Çanakkale Anma Platformu (ÇAP), 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 105. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

ÇAP Başkanı Servet Hassan tarafından yapılan açıklamada, “Çanakkale Savaşları, etnik köken ve inanç farklılıklarını zenginlik olarak kabul eden Türk milletinin tüm unsurlarının, vatan savunması söz konusu olduğunda tek ruh, tek yürek ve tek bilek olma becerisini göstermesi sayesinde kazanıldı. Çanakkale Deniz ve Kara Savaşları’nda kazanmış olduğumuz zaferler, birlik ve beraberliğimizin en temel eseridir. Çanakkale kahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk “Çanakkale Zaferi,Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebeleri'ni kazandıran bu yüksek ruhtur" demiştir. Türk milleti varoluş sorunu ile karşı karşıya kaldığı her zaman ve durumda gücünü bu ruhtan alır” denildi.

Çanakkale Destanı Bitmez

Kurtuluş Savaşı’nda ve sonrasında Türkiye Cumhuriyeti'ne giden yolda, çok önemli bir kilometre taşı olan Çanakkale Zaferleri'nin tarihte eşine az rastlanan kahramanlık destanlarından biri olduğuna dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Dünyanın en gelişmiş donanmalarına sahip olmaları nedeniyle, galibiyetine kesin gözüyle bakılan ülkeleri, 18 Mart 1915 tarihinde, Çanakkale Boğazı’nda yenilgiye uğratan şanlı ordumuz Çanakkale’de bir destan yazdı. Bu destan, işgalci emperyal güçlere, “Çanakkale Geçilmez!” diyen şehitlerimizin kanıyla ve canıyla yazdığı kutsal bir destandır.

Bugün de kahraman güvenlik güçlerimiz sınır içinde ve sınırlarımızın dışında vatan savunması ve milletimizin güvenliği uğruna şehit ve gazi olmakta, bu kutsal destana her gün yeni sayfalar eklemektedir. Bize bu mukaddes vatanı emanet eden şehitlerimize minnet borçluyuz.

Çanakkale Zaferi'nin 105. yıldönümünde başta Cumhuriyetimizin kurucusu, ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Çanakkale kahramanları olmak üzere tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğilerek şükranlarımızı sunuyoruz. Ruhları şad, mekanları cennet olsun ”

18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Nasıl Kazanıldı?

17 Mart 1915’te Bozcaada’da, Akdeniz orduları başkumandanı General Hamilton’un da katıldığı bir toplantıda görüşülen deniz harekâtı planına göre, bir hafta önce mayınlardan temizlenmiş olan boğazın aşağı kesimlerinde bütün savaş gemileri kullanılarak boğaz zorlanacaktı.

Fakat aynı günün akşamı, Türk donanmasına mensup Nusret mayın gemisinin Karanlık Liman bölgesini mayınlaması deniz harekâtının kaderini değiştirdi.

18 Mart 1915 sabahı boğaza giren ve tabyaları topa tutan İngiliz ve Fransız filoları, Çanakkale Boğazı’nın iki yakasındaki mevzilerden açılan yoğun ateş ve Karanlık Liman’a dökülen mayınların etkisiyle, mevcutlarının yüzde 35’ini kaybedip çekilmek zorunda kaldılar.

Manevralar sırasında mayınlara çarpan İtilâf donanmasının Bouvet, Océan, Irrésistible savaş gemileriyle iki muhrip ve yedi mayın arama gemisi battı, Gaulois ve Inflexible da dahil olmak üzere yedi zırhlı görev yapamayacak duruma geldi.

Bu başarılı savunmayı idare eden Çanakkale müstahkem mevki kumandanı Cevad Paşa (Çobanlı) “18 Mart Kahramanı” ünvanı ile anıldı.

18 Mart bozgunu İtilâf devletlerine, karadan destek almaksızın yalnız deniz kuvvetleriyle boğazın geçilemeyeceğini gösterdiğinden General Hamilton’un emrinde bir çıkarma ordusu hazırlanmaya başlandı.

Avustralya ve Yeni Zelanda askerlerinden oluşan kolordu (Australian and New Zealand Army Corps: ANZAC Kolordusu) Arıburnu’na, İngiliz ve Fransız kuvvetleri de Seddülbahir’e çıkartılacaktı.

Düşman kuvvetlerinin 25 Nisan 1915 sabahında, Gelibolu Yarımadası’na çıkmasıyla başlayan ve sekiz ay süren kara savaşlarında, Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın komutanlığında tüm dünyaya örnek olacak müthiş bir vatan savunması dersi verdi. Komutanlarının, “Ben size saldırmayı emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimizi başka kuvvetler alabilir" sözüyle hareket eden kahraman Mehmetçiklerimiz vatan toprağının bağımsızlığı ve milletinin özgürlüğü uğruna gözünü kırpmadan canını feda edebileceğini dosta ve düşmana gösterdi.