EKONOMİ

Derviş Türk ekonomisini övdü

2001 krizinde Türkiye’nin kurtuluş reçetesini yazan Kemal Derviş, ekonominin çok yol aldığını belirterek, “Bu dinamizm önümüzdeki 10 yılda da devam ederse Türkiye, Cumhuriyet’in 100. yılında dünyanın en ileri ülkeleri arasına girecek” dedi.

 

Türkiye’de 2001’de yaşanan ekonomik kriz döneminde Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevini üstlenen ve halen Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcısı Sabancı Üniversitesi Danışma Kurulu üyesi Kemal Derviş, Türkiye ekonomisine övgüler yağdırdı. Derviş, “Bu dinamizm devam ederse Türkiye, hakikaten son 10 yılda katettiği mesafeden daha fazlasını da önümüzdeki 10 yılda katedebilir ve belki uzun bir mücadele, uzun bir yoldan sonra Cumhuriyet’in de kuruluşunun 100’üncü yılında umut edildiği gibi dünyanın en ileri ülkeler ailesine katılabilir. Türkiye, gelecek vadediyor” açıklaması yaptı.

 

Türkiye’nin 10 yıldır iyi bir mesafe kat ettiğini belirten Derviş, milli gelirin büyük ölçüde arttığını ifade etti. Kemal Derviş, “Ama dünyadaki olumsuz gelişmelerden de ayrı kalamıyoruz. Nitekim 2009’da dünya resesyona girdiğinde biz de etkilendik doğal olarak. Küresel dünyada özellikle ihracat açısından dış dünyayla iç içe olan herhangi bir ekonominin dünyadaki olaylardan etkilenmemesi mümkün değil” şeklinde konuştu.

 

Kriz, Türkiye’yi etkileyebilir

 

Türk ekonomisini değerlendiren Derviş, şunları kaydetti:

“Dünyada bir kere şu anda hakikaten çok ciddi sorunlar var. Hem Amerika’daki bütçe görüşmelerinin kilitlenmesi, eski zengin ülkelerdeki borç-harç, Avrupa’da, Japonya’da, Amerika’da, siyasi karar mekanizmalarının büyük ölçüde işlememesi, karar verilememesi durumuna gelmeleri Avrupa ve Amerika için ciddi sorunlar yarattı. Tabii Euro Bölgesi’ndeki sorun daha özel, kendine özgü bir sorun.

 

Siyasi birliktelik olmadan parasal birlikteliğin etkin bir şekilde çalışması çok zor. Bu bakımdan Avrupa bir karar aşamasına geldi. Euro Bölgesi’nde ortak bir maliye politikalarının geliştirilmesi lazım ya da para birimi çok büyük sorunlar yaşayacak. Bu ortamda birçok diğer gelişmekte olan ülkeler, özellikle Asya ülkeleri gibi, Türkiye’nin hızlı büyümeye devam edebilmesi çok sevindirici. Türkiye çok dinamik bir topluma sahip. Hem özel girişim hem çalışan vatandaşlar gerçekten çok büyük bir çaba gösteriyor. Ama herkesin de dediği gibi tamamen bu dünyadaki olumsuz ortamdan ayrı kalmak da mümkün değil. Mutlaka dünyadaki ekonomik sorunlar Türkiye’ye de yansıyacaktır önümüzdeki aylarda. Bu yansımayı asgariye indirgemek gerekiyor.”

 

Cari açık uyarısı

 

Cari açık uyarısı da yapan Kemal Derviş, “Her zaman birçok uzmanın da tekrarladığı gibi, geçenlerde Nobel ödülü alan Joseph Stiglitz’in de dediği gibi cari açık Türkiye için bir kırılganlık teşkil ediyor. Yüzde 4, yüzde 5’lik cari açık taşınabilir bir cari açık. Hatta dış sermayenin bir ölçüde Türkiye’ye gelmesi sevindiricidir. Fakat yüzde 8, yüzde 9, yüzde 10 civarında olan cari açık biraz fazla yüksek. Onun için ne yapıp yapıp cari açığı indirmek gerekiyor. Sanıyorum herkes bunun farkında” diye konuştu.

“Cari açık için daha uzun vadeli yapısal reformlar gerekiyor” diyen Derviş, şöyle devam etti:

 

“Avrupa’nın ne olacağını kestirmek zor. Şu anda her kafadan bir ses çıkıyor. Eğer Avrupa bu sorunlarını bir ölçüde çözebilirse Türkiye de rahatlar ama Avrupa’daki sorunlar daha ciddi boyutlara ulaşırsa o zaman tabii bizi etkilememesi mümkün değil.”