ANKARA - Ülkücü Hareketin Lideri Başbuğ Alparslan Türkeş vefatının 23. yılında rahmetle anılıyor.

Türk siyasi tarihinin önemli isimlerinden Türkeş, Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesinin Yukarı Köşkerli köyünde yaşayan Koyunoğlu ailesinin bir toprak meselesi yüzünden giriştiği kavga sonucu, Sultan Abdülaziz'in fermanıyla Kıbrıs'a sürgün edilmesi nedeniyle 25 Kasım 1917'de, Koyunoğlu soyuna mensup Tuzlalı Ahmet Hamdi Bey ve eşi Fatma Zehra Hanım'ın oğulları "Ali Arslan" olarak Lefkoşa'da doğdu.

İlkokul ve rüştiye yıllarında Hüsnü Bey, Selahattin Bey, Mehmet Asim Bey, Ragıp Tüzün Bey, Turgut Bey, Osman Zeki Bey ve Faiz Kaymak gibi Türklük ve Türkçülük şuuruyla bilenmiş hocalardan feyz alan Türkeş'in adı Osman Zeki Bey tarafından "Sultan Alparslan'a denk bir yiğit Türk ol" diyerek, "Alparslan" olarak değiştirildi.

Ailesiyle 1933 yılında İstanbul'a yerleşen Türkeş, Kuleli Askeri Lisesi'ne kaydoldu. 1936'da Kuleli Askeri Lisesi'ni pekiyi derece ile asteğmen olarak bitiren Türkeş'in, Ankara ve Harp Akademisi yılları başladı. Türkeş, 1938'de genç bir teğmen olarak Harbiye'den mezun oldu.

Türkeş, 1944 yılında "Muzaffer Şükriye" ile evlendi. Bu evlilikten Ayzit, Umay, Selcen, Sevenbige (Çağrı) ve Yıldırım Tuğrul adlı çocukları olan Türkeş, 1974'te eşini kaybetti.

Daha sonra, Seval Hanım ile ikinci evliliğini yapan Türkeş'in, Ayyüce ve Ahmet Kutalmış adlı iki çocuğu daha oldu.

1944'te üsteğmen rütbesindeyken Nihal Atsız ve Nejdet Sançar ile "Irkçılık-Turancılık" davasından yargılanan Türkeş, 9 ay 10 gün Tophane Askeri Hapishanesi'nde kaldı. 1945'te Askeri Yargıtay kararıyla tahliye edilen Türkeş, 1947'de beraat etti.

Türkeş, 1947'de 15 Türk subayıyla birlikte ABD Kara Harp Akademisi ve Piyade Okulu'nda iki yıl eğitim gördü. 1951'de kurmaylık sınavını kazanan Türkeş, 1955'de Harp Akademisi'nden Kurmay Binbaşı olarak mezun oldu.

Daha sonra, dış görev için açılan sınavı kazanarak ABD Pentagon'da NATO Türk Temsil Heyeti üyeliğine atanan Türkeş, bu arada ekonomi eğitimi de gördü.

1957'de Türkiye'ye dönen Türkeş, 1959'da Almanya'ya Atom ve Nükleer Okulu'na gönderildi. Alparslan Türkeş, bu okulu başarıyla bitirmesinin ardından Kurmay Albay oldu.

- 27 Mayıs darbesi

27 Mayıs 1960'da Milli Birlik Komitesinin ülke yönetimine el koyduğunu açıklayan bildiriyi radyodan okuyan Türkeş, ihtilal hükümetinde Başbakanlık Müsteşarlığı görevini üstlendi. Türkeş, bu vazifesi sırasında Devlet Planlama Teşkilatı, Devlet İstatistik Enstitüsü ve Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü gibi kurum ve kuruluşları kurdu.

Milli Birlik Komitesi arasında ortaya çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle, 13 Kasım 1960'da Türkeş ve "ondörtler" olarak bilinen arkadaşları emekliye sevk edilerek tasfiyeleri sağlandı. Bu gruptakiler zorla evlerinden alınıp yurt dışında görevlendirilmek suretiyle sürgün de edildi. Türkeş ise Türkiye'nin Hindistan Büyükelçiliği Müşaviri sıfatıyla sürgüne gönderildi.

1963 yılında yurda dönen Türkeş, dava arkadaşlarıyla birlikte kadro oluşturup partileşmek amacıyla "Huzur ve Yükseliş Derneği"ni kurdu.

Kısa bir süre sonra Talat Aydemir'in giriştiği darbe teşebbüsüne karıştığı iddiasıyla tutuklanan ve Mamak Askeri Cezaevi'nde 4 ay hücre hapsinde yatan Türkeş, ardından yargılandı ve beraat etti.

