İngiltere’nin kuzeydoğusundaki, York şehrinde caddelere ‘gates’, kapılara ‘bara’ ve barlara ‘pubs’ denir. Bu farklılık bir yana şehir görülmeye değer kıymetler barındırır. Gotik Katedral’i, Ortaçağ bezeli cadde ve evleri, en uzun isimli en kısa sokağı, yünlü dokuma sanayisindeki merkezi rolü, demiryolu müzesi, Vikingler’i, şekerleme ama özellikle çikolatası ve protestoların simgesi maskeli Guy Fawkes şehri görülmeye değer kılar.

Tüm bunların ötesinde York aslında antik bir Roma şehridir. Önemi ise İstanbul’a da adını veren Roma İmparatorluğu’nun belki de en bilinen imparatoru Büyük Konstantin’in tahta geçtiği şehir olmasından gelir.

Konstantin bugün doğdu…27 Şubat 280 yılında. Büyük sıfatını alan ilk ve yegane Roma imparatorudur. York da Hristiyanlığın tesis edilmeye başlandığı kıymetli ve tarihi dokusunu ziyadesiyle muhafaza eden bir şehirdir.



Konstantin, babası Konstantinus Chlorus ile 305 yılında York’a geldi ama babasının ölümü üzerine burada tahta çıktı. Devamında da Cermen toplulukları üzerine sefere çıktı. 324 yılına gelindiğinde artık en büyük rakibi olan kardeşinin kocası Licinius’u da yenerek imparatorluğun tek hakimi olmuştu.

Roma İmparatorluğu’nun parçalarını tekrardan bir araya getirerek tek güç altında birleştirmesi sürecinde yeni bir başkent oluşturma çabası da vardır: Nea Roma, Contantinopolis, Stinpoli, İstanbul.

Kendisinin Büyük Konstantin olarak anılmasının haklı birçok sebebi vardır; güç kaybeden çok başlı imparatorluğu tek güçte topladı, Milano Fermanı ile İsa’nın Dini’ni serbest bıraktı. Çünkü pek çok Avrupa devletinin İsa’nın Dini’ni benimsemesinde onun etkisi vardır. Ferman ile inanç özgürlüğü getirdi, topladığı konsiller yoluyla yeni dinin esaslarının belirlenmesine öncülük etti.

Konstantin’in inançlı annesinin etkisiyle veya ölüm döşeğinde iman ederek Hristiyanlık dinini benimsediği söylenir. Öyle bile olsa inanç serbestliği onu tek başına büyük yapmaya yetmiştir. Bugün Noel Bayramı olarak kutlanan Hazreti İsa’nın doğum günü kutlaması uygulamasına öncülük etmiştir.



Zeus/Jupiter yerine İsa, Artemis/Diana yerine Meryem Ana geldi ama aslında Konstantin bastırdığı sikkelerde yine de pagan inancının etkisiyle tanrılar gibi betimlendi. Hatta daha sonraki yüzyıllarda dünyaca ünlü ressamların eserlerine de konu oldu…gerek vaftiz sahnesi ve gerekse de kendisine imparatorluk verilmesi sahnesi. Vatikan Müzesi’nde sergilenen Raphael ve öğrencileri tarafından Konstantin’in Vaftiz Sahnesi ve Sidney’e kadar seyahat eden Rubens eserleriyle…

York’ta tahtta çıkan ve batı Hristiyanlığının yolunu açan İmparator Büyük Konstantin 1685 yıl önce Paskalya Yortusu’nun 5. Günü 22 Mayıs 337 yılında vaftiz edilmiş bir imanlı olarak 65 yaşında öldü. Ortodoks inancında aziz mertebesindedir.

Tarihi York şehrini gezerken Kuzey Avrupa’nın en büyük Gotik tarzlı şehir katedralinin hemen önünde tahtında oturan bronz Konstantin heykelini gözden kaçırmamak gerekir. Ayrıca, katedralin etrafında bir tur atarak binaları seyredebilir ve katedralin görkemine şahit olabilirsiniz. Ardından karşısındaki Ortaçağ kaldırımı döşenmiş dar sokaklara girince ahşap kirişli binalar arasında kendinizi epey tarih içinde hissedebilirsiniz. Buraların sadece yaya trafiğine açık olması kendinizi kaybederek yürümenize sebebiyet verecektir. Ortaçağ’da şehir hayatının aktığı bu sokaklarda gezerken ağaca oyulmuş kırmızı renkli şeytanı, Vikinglerin kalıntılarını, en dar ancak şehrin en uzun ismine sahip olan “Whip-ma-whop-ma-gate (ikisi arasında?)” sokağında yürümeyi ihmal etmemek lazımdır. Şehir duvarlarının üzerinden de yürüyebilirsiniz elbette vaktiniz kalırsa.

Eğer çocuklu seyyahlardansanız şahane vakit geçireceğiniz bir yer daha biliyorum. Tarih kokan simgesel lokomotifleriyle Demiryolu Müzesi. Ne de olsa açıldığında dünyanın en büyük tren garıydı ve bugün de dünyanın en büyük tren müzesidir.