Hem her ağzınızı açtığınızda "Kürt siyasal hareketi" diyeceksiniz, hem de Kürtlerin bu harekete tavır koymasını isteyeceksiniz...

Neymiş efendim, BDP milletvekilleri Şemdinli yolu üzerinde PKK'lılarla sarmaş dolaş olmuş.

İyi de PKK'ya "Kürt silahlı örgütü", eylemlerine de "Kürt şiddeti" diyen siz değil misiniz?

Kürtlerden ne yapmasını bekliyorsunuz?

"Kürt silahlı örgütü"nün militanlarıyla "Kürt siyasal hareketi"nin milletvekilleri kucaklaştı diye isyan etmesini mi?

Ne mi demek istiyorum?

Baştan beri her fırsatta dediğimi; nasıl algılarsanız öyle tanımlar, nasıl tanımlarsanız öyle çözüm önerileri ararsınız.

Kürtlerin ontolojik haklarının gasp edilmesinin davacısı olmayı "Kürt siyasal hareketi" tesmiye ederseniz, Kürtlerin içinde yer alması gereken "hareketi" de ihsas ediyorsunuz demektir.

Zira izzet sahibi her insan, hakkının-hukukunun gasp edilmesine karşı tavır alır.

PKK'yı BDP'yle bir tutar, BDP'ye de "Kürt partisi" derseniz, bütün bir Kürtleri PKK'ya yazıyorsunuz demektir.

Siz bu kafada olduktan sonra PKK da fırsatı kaçırmaz, AK Parti'ye oy veren Kürtleri ihanetle suçlar.

Ne diyebilirsiniz ki; PKK'ya "Kürtlerin silahlı örgütü" diyen siz değil misiniz?

"Kürtlerin silahlı örgütü", Kürtlerin, "Kürt siyasal hareketi"nin dışındaki partilere oy vermemesini istiyor, şaşılacak ne var bunda?!

Mahut tanımlamalarınızla, BDP'ye oy vermeyen milyonlarca Kürt'ü nasıl zor durumda bıraktığınızın farkında mısınız?

Varlığını "Kürt sorunu"nu çözmeye adadığı iddiasındaki "Kürt partisi"ne oy vermemelerinin bir izahı olmalı değil mi?

Yoksa bunlar Türklerin cici Kürtleri mi?

Bazen de öyle tasnifler yapıyorsunuz ki, Kürt'ten neyi kastettiğinizi anlayana aşk olsun.

Ekopolitik bir sınıf mı, mezhep mi, yoksa yeni bir din mi?

Mesela, Irak'ın Sünniler, Şiiler ve Kürtler şeklinde üç parçaya ayrıldığını söylüyorsunuz.

Şimdilerde de Suriye ekseninde aynı tasnifi yapıyor; Kürtler, Sünniler ve Aleviler diyorsunuz. (Nusayriler yerine Aleviler demenizin özel bir maksadı yoktur inşallah.)

Bunlar nasıl tasniflerdir hey kurban olduğum Allah.

Etnisiteler ne zamandan beri mezheplerle aynı kategoride değerlendirilmeye başlandı?

Hayır yani, Kürtlerin belirli bir mezhebi yok mu?

Bununla da kalmıyor, "Dindarlar ve Kürtler" başlıklı makaleler döşeniyorsunuz.

O vakit sormuştum yine sorayım: "Dindar Kürtleri" nereye koyuyorsunuz? Din başka Kürtler başkaysa, "Müslümanlar ve Kürtler" de diyecek misiniz?

Kimi zaman da "İslamcılar Kürtler için yürüdü" serlevhalı haberler yayımlamayı ihmal etmiyorsunuz.

O vakit sormuştum yine sorayım: "Kürtler de İslamcılar için yürüdü" şeklinde haberler de yapacak mısınız?

Kim olursa olsun, ne olursa olsun, hangi duyarlık içinden kendini ifade ediyor, kimliğini neyin üzerinden açıklıyorsa öyle de "tanımlanır" demeyin sakın.

Madem öyle...

BDP'ye "Kürt siyasi hareketi" diyorsunuz da MHP'ye neden "Türk siyasi hareketi" demiyorsunuz?

BDP Kürt kimliğini öne çıkarıyorsa MHP de Türk kimliğini öne çıkarıyor işte.

MHP'ye "Türk sağı" veya "Türk milliyetçisi" diyorsunuz da, BDP'ye neden "Kürt solu" veya "Kürt milliyetçisi" demiyorsunuz?

NOT: Dünkü yazımın son cümlesi (gazetemizin internet sayfalarında yer aldığı gibi) "Askeri çözüm sürecinden de nihayetinde 'Neo - vesayet rejimi'nden başka bir şey neşet etmez." şeklindeydi. Ne ki Yeni Şafak'ın dünkü nüshasında bu son cümlenin, "Askeri çözüm sürecinden de nihayetinde 'Neo –" kadarı yayımlanmış, devamı sanırım teknik bir hatadan ötürü yayımlanmamış. Neyse, sağlık olsun.

(Yeni Şafak)