Hayatın semboller üzerine kurulduğu bu coğrafyada bayrağın ne anlama geldiğini, hepimiz çok iyi biliyoruz

Yol kesiyor, yardım gelmesin diye köprü havaya uçuruyor, sivil-asker ayrımı yapmadan her yere saldırıyor…
Dün yine Beytüşşebap’ta uzun namlulu silahlarla saldırdı PKK.
Ölümüne…
Gencecik 10 asker şehit oldu.
AFP’ye göre çatışmada 20 PKK’lı öldürüldü.
Ama durmadı, alan hâkimiyeti sağladığını ispat etmek için dün çatışma bölgesinde bazı tepelere bayrak dikti.
PKK dikti, asker indirdi.

Aynı saatlerde benzer bir bayrak krizi de Beytüşşebap’ta yaşandı.
Allah’tan askerler sağduyulu davrandı.
Çatışmada öldürülen PKK’lıları almaya gelenlerin askeri araçlara astıkları sarı, kırmızı, yeşil renkli bayrağa asker-sivil çatışmasına yol açmamak için 10 dakika kadar dokunmamış güvenlik görevlileri.
Her şey bir oyun gibi!
Ama değil…
Hayatın semboller üzerine kurulduğu bu coğrafyada bayrağın ne anlama geldiğini, hepimiz çok iyi biliyoruz.

Bu topraklarda kutsaldır bayrak.
Kandan beslenir!
Uğruna canlar feda edilir…
Oysa Amerikan Anayasası’nda bırakın bayrağın kutsallaştırılmasını ‘bayrak yakma’ hakkı var.
Yanlış duymadınız.
Amerikan Anayasası’na göre bayrak yakmak bir hak.
Bu yüzden yıllar önce Kıbrıs’ta Türk bayrağını indirmeye çalışan bir Rum’u vurunca Türk askeri Amerikan Dışişleri “Bir bez parçası için bir insanın öldürülmüş olmasını anlayamıyoruz” açıklaması yapmıştı.
Türk Dışişleri Amerikalıları Amerikalılar da Türkiye’yi anlamakta epey güçlük çekmişti.

Elbette her devlet bayrağına sembolik anlamlar atfeder.
Bu coğrafyada bayrağa ‘bez parçası’ demek bile ölüm sebebi olabilir.
Bayrak şeklinde kıyafet giyen mankenler hakkında soruşturmalar açılır.
Bu yüzden Beytüşşebap’ta askerler sivil vatandaşın bayrak krizi yüzünden karşı karşıya gelmemiş olması büyük bir şans.
PKK sadece devletin değil toplumun da sinir uçlarıyla oynamak için elinden gelen her şeyi yapıyor.
Maalesef bir süre daha yapmaya devam edecek.
Çünkü amacı belli:
Muhatap alınmak.
Silah zoruyla devleti yeniden masaya oturtmak…
Bu gerçekleşene kadar ölmeye ve öldürmeye devam edecek.
Bayrak da, alan hâkimiyeti iddiası da bahane…
Amaç; Öcalan’a uygulanan tecridin kaldırılması ve özerklik temelinde müzakerelerin başlaması.
Başlar mı?
Görünür vadede çok zor…
Öylesine fasit bir daire ki bu…
Kim kıracak?

(Radikal gazetesinden alınmıştır)