Burada bir eleştiri, bir kınama, bir ayıplama, eskilerin tabiriyle bir “istihfaf” yok.

Durumu anlamaya çalışıyorum.

Medya, bidayetinden beri bir “şey”in, bir “oluş”un, bir ideolojinin, bir iktidar programının yahut bir muhalefet anlayışının yanında ve yakınında olmuştur.

Bir şeyin yandaşı olmak, bizde ayıplanır.

Daha doğrusu, yandaşı olunan şey bir muhalefet programıysa, bu son derece doğal karşılanır da, işin içine “iktidar” girdiğinde durum değişir; o zaman, yanında durduğunuz “şey”le birlikte yargılanır, ölümlerden ölüm beğenmek zorunda bırakılırsınız.

Mesela, CHP’yi destekleyebilirsiniz, bu size itibar da kazandırabilir ama iktidar partisine meylettiğinizde, yani bir “iktidar programını” desteklediğinizde “dünyanın en aşağılık yaratığı” olursunuz...

Neyse, uzatmadan konuya gireyim:

Konumuz, Taraf gazetesi...

Bu gazete, uzun süre “hükümet yandaşı” diye anıldı ve epey haksızlığa uğradı.

Başyazar Ahmet Altan’ın “özel Tayyip Erdoğan eleştirilerini” dışarıda tutacak olursak, Taraf gazetesi, evet, “AK Parti’yle paralel hareket ediyormuş gibi”yapıyordu ama koşulsuz bir angajman içinde değildi.

Dün bir internet sitesinde, Taraf’ın, niçin hükümet yandaşı sayılmayacağına ilişkin bir değerlendirme okudum.

İlginç geldi, sizinle de paylaşayım dedim...

Buyrun:

Taraf gazetesi son günlerde tam anlamıyla bir “eksen kayması” yaşıyor. Kuruluşundan Şubat 2011’deki MİT krizine kadar AKP’ye koşulsuz destek veren, partinin seçim zaferini “Halk Yönetime El Koydu” manşetiyle duyuran Taraf’ın MİT krizinden sonra AKP ile arası yavaş yavaş açıldı. Cemaatin hükümetle yaşadığı krizin Taraf’ın tavrı ile ilgisi var mı bilinmez. Ancak gazete son günlerde AKP’yi eleştiren bir çizgiye gelmekle kalmadı, kuruluşundan beri “statükocu, Ergenekon zihniyetli, Baasçı, tutucu” diye eleştirdiği CHP’ye yaklaştı.

Geçtiğimiz hafta Taraf gazetesi, CHP’nin ve onun icraatlarının en çok yer aldığı gazete oldu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu bir haftada iki kez, önce Andrew Finkel’e ardından Lale Kemal’e mülakat verdi.

Taraf’ın gündeme taşıdığı İstanbul Emniyet Terörle Mücadeleden Sorumlu Müdür Yardımcısı Sedat Selim Ay’ın görevden alınması başta olmak üzere CHP’li vekillerin açıklamalarına, önergelerine geniş yer veren gazete, CHP’ye ilişkin haberlerinde dilini de değiştirdi.

Daha önce CHP’ye yönelik iğneleyici bir dil kullanan gazete, CHP kurultayını bile “CHP’de Eski Yeni Sentezi” başlığıyla verdi. CHP’nin ikinci adamı olması neredeyse kesinleşen Adnan Keskin’in isimdaşı Taraf muhabiri Adnan Keskin CHP kaynaklı birçok özel habere imza attı.

Bir dönem AKP’yi eleştirmeyi bile “Ergenekon”la eşleştiren Taraf’ın iktidara karşı eleştirel tavrı, CHP’ye yönelik övgüleri öyle bir noktaya geldi ki, bir Taraf yazarı ilk kez CHP’ye oy vereceğini açıkladı.

Üstelik bu isim yıllardır Hürriyet’te CHP’ye karşı ağır yazılar yazdıktan sonra Taraf’a transfer olan Hadi Uluengin. 60’ından sonra hayatında ilk kez CHP’ye oy vereceğini ilan eden Uluengin’in tavrı diğer yazarlara sıçrayacakmış gibi görünüyor.

(....)

Değerlendirme bu kadar...

Uluengin’in tavrı diğer yazarlara sıçrar mı bilmem ama Taraf’ın son zamanlarda CHP’yi desteklediği, “7 Şubat krizinin” faillerine toz kondurmadığı vakıa.

Ben bunun bir “eksen kayması” olduğunu düşünmüyorum.

Belki “Taraf eksenini buldu” yahut “Taraf eksenini arıyor” denebilir.

(Star gazetesinden alınmıştır)