İngiltere Çevre, Gıda ve Tarım Bakanı George Eustice, ülkesi ve Fransa arasındaki balıkçılık sorununa ilişkin ülke basınına yaptığı açıklamada, Fransa tarafından yapılan yorumların "tamamen orantısız ve kabul edilemez" olduğunu bildirdi.


Fransa'nın önerilerinin, sınırlarda işleri zorlaştırdığının altını çizen Eustice, "Bu sadece kendileriyle yaptığımız ticaret ve iş birliği anlaşmasının değil aynı zamanda Avrupa Birliği (AB) hukukunun da açık ihlalidir." değerlendirmesinde bulundu.


Bakan Eustice, Fransa'nın kışkırtıcı bir dil kullandığını ve tehditlerine son vermesi gerektiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: "Ne yapacağımızı bilmiyoruz, (Fransız yetkililer) bu önlemleri (İngiltere'ye karşı misilleme) en erken salı gününe kadar getirmeyeceklerini söyledi, ne yapacaklarını göreceğiz. Fakat bu önlemleri alırlarsa, biz de aynı oyunu oynarız ve orantılı şekilde yanıt verme kabiliyetimizi açıkça saklı tutarız."


"İNGİLİZ HÜKÜMETİ GÜÇ DİLİNDEN ANLIYOR"

Fransa'nın AB İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Clement Beaune, devam eden balıkçılık sorununa ilişkin dün yaptığı açıklamada, İngiliz hükümetinin sadece "güç dilinden" anladığını belirtmiş, İngiliz gemilerinin birkaçı dışında, ülkedeki tüm limanlara erişimin mümkün olmayacağını söylemişti.


İngiltere'den gelen veya oraya giden İngiliz tırların ve gemilerin sistematik olarak kontrol edileceğini ifade eden Beaune, gemilerin kontrollerinin dün gece başladığını bildirmişti.


Beaune, bu konuda hoşgörü göstermeyeceklerini aktararak, "Şimdi güç dilini konuşmalıyız çünkü korkarım ki, İngiliz hükümeti sadece bundan anlıyor." ifadesini kullanmıştı.


İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss da Fransa'nın tehditlerinin ardından dün Fransa'nın Londra Büyükelçisi Catherine Colonna'nın Dışişleri Bakanlığına çağırılması talimatı vermişti.


Truss, görüşmede, Fransa'nın, İngiltere ve Manş Adaları'na yönelik hayal kırıklığı yaratan ve orantısız tehditlerini açıklamasının istendiğini belirtmişti.


BALIKÇILIK KRİZİ

AB ve İngiltere arasında 2021'deki balıkçılık kotalarının belirlenmesine yönelik müzakerelerde uzlaşı sağlanabildi ancak özellikle Fransız balıkçılar, belirlenen bölgelerde faaliyet gösteremedi.


İngiltere'ye bağlı Jersey Adası yönetimi, kendi kara sularında avlanmaya devam etmek isteyen Fransız balıkçı teknelerinden, geçmişteki faaliyetlerine dair kanıt sunmalarını istemişti. Bu durum, İngiltere ve Fransa arasında gerilime neden olmuştu.


Fransa, Jersey'in elektriğini kesme tehdidinde bulunmuş, Fransız balıkçılar da Ada'daki limanı ablukaya almıştı.


İngiliz hükümeti, Jersey Adası'na önlem olarak iki donanma gemisi göndermiş, Fransa da bunun ardından misilleme olarak bölgeye iki donanma gemisi gönderme kararı almıştı.


Fransız balıkçıların ablukasının bitmesi üzerine, donanma gemileri karşılıklı geri çağrılmıştı. Fransa, balıkçılık konusunda AB'nin, Birleşik Krallık'a karşı daha katı davranmasını talep ediyor.


Manş Adaları'ndan olan Jersey'nin elektriğinin yüzde 95'i yaklaşık 14 mil uzaklıktaki Fransa tarafından sağlanıyor. Kendine has bir yönetimi olan ve Kraliçe'nin bir temsilcisi bulunan Ada, uluslararası arenada İngiltere tarafından temsil ediliyor.