Paul Auster kimdir?


Paul Auster, Başbakan Erdoğan’ın açıklamasının ardından yazılı açıklama yaptı:
“Başbakan, İsrail hakkında ne düşünürse düşünsün ifade özgürlüğü var ve hapiste gazeteci yok. (Paul Auster) Türkiye’de yaklaşık 100 yazar hapiste. (Paul Auster) Her ülkenin kusuru var ama iyileştirme için hapis tehdidi olmadan herkes konuşabilmeli. (Paul Auster) Bu kutsal bir haktır.”


Paul Auster, 1947 yılında ABD'nin New Jersey kentinde doğdu. (Paul Auster) Columbia Üniversitesi'nde İngiliz, Fransız ve İtalyan edebiyatı üzerine eğitim alan, 1971-1974 yılları arasında Fransa'da yaşayan ve geleneksel kitap konularının dışına yüksek bir başarıyla çıkıp,yaratıcılığın sınırlarını genişletebilmiş olan Auster'in başlıca yapıtları arasında New York Üçlemesi, Yalnızlığın Keşfi, Yanılsamalar Kitabı, Kırmızı Defter, Leviathan, Kehanet Gecesi, Duman,Görünmeyen, Yükseklik Korkusu, Yazı Odasında Yolculuklar, Karanlıktaki Adam bulunuyor. (Paul Auster) Auster'in yazarlığa ilk başladığı yıllardaki sıkıntılı günlerinde Paul Benjamin imzasıyla yayınladığı bir de polisiye romanı vardır. (Paul Auster) Bu roman yazarın otobiyografik romanı 'Cebi Delik' in eki olarak yayınlanmıştır. (Paul Auster) Can Yayınları tarafından Seçkin Selvi' nin çevirisiyle 'Köşeye Kıstırmak' adı ile 2000 yılında Türkçeye kazandırılmıştır.


2006 yılında İspanya'nın saygın ödüllerinden olan Asturias Ödülü'nü edebiyat dalında Paul Auster kazandı. (Paul Auster) 26'ncısı düzenlenen “Asturias Prensi” ödüllerinde, aralarında Orhan Pamuk 'un da yer aldığı 18 ülkeden 26 yazar edebiyat dalında aday gösterilmişti.


Yazarın Duman (Smoke) ve Surat Mosmor (Blue in the Face) isimli senaryoları ünlü yönetmen Wayne Wang tarafından filme çekilmiştir. (Paul Auster) Daha sonra Lulu On The Bridge ( Lulu Köprüde) İsimli kitabını da kendisi filme çekmiş, hem senarist hem de yönetmen olarak yapıtın tüm aşamalarında bulunmuştur. (Paul Auster) Film hakkında yaptığı bir söyleşide kendi yazma biçimi üzerine konuşurken Peter Brook'un bir röportajından alıntı yaparak işlerinde mitlerin uzaklığıyla gündelik yaşamın sadeliğini kaynaştırmaya çalıştığını söylemiştir.


Paul Auster, Hürriyet’te yayımlanan röportajında şunları söylemişti: “Hapiste yatan yazar ve gazeteciler yüzünden Türkiye’ye gelmeyi reddediyorum! Kaç kişi oldu? 100’ü geçti mi? Biz demokratlar Bush’lardan kurtulduk. (Paul Auster) Bir savaş suçlusu olarak yargılanması gereken Cheney’den kurtulduk. (Paul Auster) Neler oluyor Türkiye’de! En çok endişelendiğim ülke. (Paul Auster) Demokrat yasaları olmayan ülkelere gitmiyorum davet alsam da. (Paul Auster) Aynı sebeple Çin’den gelen davetleri de geri çeviriyorum. (Paul Auster) Bu hükümetleri protesto ediyorum.”

 
'YAHU SEN NE CAHİL ADAMSIN'

Buna karşılık da Başbakan Erdoğan dünkü konuşmasında şu ifadeleri kullandı: ‘Hapiste yatan yazar ve gazeteciler yüzünden Türkiye’ye gelmeyi reddediyorum. (Paul Auster) Aynı sebeple Çin’den gelen davetleri de geri çeviriyorum. (Paul Auster) Bu hükümetleri protesto ediyorum’ diyor. (Paul Auster) Hah, biz sana çok muhtaçtık. (Paul Auster) Niye gelmedin? Aman gel, ne olur gel. (Paul Auster) Gelsen ne olur gelmesen ne olur. (Paul Auster) Türkiye irtifa mı kaybeder? CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da Türkiye’ye Fransız bu yazarın ifadelerine sahip çıkıyor. (Paul Auster) ‘Onun gördüğünü bazıları görmüyor’ diyor.
 

