ANKARA - Eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu, kuruluş dilekçesi İçişleri Bakanlığına verilen "Gelecek Partisi"nin tanıtımını gerçekleştirdi.

Bilkent Otel'de düzenlenen tanıtım toplantısındaki konuşmasına "Bugün, 'Gelecek milletimizindir, gelecek Türkiye'nindir' diyerek partimizin kuruluşunu ilan ediyoruz." diye başlayan Davutoğlu, Gelecek Partisi'nin ülke ve millet için hayırlı olmasını diledi.

Türkiye'ye demokratik ve müreffeh bir gelecek ufku çizmek için bir araya geldiklerini dikkati çeken Davutoğlu, "Üç nesil olarak çok sancılar yaşadık, çok acılar gördük. Ama geçmişe değil geleceğe, nefrete değil sevgiye, öfkeye değil merhamete, korkuya değil ümide ayarlıyız. Geçmişe ağıt yakmaya değil, ortak bir gelecek inşa etmeye geliyoruz. Zamanı geçmiş eski sözleri tekrar etmeye değil, yeni şeyler söylemeye geliyoruz." dedi.

Davutoğlu, siyasetlerinin temel felsefesinin "geleneğe saygılı özgürlükçülük", siyasetlerinin temelinin "insan onurunu korumak ve yüceltmek" olduğunu dile getirerek, siyasi yöntem ilkelerinin "kapsayıcılık" olduğunu, buna göre "çoğunlukçuluğa karşı çoğulcu" bir yaklaşımı hayata geçireceklerini anlattı.

Siyasetlerinin vicdani ilkesinin de "din ve inanç özgürlüğü" olduğunu belirten Davutoğlu, bu kapsamda temel ilkelerinin "özgürlükçü laik ve çoğulcu din anlayışı" olduğuna işaret etti.

Alevi ve gayrimüslim vatandaşların sorunlarına da değinen Davutoğlu, eşit yurttaşlık hakkı ve demokratik uzlaşı temelinde çözüm bulacaklarını söyledi. Davutoğlu, "Dini ya da seküler hiçbir yapının devlet içinde ayrıcalıklı bir konum elde etmesine müsaade edilmeyecektir." ifadesini kullandı.

- "Türkiye terörle mücadelede eşsiz bir tecrübeye sahip"

Siyasetlerinin meşruiyet temelinin ise "özgürlük-güvenlik dengesine dayalı kamu düzeni" olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Ülkemiz uzunca bir süredir terör tehditleriyle karşılaşmaktadır. Türkiye'nin hem yurt içinde hem de yurt dışında terörizmle güçlü bir mücadele yürütmesi bir zorunluluktur. Ancak Türkiye terörle mücadele konusunda her yönüyle eşsiz bir tecrübeye sahiptir. Bu çerçevede, terör ve terörle mücadele söylemi Türkiye'nin enerjisini tüketen, toplumsal uyumunu zedeleyen ve dış politika esnekliğini körelten bir tuzak olmaktan çıkarılmalıdır." şeklinde konuştu.

Sağlık, eğitim, çevre, aile konularındaki yaklaşımlarını da anlatan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Hedefimiz, kadın ve erkeğin birbirine rağmen değil, birbirine güç veren destekçiler olarak hayatın her alanında yan yana ve birlikte yol almalarını sağlamaktır. Partimiz ırk, dil, inanç ve sınıf temelli ayrımcılıkların karşısında durduğu gibi cinsiyet ayrımcılığının da karşısında fırsat eşitliği prensibiyle durmaktadır. Demokratik ve müreffeh bir topluma ulaşma hedefi ile kadınların hayatlarına ilişkin tercihlerini özgürce yapabilecekleri sosyal, siyasal ve ekonomik ortamın oluşması sağlanacaktır."

Siyasi söylem ilkelerinin de "gerçekçi vizyonerlik" olduğunun altını çizen Davutoğlu, "Siyasi iletişim ilkemiz nezakettir. Siyaset dilimiz insan onuruna ve özel hayatın mahremiyetine saygı temeline dayanmaktadır. İnsan onuruna doğrudan saldırı niteliği taşıyan tahkir, küçük görme, aşağılama, hakaret ve nefret dili aramızda barınamaz ve hangi gerekçeyle olursa olsun meşru gösterilemez. Bugün siyasi hayatımızda halkımızın en çok özlediği nitelik seviyeli ve nazik bir siyaset dilidir. Siyasi muhataplarımız bize karşı hangi dili kullanırsa kullansın bu temel ilkeden asla taviz vermeyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Siyasi davranış ilkelerinin ise "ahlaki tutarlılık ve şeffaflık" olduğunu belirten Davutoğlu, siyasi icraat ilkelerinin "ortak akıl ve katılımcılık" olduğunu dile getirdi.

Davutoğlu, toplumsal düzen anlayışlarının temel ilkesinin ise "adalet" olduğuna vurgu yaparak, bu kapsamda yapacakları icraatları anlattı.

