Türkiye'de, ortaya çıkana kadar gözle görülemeyen, elle tutulamayan baş döndürücü bir gelişme var.

 

2023'de dünyanın ilk 10 ülkesi içine girilmenin hedeflendiği stratejinin beraberinde sürüklediği ve şaha kaldırdığı bir gelişme...

 

Türkiye'nin, içinde yaşandığı vakit pek fark edilmeyen ama dıştan bakınca çok iyi görülebilen bu atağı ve muhteşem gelişme neredeyse her alanda yaşanıyor.

 

Tıp alanında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı önümüzdeki yıllarda her tür ilaç, aşı, biyomalzeme, tıbbi tanı kiti ve medikal ekipmanların yüzde yüz olarak Türkiye'de üretilmesi projesini başlattı. Buna ilaveten de Ekonomi Koordinasyon Kuruluna sunulacak  "İlaç Sektörü Stratejisi belgesi" ile de "Yeni Molekül Geliştirme Merkezi" oluşturulması çalışması sürüyor.

 

Özetle bu yapılanlarla, sağlık alanında yerli projelerle birlikte "Katma Değeri Yüksek" ürünler geliştirilmesinin önü açıldı.

 

Tıp ve İlaç alanındaki bu sofistike gelişmeye paralel olarak, makine ve savunma sanayi ise tam bir atak içinde girdi.

 

Basit gibi gözüken tramvay imalatı ise Bursa'da başladı. Tasarımından yazılımına kadar Türk Mühendislerinin ürünü olan "İpek Böceği" adlı tramvay gürültüsüz çalışıyor, hava kirliliğine yol açmıyor. Yani tam bir çevreci. Dünya standartlarında üretilmiş olan bu tramvayların  "Üretim Belgeleri" de ilkbaharda alındı.

 

Getirisi ne oldu bunun? Hem kaynakların yurt dışına çıkışı durdu, hem de İtalya'nın hızlı trenlerinin gövdesini yapan Alstom şirketi, söz konusu trenlerin ana gövdelerini Türkiye'den almaya başladı.

 

Sırada Çıkarma gemisi "Babayiğit", yeni tip denizaltı, Milli Muharebe Tankı "Altay",  çok amaçlı Helikopter "Atak" ve Ulaştırma Uçağı A400M var.

 

Milli Muharebe Gemisi "Milgem" , Güdümlü Füzeler, Zırhlı Araçlar, Sahil Güvenlik Botları, karakol gemileri,  Gece görüş ve Hedef Sistemleri, Elektronik Harp Test ve Eğitim Sistemleri, Yazılım Tabanlı (Kriptolu veya kriptosuz) Telsizler, Atış Kontrol Sistemleri, Uçak Simulatörleri, Hava Savunma sistemleri, Topçu Roketleri ve Obüsler ise artık dünya standartlarında imal ediliyor ve birçok ülkeye satılıyor.

 

Milgem'in kardeşi "Çıkarma Gemisi Babayiğit"in imalatı yakında başlayacak.

Babayiğit'in Havuzu bulunmakta ve 27 amfibi zırhlı hücum aracı, 4 çıkarma aracı, 2 araç ve Personel Çıkarma aracı ile birlikte imal edilecek. Babayiğit'te bunlara ilaveten tamamen Türk tasarımı ve yapısı Top Atış Kontrol Sistemi, Yakın Savunma Sistemi ve Makineli Tüfek Platformu bulunacak. Tüm bunlar kendine özgü bir tasarım. Babayiğit suya indikten sonra da kendisindekilere ilaveten 90 civarında da zırhlı araç taşıyacak.

 

Milli Gemi ve Milli Tank'dan sonra "Milli Muharebe Uçağı" olarak da Türk Mühedislerinin tasarımı olan Jet Savaş Uçağı ise yolda. Bu uçağın alt yapısını İnsansız Hava Aracı "Anka" ile eğitim uçağı "Hürkuş" oluşturdu. Uçağın savaş gücünü oluşturacak "Yazılımı" tamamen Milli. Hiç kimse veya da ülke uzaktan kumanda ile uçağımızı "Kör, Sağır ve Aptal Uçak" statüsüne sokamayacak.

 

Milli Muhabere Uçağı, yüksek hızına, etkili vuruş gücüne, üstün manevra yeteneğine ve uzun menziline ilaveten Türk Mühendislerinin Milgem'de kullandıkları teknoloji ile de radarlarda tamamen görünmez olacaklar. Tasarım, prototip üretimi, yoğun uçuş ve dayanıklılık denemelerinden sonra ilk uçuş 2023'de olacak.

 

Türk olarak gurur duyulacak, muhteşem bir düşünce, girişim, plan ve hedefler bunlar. Dünya üzerinde saygınlığı olan bir ülkenin vatandaşı olmak gerçekten de büyük bir ayrıcalık...