Tam anlamıyla tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. (Paul Auster) Güya, kendince Türk hükümetini protesto eden bu yazar, en son 2010 yılında, İsrail’de Uluslararası Yazarlar Konferansı’na katılmış. (Paul Auster) Güya İsrail demokrat bir ülke, laik bir ülke. (Paul Auster) İfade özgürlüğünün, insan hak ve hürriyetlerinin sınırsız olduğu bir ülke. (Paul Auster) Yahu sen ne cahil bir adamsın! İsrail’e sen nasıl laik bir ülke dersin? İsrail tam bir din devletidir.
 

Daha bunu öğrenememiş bu adam. (Paul Auster) Nasıl demokrat bir ülke dersin? Bizdeki Bu yıl mayıs ayında, İsrail’deki Uluslararası Yazarlar Konferansı’na da artık Paul Auster ile Sayın Kılıçdaroğlu birlikte giderler, birlikte orada poz verirler.
 

'İSRAİL'DE TUTUKLU GAZETECİ YOK'
 

Paul Auster ise, Milliyet’e yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi: “Başbakan İsrail’le ilgili ne düşünürse düşünsün, gerçek şu ki orada düşünce özgürlüğü var ve ne yazarlar ne de gazeteciler hapiste. (Paul Auster) Uluslararası PEN’den gelen rakamlara göre, Türkiye’de yaklaşık olarak 100 yazar hapiste. (Paul Auster) Davası dünyanın dört bir yanındaki PEN merkezleri tarafından yakından takip edilen Ragıp Zarakolu gibi bağımsız yayıncılardan bahsetmiyorum bile!

 
“Bütün ülkeler kusurludur ve sayısız problemle sarılmıştır sayın Başbakan. (Paul Auster) Bu ülkelere sizin Türkiyeniz ve benim Amerikam da dahildir. (Paul Auster) Ama benim bu konuda değişmez görüşüm şudur: Ülkelerimizdeki, bütün ülkelerdeki yaşam şartlarını iyileştirmek için hapis korkusu ve sansür olmadan konuşma ve yayınlama özgürlüğü, bütün kadınlar ve bütün erkekler için kutsal bir haktır.”


-Paul Auster'ın açıklaması-


Kılıçdaroğlu, Amerikalı yazar Paul Auster'ın ''Tutuklu gazeteciler olduğu için Türkiye'ye gelmeyeceği'' yönündeki açıklaması üzerine Başbakan Erdoğan'ın ''Gelsen ne olur, gelmesen ne olur'' dediğinin hatırlatılması üzerine, şunları söyledi:


''Sayın Başbakana önerim, Sayın Auster'ı da gazetesinden etsin. (Paul Auster) Sayın Mehmet Altan'ın başına geleni diğeri için de yapabilir. (Paul Auster) Tahammül edemiyor. (Paul Auster) Bir gazeteci, 'Türkiye'de bu kadar tutuklu gazeteci varsa ben gelmem' diyor. (Paul Auster) Protesto ediyor. (Paul Auster) Boşuna yapmıyor bunu. (Paul Auster) 'Ben, Çin'e de gitmem' diyor. (Paul Auster) Demokrasi askıda buralarda. (Paul Auster) Özgürlükler, insan hakları askıda.''


Auster'ın, İsrail'e gittiği hatırlatılınca, Kılıçdaroğlu, ''İsrail'de tutuklu gazeteci sayısı kaç? Başbakan, önce onu öğrensin. (Paul Auster) Tahammül edecek eleştiriye. (Paul Auster) Daha çok yazar-çizer Türkiye'ye gelmeyebilir böyle giderse... (Paul Auster) Batıdaki sesler gittikçe artıyor, Türkiye'de demokrasi sorgulanıyor artık. (Paul Auster) 'Hibrid demokrasi' deniyor buna. (Paul Auster) 'Melez demokrasi' deniyor, buna. (Paul Auster) Niye densin? Biz, melez demokrasiye layık bir ülke miyiz?'' dedi. (Paul Auster)
Kılıçdaroğlu, kabul ederse Auster'ı Türkiye'ye davet edeceğini söyledi. (Paul Auster)


