Haziran 2008 tarihinde Harvard Üniversitesi  Hukuk Fakultesi’ni birincilikle bitiren Can Yeginsu, Türk basınında, Harvard’da mezuniyet konusması yapan ilk Türk olarak yer almış ve okurlardan büyük ilgi görmüştü. Aradan henüz iki yıl geçmesine rağmen, Can kariyerinde hızla yükseldi ve bu kez okurların karşısına, İngiltere’nin en yüksek temyiz mahkemesine, yani İngilitere Supreme Court’a, çıkan ilk Türk Yüksek Mahkeme Avukatı olarak çıkıyor.

Can Yeginsu Harvard Üniversitesi’nde yaptığı mezuniyet konuşmasında, Hukukun günümüzün global dünyadasındaki önemini vurgulamış ve aldığı yüksek eğitimle, ülkesine uluslararası hukuk davalarında hizmet etmek istediğini dile getirmişti.

Harvard’daki mezuniyetinin ardından İngiltere’ye dönen Yeginsu, kariyerine İngiliz Hukuk dünyasının saygıdeğer barolarından olan ve Londra Lincolns’s Inn’de bulunan Four New Square Hukuk Bürosu’da barrister olarak başladı. Four New Square Hukuk Bürosu’nda İş Hukuku, Kamu Hukuku ve İnsan Hakları konularında yaptığı çalışmaları ve yüksek performansı ile dikkatleri üzerine çeken Yeginsu, çok kısa bir sürede çok hızlı yol aldı ve İngiliz Hukuk dünyasının zirvesi olan, İngiltere Supreme Court’da yani İngilterenin en Yüksek Mahkemesinde’de Yüksek Avukatlık hakkını kazanan ilk Türk barrister olarak ülkesini gururla temsil etmeye başladı.

Can Yeginsu henüz 29 yaşında. Oysa bildiğiniz gibi özellikle İngilizler Hukuk gibi böylesine önemli konularda uzun yıllara dayanan başarılı deneyimlere büyük önem verirler. Can ise henüz genç yaşına ve kariyerinin henüz başlarında olmasına rağmen, herkese kolay kolay kısmet olmayacak bir onurlandırma ile önümüzdeki günlerde İngiltere’nin En Yüksek Mahkeme’si Supreme Court’daki önemli politik bir davanın Yüksek Avukatı olarak imza atmaya hazırlanıyor.

Henüz kariyerinin başında İngiliz Hukuk dünyasının ilgisini üstüne çekmeyi başaran genç barrister yani Yüksek Mahkeme Avukatı Can Yeginsu, 8-9 Haziran tarihlerinde Supreme Court’ta, tüm İngilizlerin yakından takip ettiği ve yakın gelecekte İngiltere’deki siyasal partilerin kaderini yakından ilgilendiren, Parti Gelirleri ve Avrupa Konvansiyonu İnsan Hakları İlişkisi davasında Yüksek Avukat olarak çıkmaya hazırlanıyor.

PARTİLERİN BAGIŞ TOPLAMA DAVASI

Can Yeginsu’nun 8-9 Haziran tarihlerinde Four New Square’den meslektaşı olan Patrick Lawrence Q.C. [Kraliçenin avukatı] ile çıkacağı dava, İngiltere’nin önemli partilerinden biri olan United Kingdom Independence Party’nin (UKIP) açtığı temyiz davası ve son günlerde İngiltere’de kamuoyunun merakla beklediği en önemli olayların başında geliyor. Davanın sonucu, İngiltere\\\'de partilerin bağış toplaması ve gelir kaynaklarını yakından ilgilendiren kritik öneme sahip. Yani, parti eğer temyiz mahkemesini kaybederse kapanma durumuyla karşı karşıya kalabilir. İngiltere’nin önemli gazeteleri Partiye verilen yardım gelirlerini mercek altına alan bu davanın sonucunda, hükümetin yeni bir kanun çıkarma ihtimali yüksek olduğunu yazıyorlar. Eğer böyle bir dava çıkarsa diğer partiler de etkilenecek ve dolayısıyla İngiltere siyaset hayatında yeni bir dönem baslayacak demektir. Bu yüzden İngiltere’de tüm gözler bu önemli davaya kilitlenmiş durumda.

