Hollanda, bu hafta, akıllara durgunluk veren bir olayla sardıldı. Kamuoyunun yakından tanıdığı, televizyon programlarında sık sık boy gösteren gazeteci ve yazar Peter R. de Vries, sokak ortasında kuşunlandı. Organize suç örgütü olayları başta olmak üzere, çözülemeyen hukuk davaları üzerine yoğunlaşan, araştırmacı gazeteci Peter R. de Vries’in saldırıya uğraması, tüm Hollanda’yı yasa boğdu. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan gazeteci, yaşam mücadesi veriyor.

Vahim olay, Peter R. de Vries’in, Amsterdam’da katıldığı, RTL Boulevard stüdyosundaki bir program çıkışı gerçekleşti. Peter R. de Vries, uzun bir süredir, tehdidler alıyordu. Ancak, polisin vereceği korumayı istemedi. Hatta bir televizyon programında, ‘korkmuyor musunuz’, sorusuna, “Kurşuna adın yazılmışsa, kaçış yolu yoktur” cevabını vermişti, kurşunlanan gazeteci.

Peter R. de Vries, Hollanda’nın tanınmış, sempatik, çalışkan, haksızlıklar karşısında susmayan, cesaretli bir gazetecisiydi. Dolayısıyla Hollanda yasa boğuldu. Ülkeyi yöneten karar vericiler başta olmak üzere, toplumun hemen hemen her kesiminden olayla ilgili kınama ve olaydan duyulan üzüntünün belirtildiği açıklamalar geldi.

Geniş halk kitleleri de, sosyal medya hesaplarından yaptıkları açıklamalarla, saldırının asla kabul edilemeyeceğini, Peter R. de Vries’in bir an önce iyileşmesi için dua ettiklerini yazdılar. Özellikle, Peter’in oğlu, Royce de Vries’in twitter hesabından yaptığı açıklamanın altında yer alan yorumlar, Peter’in, Hollanda toplumunun farklı kesimleri tarafından nasıl takdir edildiğini gösteriyor. Yorumlar arasında bazı Müslümanların, Kur’anı Kerimden ayetler yazarak üzüntülerini belirttikleri, bazıları da, ateistim ama, Peter için dua ediyorum yorumunu yaptıklarını gözlemledik.

Amsterdam’daki silahlı saldırıya, Hollanda Türklerinin tepkisi de çok anlamlı oldu. Bir çok Türk, bu cesur Hollandalı gazeteciye yapılan çirkin ve barbarca saldırıyı kınadı ve üzüntülerini belirtti. Hatta bazı Türk vatandaşları, Türkçe olarak, ‘Yüce Allah’tan, Peter R. de Vries’in bir an önce sağlığına kavuşmasını diliyoruz’ şeklinde açıklama yaptı.

Peter R. de Vries’e yapılan saldırı sonrasındaki açıklamalarda şu ifadeler yer aldı:
‘Peter, haksızlığın karşısında susmayan birisiydi’,
‘Peter, her zaman gariplerin, muhtaçların ve savunmasızların yanında yer aldı’,
‘Peter, hep başkaları için yaşadı’,
‘Peter, özgürlük, güvenlik, ve hukuk için mücadele verdi’,
‘Hukuk devleti ve özgürlüğümüz tehlikede’,
‘Peter’e sıkılan kurşunlar, demokrasi ve hukuk devletine sıkılmıştır’…

Peki, toplum genelinde böyle bilinen ve adını ilk kez ünlü iş adamı Heineken Bira fabrikatörünün kaçırılması olayında duyurmuş olan, Peter R. de Vries, neden kurşunlandı?

Sorunun cevabı, kesin olmasa da, Hollanda’nın son yıllarında en büyük organize suç örgütü davası olarak bilinen “Morengo Davası”nda gizli sanki.

Bilindiği üzere, Peter R. de Vries, “Morengo davası” sürecinde danışman olarak görev aldı. Bu davanın ana sanığı Fas kökenli kriminal Ridouan Taghi. Davanın gizli tanığı, kilit ismi ve polisle işbirliği yapan ise yine Fas kökenli Nabil B. Söz konusu uyuşturucu ve cinayet davasında, hatırlanacağı üzere, gizli tanık Nabil B.’nin erkek kardeşi, bu olaylarla hiç bir ilgisi olmadığı halde, Amsterdam’daki işyerinde, öldürüldü. Yine bu davada, Nabil B.’nin avukatı olan Derk Wiersum da, 2019 yılında evinin önünde çapraz ateşle öldürüldü. Bunlara ek olarak, Ridouan Taghi’nin, Peter R. de Vries’i ölümle tehdit ettiği haberleri de var.

Her ne kadar, “Morengo davası” yani büyük uyuşturucu kaçakcılığı ve cinayet davası baş sanığı Ridouan Taghi, avukatı aracılığı ile, Peter R. de Vries’in ölümle tehdit edilmesinin aslı olmadığını ve olayın kendisiyle hiç bir alakasının bulunmadığı açıklamasını yapsa da, hukuk eninde sonunda gerçeği ortaya çıkaracaktır.

Bu vesileyle, bazı çıkışlarıyla populist bir görüntü verse de, genelde savunmasızların yanında yer alan, hukuk ve adaleti savunan, haksızlıklar karşısında susmayan, araştırmacı, yazar ve gazeteci Peter R. de Vries’e geçmiş olsun der, yapılan saldırıyı şiddetle kınar ve bir an önce sağlığına kavuşmanı dilerim.

Veyis Güngör
8 Temmuz 2021