-''Erdoğan, 15 yıllık geçmişi ile hesaplaşabiliyor mu?''-


Kemal Kılıçdaroğlu, ''Bugünün anlayışıyla geçmişe baktığımızda hepimizin yadırgadığı birçok tatsız uygulamalar var tarihte. (Paul Auster) Dersim, İstiklal Mahkemeleri, Nazım Hikmet'e çektirilenler var. (Paul Auster) Sizin partiniz, tüm bunlarla ilgili yaklaşım ortaya koyamıyor. (Paul Auster) Bu konuda CHP olarak neden yepyeni bir söylem, bakış açısı geliştiremiyorsunuz?'' sorusu üzerine, CHP'nin hiçbir zaman geçmişini inkar etmediğini, geçmişinden gurur duyduğunu belirtti. (Paul Auster)
CHP'nin Türkiye'ye çok partili demokrasiyi, kadınlara seçme ve seçilme hakkını getirdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:


''Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 15 yıllık geçmişi ile hesaplaşabiliyor mu? 'Milli Görüş gömleğini çıkardım' diyor mu, demiyor mu? Kendi geçmişini inkar ediyor. (Paul Auster) Biz, bütün tarihimizle her zaman şeref duyarız. (Paul Auster) Eksiğimiz varsa, 'eksiğimiz var' deriz ama kendisi 15-20 yıllık tarihiyle bile yüzleşemiyor. (Paul Auster) Kendi tarihiyle, özgeçmişiyle yüzleşemeyen bir insan, Türkiye Cumhuriyeti tarihiyle nasıl yüzleşebilir. (Paul Auster) İkiyüzlü politika güdüyor.''


-''Yeni tüzükte onur kurulu oluşturacağız''-


''İmam hatip liselilerin önündeki katsayı sorunu kaldırıldı. (Paul Auster) Sizin partinizden milletvekilleri Danıştaya iptal için başvurdu'' sözü üzerine Kılıçdaroğlu, başvuruda bulunan bir milletvekilinin, lisede okuyan çocuğunun hakkının ihlal edildiği düşüncesiyle müracaat ettiğini söyledi. (Paul Auster)


Kılıçdaroğlu, ''Yargı da diyebilir ki, 'herhangi bir hak ihlali olmadı.' Dava biter. (Paul Auster) Şahsi meselesi. (Paul Auster) Parti olarak Danıştaya dava açma diye bir şeyimiz yok, açsak açsak biz Anayasa Mahkemesine dava açarız'' ifadesini kullandı. (Paul Auster)


''Alevi oluşunuz bir dezavantaj mı?'' sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, ''İnançlarımı hiç kimsenin sorgulamaya hakkı yoktur. (Paul Auster) Bu ülkede Alevi olmak, Sünni olmak suç mu ? Ne yaptım ben? Ne istiyorum ben? bu ülkede herkesin karnı doysun istiyorum ben, yolsuzluklar olmasın istiyorum, kadın erkek eşitliği olsun istiyorum. (Paul Auster) Kimlik üzerinden siyaset yapılabilir mi?'' dedi. (Paul Auster)


Kılıçdaroğlu iktidar olmak için, sağlıklı, tutarlı projeler üreteceklerini, bunları halka götüreceklerini, destek isteyeceklerini dile getirerek, ''Bu projeleri CHP yapar imajını'' yaratmak istediklerini bildirdi. (Paul Auster)


''Twitter takipçiliği''yle ilgili bir soru üzerine ise Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter'a işlerinin yoğun olması nedeniyle çok fazla giremediğini ifade etti. (Paul Auster)
Yeni tüzükte eski genel başkanlardan, eski genel sekreterlerden oluşan bir onur kurulu oluşturacaklarını belirten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, uzun yıllar CHP Gençlik Kolları Başkanlığı yapmış kişilerin de tüzük konusunda çalışma yapmak istediklerini kaydetti. (Paul Auster)
Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine, ana dilde öğrenimi savunduklarını, ana dilde eğitimin ise toplumu böleceğini düşündüklerini sözlerine ekledi. (Paul Auster)


KILIÇTAROĞLU’NDAN AUSTER CEVABI


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakana önerim, Sayın Auster'ı da gazetesinden etsin. (Paul Auster) Sayın Mehmet Altan'ın başına geleni diğeri için de yapabilir. (Paul Auster) Tahammül edemiyor'' dedi


