Yurtdışı turnesi için ‘ikinci ülkem’ dediği Belçika’ya gelen Barış Manço’nun oğlu Doğukan Manço, ‘‘Ben 17 yaşında çocukluğu bırakmak zorunda kaldım. Doğukan Manço olarak kendi kimliğimi yaşayamıyorum. Bugün yapacağım her işte babama laf geleceği endişesiyle en iyisini yapmaya çalışıyorum.’’ şeklinde konuştu. 

Babasının ölümünden sonra ikinci kez Belçika’ya gelen ve burada ilk kez DJ olarak sahne alan Doğukan Manço, Belçika’daki doğup büyüdüğü evin kültür merkezine çevrilmesine tepki gösterdi. 

‘Liege Barış Evi’ adı altında açılan kültür merkezi Manço ailesiyle dernek yöneticileri arasında gerginliğe sebep olmuştu. Manço ailesinden kimsenin açılışa katılmadığı ‘Barış Manço evi’ için Doğukan Manço şunları söyledi: "Hassas bir konu. Evet o ev benim doğup büyüdüğüm ev. Ancak biz Türkiye’de çok ciddi sıkıntılar yaşadık. Boğazımıza kadar problemlerimiz vardı. O süreçte buradaki evi de elimizden çıkarmak durumunda kaldık. Bir beyefendi satın aldı ve restore etti. Derken başka kimseler orayı kültür evine çevirmek istedi. Kültür sanat adı altında bir şeyler yapılmasını çok takdir ediyorum ama Barış Manço adına bir şeyler yapılacaksa bunun var olan dernek ya da aile ile yapılması lazım. Bağımızın olmadığı tanımadığım insanların girişimleri söz konusu. Ben Barış Manço’nun oğluyum ve hayatımın 13 yılını onun ismini yaşatmak için adamış birisiyim. Başkaların yapmak istediği projelerde bizim dahil olmamız gerekiyor. Bu bizim kontrolümüz ve rızamız dışında gelişen bir projedir. Orada yapılan faaliyetler eminim ki iyi faaliyetler olacaktır ama Barış Manço ile özdeşleşmeyen faaliyetler." 

BABAM İÇİN HER ŞEYE DEĞER

‘‘İnsanlar bana ismimden dolayı çok şanslısın diyor.’’ diyen Doğukan Manço, ‘‘Büyük bir gurur ama neler çektiğimi bir ben bir de Allah biliyor. Barış Manço’nun oğlu olmak nasıl bir duygu bunu anlatamam. Yaptığınız her şeyi iki kez düşünmek zorundasınız. Yakışmak zorunda olduğunuz bir baba var. Vereceğiniz bütün kararınızda bu karşınıza çıkıyor. Ben 17 yaşında çocukluğu bırakmak zorunda kaldım. Neden, çünkü ben örnek bir insandım. Bugün yapacağım her işte babama laf geleceği endişesiyle en iyisi yapmaya çalışıyorum. Doğukan Manço olarak kendi kimliğimi yaşayamıyorum. Barış Manço’nun oğlu kimliğim ön planda. Benim ve kardeşim için çok zor bir şey bu. Ama babam için her şeye değer.’’ sözlerine yer verdi. 

BARIŞ MANÇO’YA YETKİLİLER SAHİP ÇIKMADI

Türk insanının Barış Manço’nun ölümünden sonra zaman içinde sevgisinin azalıp azalmadığı konusunda ise oğul Manço şunları söyledi: "Türk halkı Barış Manço’yu çok seviyor. Oğlu olarak bunu hep görüyorum. Fakat babamla ilgili bizim bu kadar sıkıntılara girmemiz, elimizdeki her şeyimizi haksız yere kaybetmemiz, yeterince destek alamamamızdan kaynaklanıyor. Ne desem bilemiyorum, korkuyorum. İşte bakın Barış Manço’nun oğlu olmak böyle bir şey. Sinirimi aktaramıyorum ama zamanında çok üst makamlara başvurup ‘Barış Manço’nun evleri arabaları gidiyor’ diye çalmadık kapı neredeyse bırakmadık. Ben banka hesabımı iki sene önce açabildim. İki yıl öncesine kadar ben banka hesabı açamayacak ‘borçlu’ birisiydim. Barış Manço hak ettiği desteği sonrasında alamadı ama halkın desteğini aldı." 

Barış Manço’nun ölümünden sonra Belçika’ya ikinci kez geldiğini ve ilk yurtdışı sahnesine çıkmak için Belçika’yı tercih ettiğini kaydeden Doğukan Manço, ‘‘Çok ciddi sıkıntılar yaşadık. Şimdi toparladık çok şükür. Maalesef o evi restore yapılacak gücümüz yoktu. Eşyalarımızın açık artırma sitelerinde satılması beni çok derinden üzdü. Vicdanım ve gönlüm sızlıyor.Babamın ismiyle negatif şeylerin konuşulmasını istemiyorum. Benim o evin önünden kaç kez geçtiğimi kimse bilmiyor.’’ şeklinde konuştu.

CİHAN