ANKARA - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Barış Pınarı Harekatı'na yönelik açıklamalarına ilişkin, "Türkiye kamuoyu bilsin ki hükümetin başındaki Ersin Tatar ve arkadaşları, Ulusal Birlik Partisi ve diğer milliyetçiler kesinlikle böyle düşünmüyorlar. Bizim için tek doğru yol, Türkiye ile birlikte hareket etmek, Türkiye ile omuz omuza ve müşterek olarak bu davayı yürütmektir. KKTC halkı Barış Pınarı Harekatı'nda Türkiye'nin yanındadır." dedi.

Alınan bilgiye göre, İletişim Başkanı Fahrettin Altun'la bir telefon görüşmesi gerçekleştiren Tatar, Akıncı'nın Barış Pınarı Harekatı’na yönelik açıklamalarından üzüntü duyduklarını, bu rahatsızlığı Türkiye halkı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile paylaşmak istediklerini ifade etti.

KKTC halkının Barış Pınarı Harekatı'nda Türkiye'nin yanında olduğunu ifade eden Tatar, "Biz her zaman beraberiz. Ama maalesef böyle düşünmeyenler de var. Bunlarla mücadelemiz demokrasi içerisinde devam edecek. Yapacağımız çalışmalarla halkımızı doğru yönlendirerek bunların üstesinden geleceğiz." diye konuştu.

- "Tek doğru yol, Türkiye ile omuz omuza bu davayı yürütmektir"

Kıbrıs Türkü'nün bekasının, bu yolu Türkiye ile birlikte yürümekten geçtiğini vurgulayan KKTC Başbakanı Tatar, "Dr. Fazıl Küçük de Rauf Denktaş da Derviş Eroğlu da bunu söyledi. Şimdi bizler de aynısını söylüyoruz. Bizim için tek doğru yol, Türkiye ile birlikte hareket etmek, Türkiye ile omuz omuza ve müşterek olarak bu davayı yürütmektir. Bunu zaten halkımızın çoğu da biliyor. Biz buradayız ve mücahitlik ruhuyla devam ediyoruz. Barış Pınarı Harekatı'nda Türk askerine başarılar diliyorum." ifadelerini kullandı.

Ersin Tatar, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Barış Pınarı Harekatı'na yönelik yorumlarına ilişkin, "Türkiye kamuoyu bilsin ki hükümetin başındaki Ersin Tatar ve arkadaşları, Ulusal Birlik Partisi ve diğer milliyetçiler kesinlikle böyle düşünmüyorlar. Ben zaten geçenlerde de söyledim. Onlar bana saldırdı. Akıncı ve arkadaşları marjinal grupları temsil ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise bu meselenin hem Türkiye kamuoyu hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan nezdinde gerçekten ciddi bir üzüntü yarattığını ifade etti.

Bu konuda gösterdiği duruş ve verdiği mesajlar dolayısıyla Tatar'a teşekkür eden Altun, "Kaderimiz bir. Bize zarar verdiklerinde ilk gözlerini dikecekleri toplumun kim olduğunu gayet iyi biliyoruz." ifadelerini kullandı.

KUDRET ÖZERSAY SOSYAL MEDYA’DAN SESLENDİ

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da konuyla ilgili olarak sosyal medya paylaşımında, “Türkiye’nin yanında olacağız” mesajı verdi.

Kudret Özersay’ın facebook sayfasındaki paylaşımı şöyle:

“1960’ta, 1964’te, 1967’de, 1974’te ve fiili müdahalede bulunamadığı zamanlardaysa Bereketçiler aracılığıyla bu ülkedeki varlığımızı sürdürmek için verdiğimiz mücadelede her zaman yanımızda duran hangi ülkedir?

Sadece güvenlik açısından değil, ekonomik, siyasi ve diplomatik açıdan yanımızda duran ülke hangisidir? En güçlü tarihi ve duygusal bağımız olan, milli maçlarında aynı heyecanı yaşadığımız, bir doğal afet olduğunda içimiz yanarak an be an gelişmeleri takip ettiğimiz, özetle acısını da heyecanını ve mutluluğunu da her olayda paylaştığımız ülke hangisidir?

Bugün sayın Akıncı da dahil Kıbrıs müzakere süreçlerinde gelmiş geçmiş her Cumhurbaşkanının dilinden düşürmediği kelime “güvenlik” değil midir? Peki şimdi kendi güvenliğiyle ilgili olarak terörist gruplara karşı giriştiği bu harekatta bizim her dönemde yanımızda duran stratejik ortağımız, müttefikimiz olan Türkiye’nin ve kardeşimiz olan Türk Halkının yanında durmayacağız da ne yapacağız?

Bunu anılarımda yazarım diye düşünüyordum ama buradan şimdi yazmanın daha anlamlı olduğu aşikar: Bir önceki dörtlü koalisyon döneminde de maalesef sayın Akıncı’nın hükümetin Türkiye ile ilişkilerini zorlaştıran, sıkıntıya sokan bu ve benzeri davranışları oldu. Kendi toprak bütünlüğü ve güvenliği için terör örgütlerine karşı bu kadar hayati bir mücadele veren Türkiye’ye AB üyesi ülkeler de dahil destek açıklaması yaparken devletimizin başı tarafından yapılan açıklamanın Kıbrıs Türk Halkının büyük bir bölümünün hissiyatını hiç ama hiç yansıtmadığını düşünüyorum ve biliyorum.

Türkiye ile ilişkilerimizi zedelemek ve daha da önemlisi toplumsal bir ayrışma yaratmak pahasına bu neden yapılır? İhtiyacımız olan şey bu mudur? Hiç değildir.

Devlet başkanlığı makamında bulunanların sorumlu davranarak toplumda ayrışmaya neden olacak söylemlerden kaçınması kadar, tarihsel ve duygusal bağımız olan Türkiye ile ilişkileri zedeleyecek davranışlardan kaçınması da en az o kadar tarihi sorumluluklarıdır. Bu açıdan sayın Akıncı’nın son açıklamaları gerek dış ilişkilerimiz gerekse ülke içindeki toplumsal huzurumuz açısından son derece talihsiz olmuştur.

Hiçbir devlet kendi topraklarını komşusu olan bir başka devletin güvenliğini tehlikeye atacak şekilde kullanamaz ya da bu şekilde terör örgütleri tarafından kullanılmasına müsaade edemez buna hakkı yoktur. Her devletin toprak bütünlüğünü tehlikeye sokan bu tür eylemlere karşı kendi güvenliği ve toprak bütünlüğü bağlamında kararlı adımlar atmasından daha doğal bir şey olamaz. Uluslararası ilişkileri ve diplomasiyi biraz olsun dikkate alan herkes bugün Türkiye’nin atmakta olduğu bu adımların ne anlama geldiğini ve neden gayet haklı olduğunu rahatlıkla görebilir.

Biz bu ülkenin ve Halkın Meclis’ten güvenoyu almış Hükümeti olarak teröre karşı mücadelesinde ve bu bölgedeki güvenlik risklerine karşı ortaya koyduğu kararlı tutumda Türkiye’nin yanındayız ve bundan sonra da yanında olacağız.”