Kılıçdaroğlu, CNN Türk televizyonunda yayınlanan ''Tarafsız Bölge'' programına katılarak, soruları yanıtladı. (Paul Auster)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''Sen bizden, muhafazakar demokrat parti kimliği sahibi AK Parti'den ateist bir nesil yetiştirmemizi mi bekliyorsun'' sözlerinin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, ''Biz ne zaman dindar bir nesil yetişmesine karşı olduk? Ben kendisine şu soruyu sordum; 'Bu nesilden önceki nesiller dinsiz miydi peki?' Bu, bu anlama geliyor. (Paul Auster) Böyle bir şeyi bir Başbakan nasıl söyler? Tam tipik bölücülük. (Paul Auster) Böyle bir şey söyledikten sonra o Başbakanın, Başbakanlık koltuğunda oturmaması lazım'' diye konuştu. (Paul Auster)


İnsanlara, dinini nasıl öğreneceğinin dayatılamayacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Recep Tayyip Erdoğan, bu ülkede din ticareti yapıyor. (Paul Auster) Mütedeyyin insanların bütün inançlarını sömürüyor'' dedi. (Paul Auster)


-''Yargı hiçbir zaman CHP'nin arka bahçesi olmadı''-


Kılıçdaroğlu, ''Partinizin 3-5 sene öncesine kadar yargıya dair pek bir şikayeti yoktu. (Paul Auster) Yargı, sizin partinizin yaklaşımları konusunda karar verirdi. (Paul Auster) Yargı, sizin arka bahçeniz olma özelliğini kaybetti mi?'' sorusunu yanıtlarken, şöyle konuştu:


'Hiçbir zaman yargı, CHP'nin arka bahçesi olmadı. (Paul Auster) 'Hiçbir zaman biz yargıyı eleştirmeyelim' diye bir düşüncemiz olmadı. (Paul Auster) Tam tersine o dönem de yargı bağımsız değildi, şimdi de bağımsız değil. (Paul Auster) O zaman da biz, bakanın ve müsteşarın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunda görev almasını eleştiriyorduk, şimdi de eleştiriyoruz. (Paul Auster) Bizim eleştirilerimiz hep aynı. (Paul Auster) Sadece son zamanlarda yargı öyle kararlar verdi ki hukukun üstünlüğü yerle bir oldu, tuzla buz oldu, yargı kokmaya başladı. (Paul Auster) O nedenle bizim eleştirilerimiz yükseldi. (Paul Auster) Bizim eskiden eleştirilerimiz neyse aynı eleştirilerimiz yine devam ediyor.''


-Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan fezleke-


CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ''Hakkınızda bir fezleke hazırlandı, siz bu konuyu biraz abarttığınızı düşünüyor musunuz?'' sorusuna, ''Hayır, tam tersine olayın çok fazla üzerine gitmedim. (Paul Auster) Bu fezleke, ana muhalefet partisine 'niye konuşuyorsun, konuşursan senin hakkında soruşturma açarız, seni hapse atarız' diyen bir fezleke'' yanıtını verdi. (Paul Auster)
Başbakan Erdoğan'ın, ''Bu fezlekeyi kim hazırladı. (Paul Auster) Ana muhalefet partisi başkanı konuşmayacak da kim konuşacak?'' diye sorması gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, ''Ne söyledi? 'Oh olsun, olması gereken olmuştur' dedi. (Paul Auster) Çünkü, benim konuşmamdan rahatsızlık duyuyor ama meraklanmasın onu her zaman rahatsız edeceğim'' dedi. (Paul Auster)


Kılıçdaroğlu, ''Cemaat, yargıyı ele geçirdi mi?'' sorusuna karşılık, elinde bilgi belge olmadan bir şey söylemeyeceğini belirtti. (Paul Auster)''Ergenekon'u küçümseyerek, olmayan bir şey gibi sunuyorsunuz. (Paul Auster)


Neden böyle yapıyorsunuz?'' sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, ''(Ergenekon terör örgütü) diye mahkemenin aldığı bir karar var mı? Yok. (Paul Auster) Tam tersine 'böyle bir örgüt yoktur' diye... (Paul Auster) MİT'e, emniyet istihbarata sordular, 'böyle bir örgüt yok' dedi. (Paul Auster) Siz, bana diyorsunuz ki 'böyle bir örgütün var olduğunu söyle.' Benim istihbarat örgütüm yok, herhangi bir şeyim yok ama bu konuda yazılmış birçok kitap var. (Paul Auster) Biliyorum, o kitapların bir kısmını ben de okudum'' diye konuştu. (Paul Auster)


İnsanların hukukun üstünlüğü çerçevesinde yargılanmalarını sağlamak gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, yargı aşamasında insanların mağdur edilmemesi ve neyle suçlandıklarını bilmesinin önem taşıdığını bildirdi. (Paul Auster)