İSTANBUL (AA) - Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Yargıtay'ın "şike davasıyla" ilgili vereceği karardan tedirginlik duyduğunu belirterek, "Yargıtay kararının olumlu çıkacağını bilsem şerefsizim bırakırım ama bunlar böyle yaptıkça, sizin huzurunuzda şerefimle gelir aday olurum." dedi.

Fenerbahçe Faruk IlgazTesisleri'nde gerçekleştirilen kulübün olağan yüksek divan kurulu toplantısında başkan Aziz Yıldırım, ağır ifadeler kullandı.

Kendisi aleyhine medyada görevi bırakmasına yönelik bir kampanya yürütüldüğünü savunan Aziz Yıldırım, "Türkiye Cumhuriyeti'nde, Kurtuluş Savaşı'nda olduğu gibi yine bu camianın büyük payı vardır. Yargıtay kararıyla her şey ya normale dönecek ya da yeniden başlayacak. Yargıtay kararının olumlu çıkacağını bilsem şerefsizim bırakırım ama bunlar böyle yaptıkça, sizin huzurunuzda şerefimle gelir aday olurum." diye konuştu.

Yargıtay'ın "şike davasıyla" ilgili vereceği karardan tedirginlik duyduğunu aktaran Yıldırım, şunları kaydetti:
"Taraftarın üzerinden de oyunlar var. İngiltere'de 'İstifa.' diye bağıranlar, Almanya'dan gelen, bilet vermediğimiz insanların yaptığı tezahüratlardır. İstersem bir dakikada keserim. Önemli olan bu değil. 3 Temmuz, Türkiye için çok önemlidir. Eğer 3 Temmuz'da Fenerbahçe Kulübü Başkanı, yönetimiyle, taraftarıyla mücadele etmeseydi öyle zannediyorum ki Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) arzuladığı sonuca çok önceden ulaşmış olacaktı. Türkiye'yi istediği yere getirecekti. Türkiye Cumhuriyeti'nin yanında 140 ülkede aynı bu sistemle dünyayı yeniden fethetme yapıyorlar, bu devam ediyor."

"Yargıtay'ın kararından sonra bırakacağımı tekrar ettim ama maalesef 3 yıl için seçilen biz yöneticiler, her başarısız neticeden dolayı 'İstifa etsin.' yorumlarıyla karşılaşıyoruz." diyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunu da Fenerbahçe camiasına kadar nüfus etmek için çalışanlar yapıyor. Yargıtay kararı açıklanana ve lehimize olana kadar buradayım. Beni ancak kongre üyeleri olan sizler gönderirsiniz. Beni sokakta, 3 tane medyadaki şerefsiz, ahlaksız gönderemez. Yargıtay kararını kimse kestiremez. Herkes 'Gerekenler olmuş, karar lehinize.' diyor. Ben tedirginim. Tedirginliğimi burada belirtiyorum. Yargıtay kararı maddi manevi önemli." 

Medyanın yaptığı haberleri sert dille eleştiren Yıldırım, "Medyanın patronları yüz yüze gelince 'Aman yapmazlar, etmezler, şu, bu.' diyor. 2-3 televizyon var, her gece yayın yapıyorlar. Yalan yanlış. İçiyorlar viskiyi, programa gelerek konuşuyorlar. Türk örf ve adetlerine uygun olmayan her türlü cümleyi kullanıyorlar, hakaret ediyorlar. Hakarete maruz kalacak insanlar değiliz. Biz seçimle geldik, seçimle gideriz. 'Aday olmasın.' diyorlar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a 'Aday olma.' diyebilirler mi? Hakkınız var mı? Aday olmak istiyorlarsa şart koşmayacaklar. Kendine güvenen gelecek." şeklinde görüş belirtti.
 
- Ali Şen'e cevap
 
Fenerbahçe Kulübünün eski başkanı Ali Şen'in kendisi hakkında "Bıraksın, onursal başkan yaparız." sözlerine de cevap veren Aziz Yıldırım, şöyle devam etti:
"Ali Şen, bundan sonra konuşmak istiyorsan buraya gel. Öyle onursal başkan falan olma isteğim yok. Benim derdim Yargıtay... Bunu çözeyim, zaten kendim 'Ayrılacağım.' diye deklare ettim. Şerefsiz ve ahlaksızlar, her gece bunu işliyor. Ben 'Bu kulübün kapısında bekçi olurum.' dedim. 18 senemi bu kulüp için verdim. Mutlu muyum, mutluyum. Benim için onurdur. Bu onurun, şerefin de karşılığı olmalı. Adam çıkıyor televizyona, ağza alınmayacak şeyler söylüyor. Sokakta gezdirmem bundan sonra. Bizden fazla para kazanıyorlar, bize hakaret etmeye hakları yok. Her tenkite açığım, hakaret olmayacak. Adaletin yerine gelmesi için 17-25 Aralık'tan önce FETÖ'yle ilişkisi olanlar da bu ülkeye hesap vermeli. Viski içiyorlar masa altında, zevkine göre konuşuyor. Yan yana geldiğimizde de köpek gibi korkuyor köpek."
 
- "Başkan olmak isteyen erkek gibi 'Adayım' diyecek"
 
Aziz Yıldırım, kulübe başkan olmak isteyen kişilere de seslenerek, "Gerçek Fenerbahçe taraftarı ne bağırıyorsa kabulümdür. Kim Fenerbahçe'ye başkan adayı olmak istiyorsa gelebilir ama erkek gibi 'Adayım.' diyecek. 'O olursa ben olmam.' demeyecek. 1998 yılında biz bu mücadeleye girdik. Ali Şen kulübün üzerinde kabus gibi duruyordu. Bir loca almayanlar, 'Bana hediye edin.' diyenler, fetva veremez. Burada babadan oğula kalacak miras yok. Burası Fenerbahçe Cumhuriyeti. Herkes böyle kabul etmeli. Ceketimi alır giderim, Fenerbahçe'nin neferi olarak kalırım." değerlendirmesinde bulundu.

