Birleşik Krallık Başbakanı Boris Johnson, cuma günü popülist Polonya Başbakanı'nı onun başparmağını tutarak selamlayıp şaşkınlığa yol açtı.

Olaya tanıklık eden bir Downing Sokağı fotoğrafçısı, bu selamlamayı "çok tuhaf" olarak nitelendirdi.

Mateusz Morawiecki, Downing Sokağı'nı ülkesi doğu sınırındaki göçmen kriziyle boğuşurken ziyaret etti.

Johnson sağcı popülist lidere Birleşik Krallık’ın, sınırlarında "bir göçmen krizini kışkırtmaya çalışanlara" karşı Polonya'yla "omuz omuza" duracağını söyledi.

Öte yandan fotoğrafçılar iki liderin fotoğrafını çekerken, Johnson mevkidaşının başparmağını tuttu, Polonya Başbakanı'nın da kafası karışmış gibi göründü.

Steve Back, sosyal medya paylaşımında, "Britanya Başbakanı Boris Johnson, Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki'yi Downing Caddesi'nde selamlıyor ve onun başparmağını tutuyor !!!! Çok tuhaf" dedi.

İkilinin görüşmesine dair elektronik ortamdaki metne göre Johnson, Morawiecki'ye şunları söyledi:

“Bunun önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Bizi ziyaret ettiğiniz, 10 Numara'ya (BK Başbakanlık Konutu ve Ofisi -ed.n.) ve Londra'ya geldiğiniz için size çok ama çok minnettarız. Çünkü bu, ilişkimize ve örneğin Polonya sınırlarında bir göçmen krizini kışkırtmaya çalışanlara karşı Polonya'yla omuz omuza durmaya dair bağlılığımızı da yeniden teyit edebileceğimiz bir an.”

Morawiecki, "Artık etrafımızda işler çığırından çıkmaya başlıyor" dedi.

Polonya'nın komşusu Belarus'un otoriter hükümeti, Ortadoğu'dan gelen sığınmacıları ve göçmenleri otobüsle taşıyıp, onları Polonya sınırını geçmeye teşvik etmekle suçlanmıştı.

Bu yaklaşım "hibrit savaş" olarak adlandırılmış ve ortaya atılan iddialar arasında bunun Avrupa Birliği'ni istikrarsızlaştırmaya yönelik olduğu söylenmişti.

Johnson'la Morawiecki'nin görüşmesi, Birleşik Krallık’ın binlerce kişinin kıyılarına gelmesiyle boğuşurken gerçekleşti. Çatışma ve zulümden kaçan birçok kişi, sığınma talebinde bulunmak için küçük teknelerle Manş Denizi'ni geçiyor.

Avrupa Komisyonu ve insan hakları grupları, Polonya hükümetini yargı sisteminin işleme şekline yönelik değişikliklere giderek hukukun üstünlüğünü baltalamakla suçlamıştı.

(Independent)