- CKMP Genel Başkanlığı'na seçildi

Türkeş, 1965'de Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisine (CKMP) katıldı ve partinin Büyük Kurultayı'nda Genel Başkanlığa seçildi. Türkeş, aynı yıl yapılan genel seçimlerde de Ankara milletvekili oldu.

1969 CKMP'nin adı Milliyetçi Hareket Partisi, amblemi de üç hilal olarak değiştirilirken, Türkeş o yıl yapılan genel seçimlerde ise Adana milletvekili olarak seçildi.

Türkeş, ilki 31 Mart 1975 -13 Haziran 1977 yılları, ikincisi de 1 Ağustos - 31 Aralık 1977 tarihlerinde Süleyman Demirel Başkanlığında kurulan koalisyon hükümetlerinde MHP Genel Başkanı olarak, Başbakan Yardımcılığı ve Devlet Bakanlığı yaptı.

Türkiye'de 1968 yılından itibaren Marksist ve komünist gençlik hareketlerinin üniversitelerde yer almaya başlaması ile Türkeş, toplanan çok az sayıdaki gence verdiği seminerlerle Türk toplumculuğu ve milliyetçiliğini anlattı. Kısa zamanda çoğalan ve örgütlenen gençler "Dokuz Işık" etrafında toplandı.

- 12 Eylül askeri darbesi

12 Eylül 1980'de gerçekleşen askeri darbeden 3 gün sonra teslim olan Türkeş, önce Uzunada'da daha sonra da Ankara Askeri Dil Okulu'nda ve hastalandığı dönemde de Mevki Hastanesi'nde 4,5 yıl hapis yattı. Bu süreçte Türkeş ve 218 ülkücünün idamı istendi. Türkeş, 9 Nisan 1985'de tahliye oldu ve beraat etti.

Türkeş, 1987'de siyaset yapma yasağının kalkmasının ardından Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) olağanüstü kongresinde partinin Genel Başkanı oldu. Türkeş, 1991 yılındaki genel seçimlerde MÇP'nin RP ve IDP ile yaptığı seçim ittifakı neticesinde Yozgat milletvekili seçildi.

1992'de 12 Eylül'ün kapattığı partilerin tekrar açılabilmesine ilişkin değişikliğin ardından MHP'nin son kurultay delegeleri, MHP'nin isim ve amblemini MÇP'nin kullanabilmesine karar verdi. Bu çerçevede 1992'de yapılan MÇP'nin 4. Olağanüstü Kurultayı'nda partinin adı MHP, amblemi üç hilal olarak değiştirildi.

Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997'de geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.

- Koronavirüs nedeniyle anma toplantısı iptal edildi

Türkeş'in ölümünün 23. yılı nedeniyle yapılacak anma toplantısı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele kapsamında iptal edildi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, "Koronavirüsle mücadele kapsamında, sosyal mesafenin korunması lüzumu dikkate alınarak, MHP Genel Merkezi ve il teşkilatlarımızca Başbuğ Alparslan Türkeş'in ölüm yıl dönümü dolayısıyla 4 Nisan'da düzenlenmesi planlanan anma programları iptal edilmiştir." ifadelerine yer vermişti.

Önceki yıllarda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve ülkücüler, Türkeş'i, mezarı başında anarken, bu sene MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin yayınlayacağı yazılı mesajla anma yapılacak.

BAHÇELİ'DEN, TÜRKEŞ'İN VEFATININ 23. YILI DOLAYISIYLA ANMA MESAJI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP'nin kurucu Genel Başkanı Alparslan Türkeş'in ilkelerine, ülkülerine ve ülkesine meftun bir dava insanı olduğunu belirtti.

Bahçeli, Alparslan Türkeş'in vefatının 23. yılı dolayısıyla anma mesajı yayımladı.

Mesajına, "Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey'i rahmetle, minnetle, şükranla anıyoruz." ifadeleriyle başlayan Bahçeli, bugüne kadar her 4 Nisan günü Türkeş'in, kabri başında Fatihalarla yadedildiğini hatırlattı.

Koronavirüs salgını nedeniyle bu yılki manevi görevlerini yerine getirememenin derin üzüntüsünü yaşadıklarını belirten Bahçeli, insanlığın tehdit düzeyi çok yüksek, aynı zamanda da görünmeyen bir felaketle kesintisiz ve kıyasıya boğuştuğunu vurguladı. Bahçeli, şöyle devam etti:

"Dünya ayaktadır, alarm zilleri her ülkede çalmaktadır. Kovid-19 hastalığı bulaşıcı özelliğinden dolayı tehlike saçmakta, kıtalara, ülkelere, insan bedenlerine sıçrayıp sirayet etmektedir. Ülkemizde alınan tedbirler muhtevasında, sosyal izolasyon ile sosyal mesafenin tesis ve temini maksadıyla toplumsal akışkanlık en az düzeye çekilmiştir."