Güçler ayrılığının garanti altına alınmasının önemine dikkati çeken Davutoğlu, "Türkiye'nin en eski tartışmalarından birisi ülkemizin tam demokratik, özgürlükçü ve sivil yeni bir anayasaya kavuşmasıdır. Demokratik bir anayasa olmadan, Türkiye'nin müreffeh ve demokratik bir geleceği olmayacaktır. Partimiz, milletimizin hak ettiği yeni anayasanın mümkün olan en geniş katılımla sıfırdan yazılması gerektiğini savunmaktadır." diye konuştu.

Her türlü vesayetten arındırılmış demokratik bir parlamenter sistemi savunduklarını söyleyen Davutoğlu, siyasal sistem tercihlerinin "katılımcı demokrasi" olduğunu belirterek, siyasi partiler kanununda yapacakları icraatları aktardı.

Ahmet Davutoğlu, devlet yönetiminde temel ilkelerinin "ehliyet, liyakat ve emanet", ekonomi alanındaki temel hedeflerinin ise "adil ve sürdürülebilir refah" olduğunu bildirdi.

- "Milletimizin uluslararası alanda onurlu bir yer edinmesi temel hedefimizdir"

Dış politikadaki temel ilkelerinin çok boyutlu barış diplomasisi olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Bu ilke doğrultusunda milletimizin uluslararası alanda onurlu bir yer edinmesi temel hedefimizdir. Hem dünyada ve bölgede yaşanan gelişmelerin hem de dış politikamızın bugüne kadarki seyrinin esaslı bir muhasebesi yapılarak Türkiye'nin çıkarlarını koruyan değer-odaklı bir yaklaşım benimsenecektir." dedi.

Davutoğlu, dış politikanın ülke içi siyasi rekabetin değil, Türkiye'nin çıkarlarının konusu olması gerektiğini düşündüklerini dile getirerek, "Türkiye'nin, 21. yüzyılda dünyadaki saygın yerini koruması ve daha da geliştirmesi için demokratik değerlere yaslanan, küresel kamplara sıkışmayan, dünyada yaşanan jeopolitik dönüşümü dikkate alan ve bölgesel kısır döngülere itibar etmeyen bir dış politika perspektifine sahip olmasını hedefliyoruz." ifadesini kullandı.

Diğer ülkelerle olan ilişkilerde alınacak önerileri de sıralayan Davutoğlu, diplomatik söylem ve iletişim dilinin tümüyle değiştirileceğini anlattı.

Ekonomideki mevcut durumu eleştiren Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Şimdi yapmamız gereken, zihinlerimizi özgürleştirmek, psikolojilerimizi yenilemek, toplumsal bağlarımızı güçlendirmek, esaslı muhasebeler yapıp isabetli dersler çıkarmak ve ortak geleceğimiz konusunda atılması gereken adımları atmaktır. Bu ortak hedef doğrultusunda kanaat önderlerimizi, aydınlarımızı ve her siyasi kesimden vatandaşlarımızı ortak vicdanımız, ortak aklımız ve ortak irademiz temelinde ortak geleceğimizi belirlemek için omuz omuza vermeye davet ediyoruz. Partimiz temel hak ve özgürlüklerin korunduğu, ayırımcılıkların son bulduğu, adil ve müreffeh bir Türkiye vizyonu ile yola çıkmaktadır."

- "Çok sayıda isim ve logo teklifi geldi"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Davutoğlu, partinin kurulmasından duyduğu mutluluğu dile getirerek, 3 aydır yoğun bir tempoyla çalışmalarının ardından Türkiye'nin her yerinden, her yaştan ve her meslekten güçlü bir ekip kurduklarını ifade etti.

"Logo ve parti isminin kimin fikri olduğuyla" ilgili soruya ise "ortak akıl" yanıtını veren Davutoğlu, "Çok sayıda isim ve logo teklifi geldi, birer birer eledik. Bazıları da kamuoyuna yansıdığı için kamuoyundan gelen tepkilerle eledik ve test ettik. Yani hangi isim etrafında bir yoğunluk var, biraz da sürpriz etkisi olması lazımdı. Aslında öğretici ve bir yandan da hepimiz için birbirimizi tanıdığımız bir süreç oldu." diye konuştu.

"Çınar yaprağı" olan parti logosuna ilişkin ise Davutoğlu, çınar ağacının sembol bir ağaç olduğunu, yaprağının ve renginin özellikleri dolayısıyla logoda kullandıklarını söyledi.

Davutoğlu, "İnşallah bu heyetten ben çok umutluyum. En önemli şey ortamın, psikolojinin oluşması. Psikoloji oluşunca sosyoloji oluşur, sosyoloji oluşunca siyaseti şekillendirir. Biz bugün buraya sağlam bir psikolojik zemin kurduk, temel attık. Eminim bu kadro Türkiye'ye yeni bir perspektif çizecek." değerlendirmesini yaptı.

Toplantıda, Kurucular Kurulu üyeleri de tek tek tanıtıldı.