırakmış. Bu da kişi başı 1.663 USD gibi bir rakam ediyor. 

 -İngiltere vatandaşlığı taşıyan hastalar Türkiyede sadece özel tedavi servisi mi alabiliyor? NHS bu tedavi giderlerine herhangi bir katkı sağlıyor mu?

 Bildiğim kadarıyla, NHS’in bu alanda ayırdığı bütçeler zaten çok kısıtlı ve Birleşik Krallık genelindeki NHS anlaşmalı diş klinikleri kanalıyla kullanılıyor. O yüzden Türkiye’ye veya başka ülkelere diş tedavisi amacıyla giden İngiliz hastalar, tedavi ve seyahat masraflarını kendileri karşılamak durumunda.

 -Türkiye’deki Diş Hekimleri ve sağlık kuruluşlarının bu konuda attığı yeni adımlar var mı?

 Biraz önce bahsettiğim gibi Sağlık Bakanlığına bağlı Health Türkiye ve USHAŞ bu alanda çalışmalar yapıyor. Bunun dışında birçok dernek ve vakıf da, sağlık turizmini artırmak ve Türkiye’ni bu konudaki payını yükseltmek amacıyla güzel çalışmalar yapıyor. Ayrıca Ticaret Bakanlığı kanalıyla sağlık turizmini teşvik eden birçok paket mevcut. 

 Bu arada, Türk hekimlerin çalışmak için başka ülkeleri tercih ediyor olması bir kayıp elbette. Ancak diğer yandan, başka ülkelerde çalışan Türk hekimler, bulundukları yerde doğal birer sağlık turizmi bağlantı noktası da oluşturuyorlar. Bunu da bardağın dolu tarafı olarak düşünebiliriz.

 -Diş tedavileri konusunda Türkiye ile Avrupa ve Birleşik Krallık ülkelerinde durum nedir?

 Diş hekimliği ve diş tedavileri konusunda Türkiye oldukça iyi bir yere geldi. Sunulan hizmetin kalitesi gerçekten çok yüksek. Ancak bu konuda yapılan kimi yatırımlar, bazen anlamsız derecede yüksek oluyor ve gereksiz harcamalarla ülkenin dövizi uçup gidiyor. Yatırımcı hekimleri ise çıkmaza sürüklüyor. O yüzden yatırıma başlarken, tüm detayları çok iyi analiz etmeleri ve sağlıklı bir iş planı yapmaları önemli. 

 Türkiye’de kişi başına düşen diş hekimi sayısı, Avrupa ortalamasına yaklaştı. Mesela Almanya’da 1000 kişiye düşen dişhekimi sayısı 0.86 iken, İngiltere’de bu oran 0.51 olarak veriliyor. Türkiye’de 84 milyon nüfus olduğunu ve yaklaşık 43 bin diş hekiminin hizmet verdiğini düşünürsek, bu oran İngiltere ile aynı diyebiliriz. Yani 0.51. 

 Bunun akabinde, Türkiye’yi bir dişhekimi enflasyonunun beklediğini de söylememiz lazım. Son yıllarda çok sayıda diş hekimliği fakültesinin lisans alması ve açılması sebebiyle, okul sayısı 105’e ulaştı. Bunun yanı sıra 14 tane de lisansını almış ama henüz eğitime başlamamış diş hekimliği fakültesi var. Çok kısa süre sonra, yılda 10 binden fazla diş hekimi mezun etmeye başlayacaklar. Bu rakam Türkiye için gerçekten gereksiz derecede yüksek. 

 Bu yüzden diş hekimleri, henüz öğrencilik yıllarında bile, yurt dışında bir yerlerde çalışabilmek için formüller düşünmeye, araştırmaya başlıyorlar.