Bahçeli, koronavirüs nedeniyle Türkeş'in anıt mezarında partililerle bir araya gelmenin doğurabileceği risk ve muhtemel sağlık sorunlarını bertaraf etmek amacıyla anma programının iptal edildiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Ancak merhum Türkeş Bey'i her fırsatta hayırla ve hürmetle anmak, Fatihalarımızla hatırlamak hepimiz için manevi bir vecibedir. Türkeş Bey, şartlara ve olaylara körü körüne boyun eğmeyen dirayet ve şahsiyet timsaliydi. Sahip olduğu meziyetlerle, savunduğu değerlerle siyaset ve devlet hayatımızda müstesna bir yer tutmuştu. Her şeyden önce bir dava insanı; ilkelerine, ülkülerine ve ülkesine meftun bir mücadele şuuruydu."

- "Türkiye'nin en zorlu dönemlerinde doğru tarafta durdu"

Türkeş'in, Türkiye'nin en zorlu dönemlerinde tarihin doğru tarafında duran, milli ve manevi emanetleri rehber edinen, taviz ve teslimiyete kapalı duran fıtratı haiz bir isim olduğunu vurgulayan Bahçeli, "Tıpkı bugünlerde benzerlerine şahit olduğumuz üzere yaşarken kuyusunu kazanlar, siyasi cambazlık yapanlar, arkadan konuşanlar, fitne imal edenler, vefatından sonra gecikmeyle de olsa hakkını teslim etmişler, değerini anlayıp anlatmaya başlamışlardır." ifadelerini kullandı.

Merhum Türkeş'in yaktığı meşalenin sönmeyeceğini, yaptığı zamanlar üstü çağrısının asla silinmeyeceğini belirten Bahçeli, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Milliyetçi Hareket Partisi bugün dünden daha güçlü, daha gelişmiştir. Bu ilerleyiş ve serpilme hali aynı zamanda kutlu mazimizin bereketi, fedakar gazilerimizin ve şehitlerimizin marifetidir. Fikriyatımız ve siyasi mücadelemiz aziz milletimizde ve mazlum gönüllerde hamd olsun karşılık bulmuştur. Ne mutlu bizlere ki partimizin kurulduğu 1969'dan itibaren elde ettiğimiz birikim ve tecrübeler bugünlerde, geleceğin Türk asırlarının inşa ve ihya müjdesi haline gelmiştir."

- Koronavirüsle mücadelede sabır ve sağduyu çağrısı

Bahçeli, mesajında yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadelede gelinen noktaya da değindi.

"İnancım ve ümidim odur ki Türkiye'miz maruz kaldığı Kovid-19 salgınına birlik ve beraberlik ruhuyla direnecek, Allah'ın izniyle geçmişten çok daha mamur, müreffeh ve muzaffer bir hale nihayetinde ulaşacaktır." diyen Bahçeli, korkuya prim verilmeden, telaşa müsaade edilmeden, sabırla bu zor günlerin aşılacağını vurguladı.

Bahçeli, bu süreçte devlet-millet dayanışmasına en üst düzeyde destek vermenin herkes açısından milli bir sorumluluk olduğunu belirterek şunları ifade etti:

"Bu sorumluluğumuza bağlı kaldığımız müddetçe, fert fert umutlarımızı diri tuttuğumuz sürece hiçbir musibetin tesiri mücadelemize engel çıkaramayacak, milli varlığımıza zarar veremeyecektir. Aziz milletim metin ve müsterih olsun, Türk devleti muvaffakiyetle her güçlüğün üstesinden gelmeye muktedirdir. Nitekim kalplerimizdeki yeri, gönlümüzdeki zirvesi hiç değişmeyecek olan merhum Başbuğumuzun duruşu da buydu, gayesi ve gayreti de bu şekildeydi."

Bahçeli, mesajının sonunda "Vefatının 23'üncü yıl dönümünde merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş'e, vatan ve ülkü şehitlerimize Allah’tan rahmetler diliyorum. Mekanları cennet, ruhları şad olsun diyorum." ifadesine yer verdi.

***

Manşet Fotoğrafı;  2 Mayıs 1993'de partisinin düzenlediği "Karabağ, Bosna- Hersek Milli Bütünlük Mitingi'