‘Vicdan’ diyen Mustafa Akıncısiyasi kariyerini tamamladı.

‘Gelecek’ diyen Ersin Tatar kazandı…

***

KKTC beşinci Cumhurbaşkanını Kıbrıs sorunu ekseninde seçtik ise eğer “sağduyu” galip geldi…

Çünkü Mustafa Akıncı’yı hem denemiş, tatmış hem de nice şikâyetle “öğrenmiştik”.

Kıbrıs sorunundan bağımsız -Türkiye ile ilişkiler düzleminde- ve kutuplaşma dürtüsü ile seçtik ise sadece, o halde başlayacak olan “rejim ithali” tartışmaları ile “kaos” da gelmiş olabilir

Herkes içten içe biliyor ki bu sorunun yanıtını zaman gösterecek

Siyasi aktörler ve toplumun katmanlarını temsil edenler buna yön verecek

Yüzde 10’luk katılım artışının tayin ettiği sonuçların hayırlı olmasını, elbette, sağduyunun hâkim olmasını dileriz.

**

Türkiye ile ilişkilerin en önemli kısmı elbette ekonomi

Bunu da temin eden hükümetler…

KKTC’de “imzasına sadık olmamakla” sabıkalı Sağ iktidarların bu “imzaları” yine ciddiye almaması konforu bakımından yeni cumhurbaşkanı muhakkak “kolaylık” olacaktır.

Böylece fiilen yürürlüğe girdiği anlaşılan ‘cep harçlığı formülü’ yerleşecektir.

**

Önümüzde siyaseten hükümet meselesi, başbakanlık didişmesi ile Ulusal Birlik Partisi (UBP) içindeki Genel Başkanlık dengeleri var

Seçimin iki kazananından biri olan Tufan Erhürman önümüzdeki süreçte genel seçim olsa da olmasa da tayin edici olacaktır.

Geniş tabanlı bir hükümet formülü mü bulunacak yoksa kasaba siyasetine devam edip, ekonominin durumunu umursamayıp seçime mi gidilecek, anlayacağız…

Seçimin sonuç oranları ile geride kalan bir ay gösteriyor ki Türkiye gibi bizde de toplum karpuz gibi ikiye bölünmüş durumda…

Dileriz bu sürmez.

Yoksa zincirleme kaos aktörleri dilediklerini yaparlar.

Kıbrıs sorunu, derken içeride parçalanmak kimseye fayda getirmez.

Bir sağduyu sınavını atlatan Kıbrıslı Türkler, önümüzdeki sağ duyu sınavlarını da atlatabilecek mi belli olacak…

**

Yeteri kadar kırıp döktük…

Gerek içeriden, gerek dışarıdan

Bu kırıp dökmeler devam edecek mi?

Yoksa yeni bir sayfa açıp, kırıkları ve döküntüleri toplayacak miyiz?

Kim ve nasıl sorusu başka bir yazının konusu…

Yani bütün mesele;

Denizi geçtik ama derede ne yapacağız!...

(kibrispostası.com'dan)