Birleşik Krallık’ı Avrupa Birliği’nden ayırma sürecinin başlangıcı olan 2016 yılındaki referandumdan sonra sterlinin değer kaybetmesiyle keskin bir şekilde yükselmeye başlayan enflasyon üzerindeki Brexit etkileri giderek azalıyor.
Ulusal İstatistik Ofisi tarafından açıklanan resmi verilere göre, Birleşik Krallık’taki tüketici fiyat enflasyonu mart ayında yüzde 2.5’e düşerek, son bir yıl içinde görülen en düşük seviyeye gerilemiş oldu.
Ulusal İstatistik Ofisi, enflasyondaki bu düşüşün en büyük sebebinin, kıyafet ve ayakkabı fiyatlarındaki artışın yavaşlaması olduğunu açıkladı.
Bunun yanında, tüketicilerin haftalık alışveriş masrafları, alkol ve tütün ürünlerindeki fiyat artışlarının da yavaşlaması, enflasyonun beklenilen seviyenin altına düşmesine katkıda bulundu.Ekonomi uzmanları, enflasyonun yüzde 2.7 seviyesinde kalmasını bekliyordu.
2016 yılında gerçekleşen Brexit referandumu sonrasında sterlinin değer kaybetmesiyle, yurt dışından ithal edilen ürünlerin masraflarında artışlar yaşanmıştı ve bu da işletmeler tarafından tüketicilere yansıtılmıştı. Geçen yıl enflasyonun keskin bir şekilde yükselmesine neden olan bu etkinin azalmaya başladığı belirtiliyor.
Bunun yanında, maaş artışları da enflasyonun düşmesiyle birlikte aileler üzerindeki baskıların azalmasını sağladı. Açıklanan son verilere göre, Birleşik Krallık genelinde görülen maaş artışları şubat ayında yüzde 2.8 seviyesinde oldu.
Veriler, maaşların enflasyondan daha hızlı yükseldiğini gösteriyor ve bu, geçen yıl finansal açıdan zor bir dönem geçiren ailelere yardımcı olabilir.
Enflasyondaki düşüşün devam ederek, fiyat artışları nedeniyle oluşan baskıları yıl boyunca azaltabileceği belirtiliyor.
Bazı uzmanlar, enflasyon oranının, İngiltere Merkez Bankası’nın hedefi olan yüzde 2 seviyesine inebileceğini düşünüyor.
Scotiabank ekonomisti Alan Clarke, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Tüketici fiyat enflasyonunun yıl sonuna kadar yüzde 2 seviyesinin altına inmesini bekliyoruz. Bunun tüketici harcamalarını arttıracağına ve ekonomik büyüme açısından iyi olacağına inanıyoruz.”
Enflasyonda görülen düşüş ayrıca, İngiltere Merkez Bankası’nın üzerindeki faizleri yükseltme baskısını da azalttı.
Merkez Bankası, enflasyon oranının 2021 yılına kadar yüzde 2 seviyesinin üzerinde kalacağını tahmin ettiği için faizleri kademeli şekilde yükseltmeyi düşünüyordu.
Ancak şu an enflasyon Banka’nın tahminlerinden daha hızlı bir şekilde düşüyor.
Banka’nın şubat ayında açıkladığı tahmini veriler, enflasyon oranının ancak bu yılın ikinci yarısında yüzde 2.5 seviyesine düşebileceğini gösteriyordu.
Ekonomi uzmanları, enflasyondaki düşüşe rağmen İngiltere Merkez Bankası’nın mayıs ayında faizleri yükseltmesini bekliyor.
HSBC’den Elizabeth Martins’in konuyla ilgili açıklamaları şu şekilde: “İngiltere Merkez Bankası’nın mayıs ayında faizleri yükseltme ihtimalinin halen yüksek olduğunu düşünüyoruz. Buna rağmen, Banka büyüme tahminlerini yükseltmezse, muhtemelen enflasyon tahminlerini düşürmek zorunda kalacak.”
Martins ayrıca, HSBC’nin gelecek iki seneyi kapsayan tahminlerine göre, mayıs ayından sonra başka faiz artışı olmayacağını söyledi.