Birleşik Krallık polisi, West Yorkshire bölgesinde belediye meclisi üyelerine gönderilen ırkçı ve Müslüman karşıtı mektupları soruşturuyor.

Wakefield'daki İşçi Partisi grubunun 4 üyesi, "Müslümanların yönetimi ele geçirmesi"ne dair uyarıda bulunan ve İslam'ı "tehlikeli" diye nitelendiren isimsiz posta aldı.

Mektuplar, öfkeyi özellikle şehrin Muhafazakar grubunun eski lideri Nadeem Ahmed'e yönlendiriyordu.

Mektuplardan birinde, "Dindar Hıristiyanlar olarak Müslümanların yönetimi ele geçirmesine müsaade edemeyiz" yazıyordu.

Meclis üyeleri Steve Tulley, Michael Graham, Betty Rhodes ve Olivia Rowley'ye gönderilen notların hepsi, "Muhafazakar bir meslektaş" diye imzalanmıştı ama Muhafazakar Parti, hiçbir üyesinin mektuplardan sorumlu olmadığını söyledi.

Meclis Üyesi Tulley şunları söyledi:

“Açıp okuduğumda midem bulandı. Dürüst olmak gerekirse, bu mide bulandırıcı.”

Parlamenter Sör David Amess'in cuma günü Essex'teki seçim bölgesinde öldürülmesine atıfta bulunan Tulley şunları ekledi:

“Bunun gibi mektuplar önemsiz görülüyor ama halka hizmet etmeye çalışan kişilere yöneltilen bu tür nefret, kesinlikle rahatsız edici ve şüphesiz ki insanları siyasete girmekten soğutuyor.”

Tulley, mektupların 4'ünün de şimdi Batı Yorkshire Polisi'ne iletildiğini ve polisin kötü niyetli iletişim şüphesiyle bu mektupları araştırdığını söyledi.

Muhafazakar grubun lideri Nic Stansby, mektupları duyunca üzüldüğünü söyledi.

Stansby, "Gerçekten şoke oldum ve iğrendim" dedi. "Bunları kesinlikle hiçbir meclis üyemiz göndermedi. Şahsen ben de tacize uğradım ve kimse böyle mektuplar almak zorunda kalmamalı. Olacak iş değil.”

Meclis Üyesi Ahmed, geçen baharda yıllardır görülen en iyi seçim sonuçlarının alınmasına liderlik etmesine rağmen, ağustosta şehrin Muhafazakar liderlik görevinden alınmıştı.

Ahmed'in zorla istifası için resmi bir sebep gösterilmese de merkezci dünya görüşünün ve diğer partilerin desteklediği mevzuatlara oy vermesinin onu kendi partisinin sağcı üyeleri arasında her zaman popüler kılmadığı düşünülüyor.

Ahmed mektuplara yanıt olarak şunları söyledi:

“Biri beni yaptığım siyasetten dolayı sevmiyorsa, bunu kabul edebilirim. Ama ırk, din, cinsiyet ya da bunun gibi bir şey yüzünden bu tür nefret tohumları ekmeye çalışmak acınası ve buna müdahale etmek gerekiyor. Böyle şeyler gönderen kişilerin yapacak daha iyi bir şeyi yoktur. Hayatlarına çekidüzen vermeleri gerek.”

(Independent)