İtalya’nın 77 mil açığında sadece 28 umut yolcusunun kurtarılabildiği ve 800 civarında göçmene ise mezar olduğu sanılan teknenin batmasına ilişkin soruşturma tamamlandı.

Savcılık, cesetlerin çıkarılmasının soruşturmaya bir katkısı olmayacağına ayrıca operasyonun yüklü maliyetinin de karşılanamayacağına kanaat getirdi. Soruşturmanın bu şekilde gecikeceğini de gerekçe gösteren Savcılık, batığın bulunduğu yerde kalmasına hükmetti.

Savcılıktan yapılan açıklamada “Eğer insani bakımdan hükümet batığı çıkarma operasyonunu yapmak isterse yapar, ancak Katanya’da ne bu mali yükü kaldırabiliriz ne de soruşturmanın gecikmesini göze alabiliriz” denildi.

Bu şekilde kazada tam olarak kaç mültecinin öldüğü ve 200’e yakın kadın ve çocuğun 22 metrelik teknenin ambarında kilitlenmiş olduğu iddiaları da açığa kavuşamayacak. Savcılık bu konuda, trajik kazadan kurtulan mültecilerin ifadelerinin yeterli olduğunu savundu.

Başbakan Renzi söz vermişti

İtalya Başbakanı Matteo Renzi ise, söz konusu batığa ilişkin geçen hafta yaptığı açıklamada, “Özgürlüğü ararken ölen insanların cesetlerini ve o batığı oradan çıkarmak için her şeyi yapacağız” diye söz vermişti.

Aileler cenazelerini bekliyor

Öte yandan, aileleri de talihsiz yakınlarının cenazelerini almak istiyor. İtalyan basınında yer alan haberlere göre, Nijer, Gambiya, Mali, Ghana, Eritre ve Somali gibi ülkelerden her gün onlarca kişi bunun için İtalyan Kızılhaç’ını arıyor.

Savcılığın bu beklenmedik kararı, yardım kuruluşlarının da tepkisine neden oldu.

İtalya’daki Uluslararası Göç Konseyi’nin Sözcüsü Christopher Hein, batığın çıkarılmama kararını inanılmaz bulduklarını söyleyerek, aile üyelerinin cesetleri teşhis etmesi gerektiğini ve cenazelerini gömme hakkına sahip olduklarını belirtti. Hein, savcılığa çok öfkeli olduklarını da ifade etti.

Kazanın ardından, mülteci kılığında İtalya’ya girmeye çalışan teknenin Tunuslu kaptanı ve yardımcısı ‘taksirle toplu cinayet‘ suçlamasıyla  tutuklanmıştı.