Britanya Kraliçesi II. Elizabeth'in tek kızı Prenses Anne, Meghan Markle  ve Prince Harry'nin Kraliyet'ten ayrılmasını destekliyor

Kraliyet ailesinden ayrılmalarının ardından Sussex Dükü ve Düşesi için geri dönüş yok. Çift, geçen hafta itibarıyla Kraliyet görevlerine geri dönmeyeceklerini resmen açıklamıştı.

Harry ve Meghan, kraliyet yaşamından geri adım atma niyetlerini ilk kez geçen yıl ocakta açıklamıştı.

Çift, Britanya kraliyet ailesinin üst düzey üyeliğinden resmi olarak 1 Nisan 2020'de ayrıldı ve o zamandan beri kraliyet unvanlarının kullanımı, iltimaslar ve Dük'ün askeri pozisyonları dahil bir dizi ayrıcalıktan vazgeçti. Çift ayrıca Londra'dan Kaliforniya'ya taşındı.

Bazı kraliyet hayranları kararı olumsuz karşılasa da, Prenses Anne medyanın "Megxit" diye adlandırdığı olaya dair daha önce destek açıklamasında bulunmuştu.

Geçen yıl nisanda Vanity Fair'e konuşan (Harry'nin halası) Anne, söz konusu hamlenin çift için işleri muhtemelen "kolaylaştıracağını" söylemişti.

Prenses, "Bunun onlar açısından muhtemelen daha kolay olduğuna inanıyorum. Birçok kişinin unvan sahibi olmanın dezavantajları olduğunu savunacağını düşünüyorum. Bu yüzden yapılacak doğru şey muhtemelen buydu" demişti.

Prenses Anne, kraliyet geleneğini bozarak kendi çocukları Peter Phillips ve Zara Tindall için majesteleri unvanını almayı reddetmişti.

Anne bu ay hayranlarına şaşırtıcı biçimde normal görünen oturma odasına göz atma fırsatı sundu.

Kraliyet ailesinin resmi Twitter hesabı, Prenses Anne ve eşi Koramiral Sir Tim Laurence'ın İngiltere'yle İskoçya arasındaki Calcutta Kupası ragbi karşılaşmasını seyrettiği bir fotoğraf paylaştı.

Dikkatli hayranlar görseldeki aile fotoğraflarını ve Prenses'le eşinin eşyaları arasındaki sevilen kitapları fark edebilmişti.

Fotoğrafın sol üstünde Anne'le kızı Zara'nın bebekliğinin yer aldığı, en büyük çocuğu Peter'ın da görülebildiği siyah beyaz bir portre seçilebiliyor.

Birçok Twitter kullanıcısı, majestelerinin oturma odasının ne kadar "dağınık" ve sıradan göründüğünü keyifle dile getirdi.

Bir kullanıcı, "Televizyon odalarının sıradan kişilerinki kadar, belki daha da fazla dağınık olmasına bayıldım!" dedi.

Bir diğeriyse, "Oturma odalarındaki tüm bu eşyalara bakarken biraz klostrofobik hissediyorum!" yorumunu yaptı.

(The Independent)