FETÖ, “cemaat” adı altında TRT’de at koşturuyor, ben de tam bir “paralel çiftliğe” dönüştürdükleri o kurumda program yapmaya çalışıyordum…

“Çalışıyordum” diyorum, çünkü gerçekten çok zordu o şartlarda program yapmak. Adeta engelli bir koşu gibiydi. Birini aşıyorduk, karşımıza yenisini çıkarıyorlardı. FETÖ, TRT’yi kendisi açısından tam bir “kurtarılmış, ele geçirilmiş” kurum olarak görüyor, bizim gibi isimleri hazmedemiyordu.

O günlerde Haber Dairesi’nin başında bulunan Ahmet Böken ve Ahmet Çavuşoğlu, hazırladığım İnce Çizgi Programı’nı sabote etmek, karşıma engel çıkarmak için ne gerekiyorsa yapıyordu. Bir yandan yüzüme gülünüyor, diğer taraftan alt kadroya talimatlar verilerek, takoz üzerine takoz konuluyordu.

Şimdi sıkı durun, kendilerince bir “yasaklılar” listesi yapmışlardı. Bu listeye bazı Ak Partili milletvekillerini bile yazmışlardı. Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar bunlardan biriydi. Mesela, Balıkesir Milletvekili Cemal Öztaylan’ı programa çıkardığım için tepki göstermişler, bu yüzden sert tartışmalar yaşamıştık.

Liste uzayıp gidiyordu. İçindeki isimleri sıralamaya kalksam, çok insan hop oturup, hop kalkar. “Bize sormadan kimseyi programa çıkarma” diyorlardı, ben takmıyordum. O itiş-kakış arasında ekrana çıkıyorduk. Bu defa da yayına yönelik teknik sabotajlar gerçekleştiriyorlardı…

Bir gün “Senin dekorunu değiştireceğiz” dediler. Güzel olmadığını, daha iyisini yapacaklarını söylediler. TRT ellerindeydi, “hayır” demek ve karşı çıkmak mümkün değildi.

Dediklerini yaptılar… Tek kelime ile bir rezalet ortaya çıktı…

Hiç unutmuyorum, o rezil dekorun ilk konuğu 2013 Yılı’nda Başbakan Yardımcılığı görevinde bulunan Bekir Bozdağ oldu. Stüdyoya girdi, oturacağı masa ve sandalyeye bakar bakmaz, “Bu ne” dedi:

-Biz buraya nasıl sığacak ve oturacağız?

Bekir Bey, tepkisini herkesin içinde açık ve net olarak ortaya koydu.

Haklıydı, çünkü adeta “insanlar oturamasın ve rahatsız olsun” diye bir düzenleme yapılmıştı. TRT’nin FETÖ’cüleri bana alçak koltuklar ve küçücük bir masayı layık görmüşlerdi. O koltuklara oturmak bir dert, oturduktan sonra bacakları masaya sığdırmak ayrı bir dertti.

Keser döndü, sap döndü, bugün de hesap döndü. O FETÖ’cüler şimdi cezaevlerindeler, hakim karşısında hesap veriyorlar. Bugün TRT’den sorumlu Başbakan Yardımcısı ise, o alçak koltuğu reva gördükleri Bekir Bozdağ. Üstelik, Bekir Bey, hem 15 Temmuz gecesi, hem de sonrasında FETÖ denilen yapıyla en kararlı ve tutarlı mücadeleyi gösteren isimlerden biri!

Kabine değişikliğinin ardından Başbakan Yardımcıları arasında görev dağılımı yapılıp, TRT Bekir Bozdağ’a bağlanınca, gözümün önünde bu yaşadıklarımız canlandı. Sizlerle paylaşmak istedim.

***

O günlerde TRT, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a bağlıydı. Bülent Bey’i de programa çıkartmıştım.

HDP’li bir milletvekili söylediklerinden rahatsız olmuş, TRT yönetimine açıklama göndermişti. TRT’deki FETÖ’cü yapı, o açıklamayı benden son ana kadar sakladı. Bir sonraki programa 2 saat kala, özel bir kurye kapıma dayandı. “Size TRT’den tebligat var” dedi. Sıkı sıkı tembih edilmiş olsa gerek ki, benden imza almadan yazıyı göstermedi.

Zarfı açtım, üzerinde aynen şöyle yazıyordu:

“Hazırladığınız İnce Çizgi Programı ile ilgili olarak HDP Milletvekili …..’nın açıklaması ektedir. Gereğini rica ederiz.”

İçinde de Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a, yönelik ağır ifadeler vardı. Ayrıca, TRT ve hazırlayıp sunduğum İnce Çizgi Programı yerden yere vuruluyordu.

Yazıyı gönderenleri aradım. Hiç biri telefonuma cevap vermedi. Akıllarınca bir tuzak kurmuşlardı. Resmi yazı ile gönderdikleri ve bir mahkeme kararına dayanmayan o açıklamayı televizyon ekranlarından okuyacağımı düşünüyorlardı. Okuyacak ve Bülent Arınç’a yöneltilen o ağır ifadelere ortak olacaktım. Bir skandala imza atacaktım. Ardından onlar harekete geçip, “Biz sana gereğini yap dedik, oku demedik” gibi bir gerekçe ile hem beni sıkıntıya sokacak, hem de programı yayından kaldıracaklardı.

Hemen Bülent Arınç’ı aradım. Oynanan oyunu anlattım, “Ben bunu okumam” dedim.

Sonunda ne oldu, biliyor musunuz? Onlar kazandı. TRT’deki o yapı, zaman içinde İnce Çizgi’yi yayından kaldırmayı başardı.

Neyse ki hepsi geçti gitti. Sadece unutulmasın diye hatırlatmak istedim. FETÖ, işte böylesine alçak bir yapıydı!

(Akşam'dan)