Ayna Nöronlar

“Temel ile Dursun yan yana oturup konuşurken, Temel elindeki aynaya uzun uzun bakıp Dursun’a ‘Ya Dursun ben aynadaku ha bu uşağı tanurum ama, çıkartamıyrum!’ der. Dursun aynayı eline alıp, ‘A be uşağum tabi tanırsun, ha bu benimdur da’..”

Bende Temel gibi, günlük olarak değişen ruh hallerime tanık olup, aynaya bakıp soruyorum; ‘Bu kim acaba?’

İçinden geçtiğimiz bu sıra dışı günlerde sizin ruh halleriniz nasıl?

Yaşlısı ve genciyle, zengini ve fakiriyle, kraliçesi ve çöpçüsüyle, başbakanı ve süpermarket çalışanı ile hepimiz terim itibariyle ‘Aynı Gemi’deyiz... Fakat hepimizin kişisel durumları farklı; bundan ötürüde uğraştığımız ve üstesinden gelmemiz gereken problemler vede, içinden geçtiğimiz sınavlar çok çeşitli.

Dikkat etmeyip, sakınmayıp sürekli kötü haber dinlediysem, sürekli ölüm haberlerini okuduysam ve ekonomi üstüne kötü yorumlarda bulunan birisiyle konuştuysam, birden beynimde alarm çanları çalmaya başlıyor. Tabiki vücudumda da stresin yarattığı bütün fizyolojik, nörokimyasal, ve hormonal dengelerde aniden yerinden fırlayıp depresiv ve endişe dolu hissiyatları bana yaşatıyorlar.

Gazetelerden takip ettiğimiz ve, çevremizden tanık olduğumuz gibi, toplum içinde birlik olup, tutunacak bir dalı olan kişiler, aileler ve guruplar bu içinden geçtiğimiz dönemleri daha bir metanet ile deneyimliyorlar..

Birlik içinde olmak ne demek? Bu, bana göre, çevrende seni seven ve destekleyen insanların olması demek! Tutunacağın bir dalının olması ne demek? Bence bu, hayatındaki sağlık, ilişkiler, kariyer, para, ruhani gelişim ve iyilik gibi değişik kompartımanların sağlıklı ve dengeli olması demek! Bu hayat kompartımanlarımızdaki arızalarımız, kör noktalarımız ve ayak sürçtüğümüz konular şimdi gelip bizi yakalıyorlar... Çocuklarımız, eşimiz ve daha büyük ailemiz ile ilişkilerimizi şimdiye kadar toparlayamadıysak, ev içinde onlarla burun buruna her dakika birlikte kalmak zorluyor şimdi bizi..Sağduyulu olup bir kenera bir kaç kuruş atmadıysak şimdi zorlanıyoruz..

Evet , lütfen, şimdi derin bir nefes alıp, bir kahve ya da çay yudumlamayı düşünme vakti tekrar...

Elimizde olan yada olmayan nedenlerden dolayı hayatımızı şimdiye kadar toparlayamadıysak, şimdi bunu yapmanın tam zamanı... Hiç bir şey için geç değil... Hayat ‘Dur, nefes al ve düşün!’ düğmesine bizler için bastı. Şimdi bizim sıramız. Hayatımızın kompartmanlarına, ve içimize dönüp, bir bakmak ve incelemek vakti... Gerekiyorsa bize problem yaratan ‘sindirilmemiş’ duyguları anlamak, ve çare aramak zamanı...

Ayna nöronlardan niçin bahsettim? Ayna nöronlar 1990’lı yıllarda İtalyan bilim adamları tarafından keşfedilen bir sınıf nöron. Başkalarına bakarken, onların hareketlerini seyrederken, aktifleşen bu nöronlar, karşımızdaki kişiyi imite edebilmemize, onun hislerini hissedebilmemize ve onlar ile davranışlarımızı eşleştirebilmemize yarıyor. Ayna nöronların pek çok fonksiyonuda bilim adamları tarafından, daha henüz tam olarak anlaşılabilmiş değil.

Stephen Hawking tarafından psikolojinin Einstein’ı olarak nitelendirilmiş olan Dr V.S. Ramachandran’a göre, ayna nöronların keşfi çok sözü edilmemesine rağmen, son dönemlerin en önemli keşfi.

Peki siz ve ben için ayna nöronlar ne yapıyor?

Çevremize gösterdiğimiz her yudum sevgi ve saygı, en ufak iyilik çabası kırıntıları, bütün herşeye rağmen metanet ile yüzümüzde taşımaya özen gösterdiğimiz gülümseme... bunların hepsi çevremize ayna oluyor. Bizde neyi çevremizde daha fazla gördüysek ister istemez onu aynalamaya başlıyoruz. Ayrıca, kontrolü ve liderliği elimize alıp, çevremize ne gibi davranışlar gösterirsekte ayna olarak çevremize örnek olmaya başlıyoruz..

Yani şimdi benim için tüm günümü pijamalarım içinde geçirmek yok... artık bütün gün kötü haberler seyretmek yok (herşey dozunda!)... artık tüm gün kaygılanmak yok..

Şimdi yaratıcı fikirler ile nasıl çevremize küçükte olsa faydalı ve güzel dokunuşlar yapabiliriz? Hayat kompartımanlarımıza, dolayısıyla da kendimize şevkat ile nasıl sahip çıkabiliriz, bunları düşünüp, üretimde kalarak çevremize güzel değerler aynalayama vakti..

Şimdi yine derin bir nefes almak ve[TK1] , çay/kahvemizden bir yudum almak zamanı…

Birlik, huzur ve destek kaynaklarınız bol olsun… Sorularınız ve paylaşımlarınız olursa bana tuba@sifahouse.co.uk mail adresinden ulaşabilirsiniz. Yardımcı olabilmekten mutluluk duyarım. Bir sonraki güzel buluşmamıza kadar sağlıcakla ve esenlikle kalın…

Tuba Karacalar Mandel

www.sifahouse.co.uk