Tokat'ın Erbaa ilçesinde yetişen ve çoğunlukla Avrupa ülkelerine ihraç edilen üzüm yaprağına talebin giderek artması, bölgedeki üzüm bağlarının da artmasına neden oldu. Erbaa Ziraat Odası Başkanı Köksal: "Geçen yıl 16 bin dönüm alandan bu yıl 17 bin dönüm alana çıktık. 5 yıl önce yaklaşık 12 bin dönüm üzüm ekim alanımız vardı. Her sene yaklaşık bir dönüm artıyor"

Tokat'ın Erbaa ilçesinde yetişen ve çoğunlukla Avrupa ülkelerine ihraç edilen üzüm yaprağına talebin her geçen gün artması bölge çiftçisini yeni bağlar kurmaya yönlendirdi.

Türk mutfağının zenginliklerinden yaprak sarmasının esas malzemesi üzüm yaprağı, maharetli ellerde pirinçle, bulgurla, kıymayla, etle birbiriyle yarışan lezzetlere dönüşürken, kullanılan yaprağın kalitesi de ön plana çıkıyor.

İnce olması, damarlarının kalın olmaması ve kolay pişmesi dolayısıyla lezzet düşkünlerinin özellikle tercih ettiği Tokat yaprağına talep ise gün geçtikçe artıyor.

Yetiştirdikleri üzüm yapraklarını çoğunlukla Avrupa'ya ihraç eden Erbaa ilçesindeki bağcılar, bu ülkelerden gelen talebin sürekli artması nedeniyle üzüm bağlarını büyütmeye, yeni bağlar oluşturmaya başladı.

Erbaa Ziraat Odası Başkanı Arif Köksa, ilçedeki çiftçilerin en önemli gelir kaynağının asma yaprağı olduğunu söyledi.

İç tüketimin yanı sıra son yıllarda özellikle Avrupa'ya ihracatlarının arttığını ifade eden Köksal, "Erbaa yaprağını özellikle Almanya, Belçika, Hollanda, Fransa ve Avusturya'ya ihraç ettik. Avrupa'ya 2016 yılında 500 ton yaprak ihracatımız var. İnşallah bu sene bin ton yaprak ihracatı yapmayı planlıyoruz." dedi.

İyi gelir getirdiği için çiftçilerin üzüm yaprağına yöneldiğini anlatan Köksal, üzüm bağlarının giderek arttığını bildirdi.

Geçen yıl ilçede 16 bin dönüm alanda yaklaşık 6 bin 500 ton asma yaprağı üretildiğini belirten Köksal, bu üretim karşılığında 42 milyon lira gelir sağlandığını dile getirdi. Köksal, şöyle devam etti:

"Bölgede üzüm bağlarının alanı genişliyor. Geçen yıl 16 bin dönüm alandan bu yıl 17 bin dönüm alana çıktık. Talep arttıkça bölgede üzüm bağları da artıyor. 5 yıl önce yaklaşık 12 bin dönüm üzüm ekim alanımız vardı. Her sene yaklaşık bir dönüm artıyor. Bununla birlikte rekoltemiz de artıyor. İnşallah yaprağımıza coğrafi işaret de aldığımızda çok iyi olacak. Herkes 'Erbaa yaprağı' diye ürün satamayacak."

Köksal, bağlarda üretilen üzümlerin de meyve suyu fabrikalarına satıldığını kaydetti.

''ASMA YAPRAĞI 'YEŞİL PETROL' DİYORUM''

Bölgeden üzüm yaprağı ihraç eden Emin Temiz de çocukluğundan beri ailesiyle bağcılık yaptığını, 1998 yılından itibaren de asma yaprağı ticaretiyle uğraştığını söyledi.

Talep artınca 2003 yılında toptancılık yapmaya başladığını anlatan Temiz, "Bir abimiz Almanya'ya dönerken yaprak götürdü. Eşi arada tanıdıklarına dağıtmış. Böyle böyle özellikleAvrupa'da yaşayan Türkler yaprağımıza rağbet göstermeye başladı. Yaprakları vakumlayarak ihraç ediyoruz." dedi.

Kapasite artıracaklarını belirten Temiz, "Erbaa'dan Hollanda, Belçika, Almanya, Fransa, Avusturya, İngiltere ve İsviçre'ye gönderiyoruz. Toplam 20 ülkeye ihracatımız var. Üretimin artması gerekiyor. Ekonomiye 3,6 milyon lira katkı sağlıyoruz. Çiftçilerle konuşurken bu yaprak 'yeşil petrol' diyorum, 'üretiminizi artırın.' diyorum." ifadesini kullandı.

Temiz, çiftçiye destek verilmesi halinde üzüm yaprağı üretiminin daha da artacağını söyledi.