Danışmanlar veya anketler ne derse desin siyasilerin buluşup muhabbet etmesinin çok büyük toplumsal karşılığı olduğuna inanıyorum.

Geçtiğimiz haftanın gündeminde en çok üç ölüm haberi konuşuldu. Önce bütün dünyada ortak gündem olan Apple’in kurucusu Steve Jobs’un ölüm haberi geldi.

Ardından Habertürk’ün fotoğrafını manşetten verdiği, kocası tarafından vahşice katledilen bir annenin ölüm haberi.

Ve en son olarak da Başbakanımızın muhtereme validesi Tenzile Hanım’ın vefat haberi.

Jobs’un ölümü üzerine, hem dünya basınında hem de bizim medyamızda özellikle “beyaz Türkler” çok ayrıntılı haberler, anılar ve taziyeler kaleme aldı.  Gerçi Jobs’un ölümü, tüm dünyada herkesi üzüntüye boğdu.

Çünkü Anadolu’nun ücra bir kasabasında internet kafede bilgisayar kullanan bir çocuktan tutun da fildişi kulelerinde oturanlara veya Afrika’ya kadar herkesin ölümüne üzüldüğü Jobs, ekonomik, etnik ve sosyal sınıf farkı gözetmeksizin herkes için faydalı bir iş yapmıştı.

Jobs’u, bu üzüntünün “öznesi” haline getiren şey ise teknolojiyi adeta anonimleştirmesiydi. 

Gündemi sarsan diğer bir ölüm de Habertürk Gazetesi’nin manşetten verdiği bıçaklanarak öldürülen kadının haberiydi.

Sürmanşetten  verilen o fotoğraf gerçekten çok sarsıcıydı.  O fotoğrafı,  “Şiddetin pornografisi” olarak adlandıran da, kadına şiddet sorununa dikkat çektiği için yayınlanmasına destek verenler de oldu. Ama herşey bir yana öldürülen bir kadının-annenin dramı bütün insanların vicdanını sızlattı..

Diğer bir ölüm haberi ise Başbakanımızın annesi Tenzile Erdoğan’ın vefatıydı. Başbakan’ın annesiyle diyaloğu, annesine karşı özeni, sevgisi hep konuşuldu. Fatih Camii’ndeki cenaze namazı esnasında Başbakan olarak değil, ciğeri yanan bir evlat olarak Tayyip Erdoğan’ın annesine akıttığı gözyaşları hepimizin yüreğini burktu.

Hatta o gün içimden şöyle geçirmiştim: “Bugün annesini aramayan, ziyaret etmeyen kalacak mı acaba?” Ki ben de hemen aradım annemi.

Herşeye rağmen haftanın en güzel ve umut verici görüntüsü ise meydanlarda birbirlerine karşı oldukça sert sözler sarfeden iki liderin buluşma sahnesiydi.

Başbakan’a, taziye ziyaretinde bulunan CHP lideri  Kılıçdaroğlu’nun, Başbakan Erdoğan’la yan yana ellerini semaya kaldırıp merhume için dua etmesi, Başbakan’la sohbet ederek acısına ortak olması,  Başbakan’ın da Kılıçdaroğlu’nu arabasına kadar uğurlayıp “Allah razı olsun” diyerek arkasından el sallaması çok anlamlıydı.

 Danışmanlar veya anketler ne derse desin siyasilerin buluşup muhabbet etmesinin çok büyük toplumsal karşılığı olduğuna inanıyorum.

Tamam siyasetin doğası gereği iktidar da, muhalefet de, polemik  de olacak ama Türkiye’de muhalefetin sadece “tepkiselliğe” indirgendiği bir anlayış var. 

Bu anlayış yerini “muhabbet”e terkettikçe, tüm gerilimlerin de azaldığına tanık olacağız.

Başbakanımızın annesi Tenzile Hanım’a  Allah’tan rahmet, Başbakanımıza, ailesine  ve yakınlarına sabır diliyorum.