Eylül ayında İngiliz “The Guardian” gazetesinde bir makale dikkatimi çekti. Makale, okumanın  çocukların beyin gelişimi üzerine etkisini değerlendiriyor. İlgimi çekti, paylaşmak istedim.

Parlak çocukların daha az yetenekli yaşıtlarına oranla okumaktan daha fazla keyif aldığı kimseyi şaşırtmaz sanırım. Ama keyif için okuma çocukların öğrenme oranın etkiler mi? İşte Matt Brown ve Alice Sullivan adlı iki araştırmacı bu soruya cevap vermek amacıyla, 1970 senesinde İngiltere, Galler ve İskoçya’da bir hafta içinde doğan 17,000 çocuğu günümüze kadar takip ediyor ve belli dönemlerde onlarla görüşmeler yaparak okuma ve beyin gelişimi arasındaki ilişkiyi irdelemek üzere araştırmalarını yürütüyorlar.

Birkaç yılda bir katılımcılarla görüşmeler yaparak eğitim ve iş hayatından tutun da fiziksel ve beyinsel sağlığa kadar hayatlarının farklı yönlerini takip etmeyi amaçlayan bu çalışma, uzun bir süre zarfında insan yaşamında ne tür etkilerin olduğunu saptamayı amaçlıyor.

Araştırma kapsamında çocukların 6,000’i 16 yaşına geldiklerinde bir kavram testine tabi tutuluyor. Test sonuçları 5 ve 10 yaşlarında da benzer teste tabi tutulmuş olan aynı sosyal altyapıdan gelen çocukların test sonuçları ile mukayese edildiğinde, 10 yaşında düzenli olarak kitap okuyan çocukların 16 yaşındaki test sonuçlarının daha az kitap okuyanlardan daha iyi olduğu görülüyor.

Doğduklarından beri takip edilen 17,000 kişi üzerinde yapılan bu çalışmanın sonuçları keyif için okumanın, kelime hazinesi, imla ve matematik seviyesinin daha ileri seviyeye gelmesini sağlayarak entellektüel gelişimi olumlu etkilediğini gösteriyor. Dahası söz konusu etki ortaokul üstü eğitim almış bir ebeveyne sahip olmanın etkisinin neredeyse dört katı.

Okumanın genç insanlara yeni kelimeler öğreterek kelime hazinesine olumlu etkisi çok açık. Ancak okuma ve matematik yeteneği arasındaki ilişki şaşırtıcı. Bu ilişki de okumanın genç insanlara yeni fikirler aşılaması, yeni kelimeler öğretmesinin yanı sıra, okuldaki yeni bilgileri ve kavramları daha kolay anlayıp öğrenmelerini sağlaması olarak açıklanıyor.

Söz konusu araştırma genç nesillerde okuma seviyesinin önceki nesillere göre daha az olmasını, entellektüel gelişimi olumsuz etkileyeceğinden dolayı, endişe verici buluyor.

Ayrıca araştırma bulguları, okulların ve kütüphanelerin geniş perspektifli kitaplar bulundurarak gençlerin sevdikleri yazarları keşfetmelerini sağlamalarının ne kadar önemli olduğuna dikkat çekiyor.

Yakında söz konusu araştırma, keyif için okumanın etkilerinin ileri yaşamda da devam edip etmediğine de cevap verebilecek, çünkü 1970 üyeleri onlar 42 yaşındayken, tekrar görüşme yapılarak bir kez daha okuma alışkınlıkları ve daha pek çok konuda sorular sorulmuş. Dört gözle sonuçları bekliyorum…

Kaynak

http://www.theguardian.com/books/booksblog/2013/sep/16/reading-improves-childrens-brain