Müslümanlar, Hollanda nüfusunun yaklaşık yüzde 6’sını oluşturuyor. Hollanda Müslüman nüfusunu  büyük oranda, Batılı olmayan topluluklar oluşturuyor. Türkler ve Faslılar, Hollanda Müslümanlarının iki büyük grubu. Sürinam, Somali, Afganistan, Irak, İran ve diğer ülke Müslümanları da  küçük gruplar oluyor.
Diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi İslam, Hıristinyanlıktan sonra Hollanda’da da ikinci büyük din. Bu yüzyılın başlarında sık sık dile getirilen anti-İslam tartışmaları, Müslümanları tartışma gündeminde tutmaya devam ediyor. Araştırmalar yapılıyor, yayınlar yapılıyor Müslümanlar hakkında…

Bu çerçevede, Sosyal Kültürel Plan Büro (SCP), geçtiğimiz günlerde Hollanda’daki Müslümanların dindarlığı ile ilgili bir araştırmanın sonuçlarını yayınladı. Araştırmada, Hollanda’da Müslüman kitlenin iki büyük temsilcisi Türkler ve Faslılar öne çıkıyor. Rapora göre, 2006 yılına kıyasla, Türkler ve Faslılar arasında  dindarlaşma artmış. Dindarlaşma; özellikle namaz kılma, kadınların başörtüsü takması, camilerin ziyaret edilmesi, helal -harama dikkat edilmesi ve oruç tutma üzerinden değerlendirilmiş.

Araştırma sonuçlarından örnekler vermeden önce, araştırmanın Hollanda medyasında nasıl yansıltıldığına bir göz atalım. Medyada raporla ilgili dikat çeken bazı başlıklar şöyle:
‘Müslümanlar çoğunlukla Hollanda hakkında olumsuz düşünüyorlar’. ‘Hollanda’daki Müslümanlar, gün geçtikçe dindarlaşıyorlar’.
‘Müslümanlar İslamı öğreti hususunda daha da katılaşıyorlar’. 

Başlıklar, Holanda’da Müslümanları problem olarak takdim ediyor adeta.

Araştırma, Müslümanları, davranışları, görüşleri ve tanımlamalarından hareketle beş gruba ayırmış.
1-Seküler Müslümanlar; inanç çok önemli olmayıp, hemen hemen uygulama yapmayanlar.
2-Kültürel Müslümanlar; inanç önemli, ancak camiye gitme veya ibadet konusunda zayıf olanlar.
3-Selektif Müslümanlar; sosyal ve ritiellere sık sık olmasa da genellikle uyanlar.
4-Dindar Müslümanlar; inanç hayatlarında önemli bir yer tutar, ibadet ederler, yiyecek ve içecekelerine dikkat ederler, camiyi az ziyaret ederler.
5-Katıksız Müslümanlar; ritüellerde (ibadet, camiyi ziyaret) ve kültürde (helal yeme, oruç tutma) aktif olanlar. Bu grup Müslümanların  İslam kurallarına göre yaşamalarını da düşünüyorlar.

Araştırmacıların Müslümanları beş gruba ayrılmasına eleştiren yazar Enis Odacı, twitter hesabından kinayeli bir şekilde ‘acaba SCP kaç çeşit Ateist var? ve Ateistlerin Hollanda hakkında ne düşündüklerini de araştıracak mı?’ sorusunu soruyor.

Sonuçlardan örneklere gelirsek.
Sosyal Kültürel Plan Büro’nun geçen hafta yayınalan araştırma sonucuna göre, kendilerini Müslüman olarak tanımlanyan Faslılar’ın oranı yüzde 94. Bu oran Faslılar’da 2006 ile 2015 arasında fazla değişmemiş. Faslılar’da inanmayanların oranı ise yüzde 5.
Kendilerini Müslüman olarak tanımlayan Türkler’in oranı ise yüzde 86.
2006 yılında bu oran Türkler’de  yüzde 93. Türkler’de inanmayanları oranı ise yüzde 10.

Araştırma sonuçlarına göre, günlük beş vakit namaz kılan Faslılar’ın oranı yüzde 78 iken, bu oran Türkler’de yüzde 33. Türkler’de camiye gidenlerin oranı artarken, her iki gruptan haftalık camiye gidenlerin oranı yüzde 40.

Faslı Müslümanlar’da başörtü takan bayanların oranı yüzde 78.
Bu oran 10 yıl önce yüzde 64 idi. Gençler ve ikinci nesil Faslılar’da da başörtü takma artarken,  Türkler’de böyle bir artış görülmemekte.
Her sekiz Faslı’dan yedisi Ramazan’da oruç tutarken, Türkler’de bu oran yüzde 50 olarak tesbit edilmiş. Müslümanların ezici oranda helal yedikleri gözlemlenmiş.

Araştırma sonuçlarına göre, Hollanda’daki Müslümanların hükümete ve polise güvenleri oldukca düşük. Araştırmacı Willem Huijnk’e göre, Müslümanlar sık sık kendilerini dışlanmış hissediyorlar. Haksız muameleye tabii oldukalarını düşünüyorlar. Hollandalılarla aynı şansa ve imkana sahip olmadıkları görüşündeler. Böylece sosyal kültürel mesafe büyüyor.

Araştırmaya göre, seküler Müslümanlar, Hollanda toplumuna daha olumlu bakıyorlar. Bu grup, daha çok ilerici görüşlere sahip, işleri  nedeniyle Hollandalılar ile daha iyi bağları olan, göreceli olarak dış dünya ile irtibatları olanları kapsıyor. Bunların sayısı az olup, Türk Müslümanlarda yüzde 7, Faslı Müslümanlarda da yüzde 2 oranı oluşturyor.

Evet, sık sık araştırmalar yapan Hollanda Sosyal Kültürel Plan Büro’nun, Hollanda’daki Müslümanlarla ilgili yaptığı araştırma sonuçları böyle. Sonuçların medya yansımasını gördük. Genel anlamda olumsuz bir sunum var. Bilim adamlarının ve tabii ki son zamanlarda moda olan siyasetçilerin de açıklamaları, ilerleyen günlerde gelecektir.
Bunlar önemlidir elbette. Ama esas olan, Müslüman bireylerin ve  Müslüman kurumların bu sonuçları değerlendirmeleridir.

Tüm okurlarımın mübarek Ramazan Bayramını tebrik eder, şahıslarında milletimize ve tüm insanlığa hayırlı olmasını dilerim.