İngiliz En Yüksek Mahkemesi’ndeki davalara genelde beş tecrübeli Supreme Court Lord Hakim’i bakıyor. Fakat söz konusu davanın politik bir alanda olması ve kritik sonuçlar yaratabilmesi nedeniyle bu davaya daha fazla önem veriliyor. Bu da demek oluyor ki, Can Yeginsu bu ilk büyük davasında, İngiltere’nin en güçlü ve sözü edilen 7 Lord Hakim’in önüne çıkarak, başarılarına bir yenisini daha ekleyecek.

Başarılarıyla genç yaşında yüksek bir kariyer yapmaya başlayan Can Yeginsu’nun en büyük ideali, Londra Hukuk Dunyası’ndan ülkesine uluslararası bazda Hukuk desteği vermektir.

BARRİSTER NEDİR VE DÜNYACA ÜNLÜ BARRİSTER’LAR…

İngiliz Hukukundaki Barrister sözcüğü Türk Hukukundaki karşılığını zor bulduğumuz bir sözcük; Dava Vekili, Yüksek Mahkeme Avukatı. Barrister’lik İngiltere\\\'de en saygın ve etkili görevlerin başında geliyor. İngiltere’de mahkeme huzurunda temsil hakkına sadece barrister’lar sahip oluyor. Barrister’lar ve hakimler Yüksek Mahkeme davalarında yalnız cüppe giymekle kalmıyor, özel peruklar da takıyorlar 

Tarihin sayfaları bir çok ünlü barrister’in başarıyla anılan isimleriyle dolu. Mahatma Gandi’nin yolu barrister’lıkla başladı ve Hindistan’in kurtuluşuna kadar uzandı. İngiltere’nin Demir Lady’si Margaret Thatcher, ekonominin fikir babası John Maynard Keynes ve İngiltere’nin yakın geçmisteki başbakanı Tony Blair kariyerlerine Can Yeginsu ile aynı konumda başlamışlardı. Aslında liste daha uzayıp gidiyor ve bu Barrister’lar zinciri bu mesleğin İngiliz ve dünya siyaset hayatı içindeki derin etkisini gözler önüne seriyor.

HER YERDE BİRİNCİ

Can Yeginsu, Oxford Universitesi İngiliz Dili ve Edebiyati bölümünü çifte birincilikle bitirdikten sonra, Princeton Universitesinde edebiyat çalışmalarını tamamladı ve ardından da hukuk kariyeri yapmaya karar verdi. Londra’daki City Universitesinde elde ettiği Hukuk birinciliğinden sonra, Harvard Universitesinde Hukuk Master Eğitimini yine birincilikle tamamladı. Harvard Universitesi Hukuk bölümünde iki yıl  önce yaptığı mezuniyet konuşmasında ülkesine uluslararası alanda hizmet etmek istediğini dile getiren Yeginsu, mezuniyet sonrası ilk iş olarak New York Birleşmiş Milletler’de, Türkiye Misyonu’nda çalışmalar yaptı. Burada yaptığı çalışmalardan büyük heyecan duyan Can Yeginsu, ülkesi için yapacağı yeni çalışmalara daha büyük ve heyecanla hazırlanıyor.

Can Yeginsu’nun en büyük ideali, Türkiye Cumhuriyeti’ni, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki davalarda temsil etmek ve bu alanda ülkesine uluslararası başarılar kazandırmak ve  uzmanlık alanı olan İş Hukuku ile Kamu Hukuku konularında uluslararası hukuk danışmanlığı yaparak yine ülkesine dünya capında katkıda bulunmak.

Can Yeginsu, genç Türk hukukçuları ile dünya çapındaki meslektaşları arasında kurulacak  olan mesleki iletişim ağın önemini vurgulayarak, Dünya Hukuk Merkezi Londra’dan bu ağın Türkiye’ye Hukuk Müjdesi olacağına inanıyor.