"Patriot" kelimesinin karşılığı "yurdunu seven" anlamına gelir.


Bunlar ise "vatan haini". Vatanını seven insan bu "caniliği" yapar mı?


"Vatanını seven" insan dini açıdan ahlaklı, insan sevgisi ile dolu "güzel bir insandır".


"Patriot" adını verdikleri "ölüm teknesi" ile çocuk, kadın hiç bir fark gözetmeksizin "kafa başına" binlerce avroyu tahsil ettikten sonra insanları bir kamaraya kilitleyip batmakta olan tekne ile denizin dibine yollayan "yaratıklara" "cani" demek bile "suçlarını hafifletici" bir tanımlama aslında.


"Bazen idam cezasının kaldırılması için verdiğim çabalara pişman olduğum oluyor" diye geçenlerde yazmıştım bu köşede.


İşte "Patriot" isimli teknede ölüme mahkum edilen mültecileri duyduğumda itiraf ediyorum "keşke idam cezası olsaydı" demeden edemedim.


Bu caniler nasıl insandırlar?


Hangi yüreği ve vicdanı olan insan bir başka insana böylesine bir "hainlik" yapabilir?


Ülkelerinde yaşama olanağı olmadığından çaresizlikten doğdukları diyarları çocuklarını ve eşlerini yanlarına alarak terk etmek zorunda kalan insanların varlarını, yoklarını satarak sağladıkları parayı alıp sonra da onları ölüme terk eden insanlar "müslüman" olamaz.


"İnanan insan" başka bir insana bu "şeytanlığı" yapamaz.


Bunlarda bırakın "cehennem korkusunu", "vicdanı" ve "yüreği" insanlık adına "hiç bir şey" yok.


Hep birlikte lanetlemeliyiz bu "insan tacirlerini".


Üstelik işledikleri suç KKTC'nin uluslarası düzeyde çok zor bir duruma düşmesine de neden olmakta. Rum Kesimi uluslararası düzeyde ve özellikle AB nezdinde KKTC'yi sürekli "AB'ye kaçak göçmen gelmesine izin vermekle" suçlamakta. Biz bu suçlamalara karşı tavır alırken KKTC'deki insan tacirleri işte böyle bizi "sırtımızdan hancerlemekteler". Bu canilik aynı zamanda bir "vatan hainliği".


Bu canilerin cinayetlerine karşı KKTC Güvenlik Kuvvetleri ve Adaleti'nin en sert ceza ve önlemlerle "tüm dünyaya KKTC'de hukuk devletinin insan tacirlerinden nasıl hesap sorduğunu" göstermesi gerekiyor.


Tüm dünya görmeli: "KKTC'de insan tacirleri çok ağır cezalar almaktalar" diye!


Öte yandan insan hakları değerlerine sahip çıkan sivil toplum örgütleri de "Patriot" davasını baştan sona izleyerek ve gerekirse ölen mülteciler adına kamuoyunu temsil ederek sıkı bir takibe almalı.


"Patriot" isimli teknede insanların katline neden olan insan tacirlerini öyle bir teşhir etmeliyizki bu insanlık adına tüm diğer insan tacirlerine ders olsun!


Kıbrıs'ın kuzeyinde "insan tacirliğinin" mümkün olmadığını sağladığımız an KKTC dünya kamuoyu nezdinde çok "onurlu" bir konumda olacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.


Bunun için devlet ve sivil toplum tam bir işbirliği ile tavır almak zorunda. Çünkü söz konusu olan "insanlık onuru"!


Gelin "insan onuruna" KKTC'de nasıl sahip çıktığımızı cümle cihana gösterelim.