Fenerbahçe Erkek Basketbol Takımı Başantrenörü Zeljko Obradovic'in bile eleştirildiğini anlatan Yıldırım, kendisine hakaret edenlerle bundan sonra hesaplaşacağını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Obradovic'i ben getirdim. Obradovic oyuncu alırken bana sormuyor mu? Bütçeyi ben yapmadım mı ama görün ki Obradovic'e de sallayacak bir medya var. Ayıp ya. Biraz ahlak olur. Bundan sonra kim bana saldırırsa karşılığını her türlü vereceğim. Lafla falan da değil, gerekeni yapacağım. Sinirlerim çok gerilmiş vaziyette. Beni silah zoruyla getirmediler, 3 seneliğine oylarla geldim. İyi de kötü de görev yapabilirim, hesabı da sizlere veririm. Birinci şartım, Yargıtay kararıdır. Ben 1 sene hapis yattım, onlar FETÖ'cülerle algı operasyonu yaptı. Tapelerde sesimi duyayım dedim, bunlar vermedi. Gazeteciyim diyenler, şu an hapisteki savcılardan döküman alıp yayımladı. 'Benim bir tane talimatım varsa, köprüye çıkıp atlarım.' dedim. Yargıtay kararı bitmeden burada sürem dolana kadar kalacağım bilsinler. Böyle yaparlarsa sürem bittiğinde dahi gelir aday olurum. Hayatım Fenerbahçe. Cebimi doldurup gitmem. Bütün varlığımı, hayatımı, her şeyimi ortaya koydum. Sen kendini vuran adamı söyleyemedin emniyette, biraz daha ileri gitsen 'biz yaptı' olacak. Kendini vuranları söyleyemeyecek kadar şerefsizsiniz siz. Çok söyleyeceğim şey var da bu ülkeye yazık. Fenerbahçe'ye zarar verdiğimi düşündüğüm gün hemen arkadaşlarımızla gideriz. Burada olmak şereftir, onurdur ama bir taraftan da sıkıntıdır."

Arkadaşlarıyla 18 senedir hizmet ettikleri kulübe çok fazla tesis ve arazi kazandırdıkları vurgulayan Yıldırım, "18 senede 6 şampiyonluk, 8 ikincilik, 1 üçüncülük, 2 dördüncülük, bir defa altıncılık. Galatasaray, Beşiktaş 13-14 yıl şampiyon olamadılar. Fenerbahçe'de bir gelenek var, şampiyonluk için en fazla 3 sene bekler." ifadelerini kullandı.
 
- "Hocamız çok iyi"
 
Futbol takımının iyi gitmediğini belirten Aziz Yıldırım, bunun üzerinden geleceklerini dile getirdi.
Teknik direktör Dick Advocaat'ın çok iyi bir çalıştırıcı olduğunun altını çizen Yıldırım, şunları ifade etti:
"İyi futbolcularımız var. Kaliteli insanlar ama bir uyuşmazlık var, onu da kısa zamanda atlatacağız. Futbol takımı başarısız ama 'İyi takım değil.' diyebilir misiniz? Sezon başında 'Çok oyuncu alındı.' dediniz. Hoca da (Dick Advocaat) çok iyi. Samimiyetle ifade ediyorum bunu. 2004'te 9 puan geriye düştük, şampiyon olduk. 2010-2011'de 9 puan geriden ikinci yarı 17 maçta 16 galibiyet 1 beraberlikle şampiyon olduk, hepimiz hapse gittik. Sporun gerçeklerini kimse konuşmuyor."
 
- "Avrupa'da başarı tesadüftür"
 
Aziz Yıldırım, Fenerbahçe dahil Türk takımlarının Avrupa'da alacağı başarıları tesadüf olarak niteledi.
Sarı-lacivertli kulübün başkanı "tesadüf" iddiasını şu sözlerle açıkladı:
"Fenerbahçe dahil Türk futbol takımlarının Avrupa'daki başarıları hep tesadüf olacaktır. Fenerbahçe bugün basketbolda Avrupa'da marka oldu. Kadın voleybolunda da. Erkek basketbol takımında 26 milyon avro bütçemiz var, 12 milyon avro da açığımız. CSKA Moskova'nın bütçesi 30 milyon avro civarı. Bütçeler bunlar. İndirelim 10 milyon avroya, başarı olur mu? 10 senede bir kez başarı olur. 26 milyon avroluk erkek basketbol takımı bütçesini bozmazsak her sene Avrupa'da Dörtlü Final oynarız. Manchester United'ın ikinci golünü atan adam 38 milyon pound. Basının şişirmesi, gerçekleri görmemek. Türkiye'de futbol bu yüzden ileri gitmiyor. Biz, 8 milyon avroya futbolcu alınca basın ayağa kalkıyor. Chelsea 9 milyon avroya Kennedy diye bir 19 yaşındaki Brezilyalı aldı. Biz alamadık onlar aldı ama oynatmıyorlar. Biz alsak, 'Fenerbahçe parayı sokağa attı.' diye yazar basın. Hiçbir katkısı yok basının. Bundan sonra karalayan herkesle hesaplaşacağım, hukuk önünde ve başka türlü. Öyle pes edecek insan değilim, pes etmem."
Aziz Yıldırım, konuşması sırasında ve sonrasında yüksek divan kurulu üyelerince büyük alkış aldı.