Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hükümet kurmakla görevlendirdiği AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesi sona erdi.

CHP Genel Merkezi'ndeki görüşme yaklaşık 1 saat 30 dakika sürdü.

 Koalisyon görüşmelerinde Başbakan Ahmet Davutoğlu'na Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, AK Parti İstanbul Milletvekili Ayşe Nur Bahçekapılı ve Ankara Milletvekili Mücahit Arslan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na ise Genel Başkan Yardımcıları Haluk Koç, Selin Sayek Böke ve Faik Öztrak, İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi ve Kılıçdaroğlu'nun danışmanlarından Rasim Bölücek eşlik etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan hükümet görevini alan Başbakan Ahmet Davutoğlu, CHP Genel Merkezi'nde Kılıçdaroğlu ile görüştü. 1 saat 40 dakika süren görüşme sonrası Davutoğlu, kameraların karşısına geçti.

Başbakan Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları;

7 haziran seçimleriyle milletimiz, beklentilerini partilere açık şekilde ortaya koymuştur. Burada çıkan tablo uzlaşma temelli koalisyon oluşması zarureti tablosudur. 7 haziran akşamı burada, balkon konuşmasında da birkaç hususu paylaşmıştım. Birincisi milli iradeye saygı tartışmayız dedim. İkincisi türkiye'yi bir anda hükümetsiz bırakmamak için her türlü tedbiri alacağız dedim. Üçüncüsü de süreç kendi doğasıyla seyredecektir dedim. Bu kamuoyumuza güven vermemiz dışında, bizim ahlaki değerlerimizin doğal yansımasıdır. İki önemli aşama geçildi. Her pasrti kendi değerlendirmesini yaptı. Ak Parti olarak biz özen gösterdik ve ortak bir akıla dayalı bir tutum belirlemek için zemin oluşturduk.



Yemin töreni, meclis başkanı seçiminin yapılması, divanın oluşması ve cumhurbaşkanımızın beni hükümet kurmakla görevlendirmiş olmasıdır. Hem siyasal aşama hem hukuki süreç tamamlandı. Bugün mübarek bir günde üçüncü aşamaya geçmiş bulunuyoruz. Bütün milletimizin kadir gecesini tebrik ediyorum. bugünler herkesin kendi muhasebesini yaptıktan sonra, milletin bütünüyle ilgili beklentilerini ortaya koyma günlerdir. Şahsi çıkarlarımızı ülke çıkarlarının  önüne geçirmemesi gereken günlerdir.

Biz de kılıçdaroğlu görüşmemizin öncesinde, bir anlamda millete olan görevimizin gereği olarak çok yoğun bir mutfak çalışmasını yaptık. AK Parti içinde, kendi tabanımızın temayüllerini almak dışında her partiyle ilgili özel komisyonlar kurduk. Partilerin seçim beyannameleri, koalisyon tutumlarıyla ilgili de kendi bakışımızı geliştirdik. Dün bir vesileyle basınla paylaştığım gibi, bizim gördüğümüz tabloda en önemli unsur karşılıklı güvenin ihdas edilmesidir. Ondan sonra muhtevanın detaylarına girmek mümkün olabilir.

 Bugün kılıçdaroğlu'na usül çerçevesinde görüşlerimizi paylaştık, yarın bahçeli ve devamında HDP ile bunlar görüşülecek. Bizim hükümet kurma görevinde, ilk turda, muhataplarımızla genel başkanlarla ilk değerlendirmeler karşılıklı ilkesel duruşlar, güven ortamının sağlanması hedef edilecek ve niyet ve irade konusunda hepimizin berrak bir neticede buluşması temin edilmeye çalışılacak. Daha sonraki aşamada, mutabık kalınırsa, kılıçdaroğlu ile mutabık kalındı. İkinci tur öncesinde, diplomaside kullandığımız istikşafi tarzda, her iki tarafın birbirini anlaması, bir ön görüşme, müzakere öncesi öngörüşme şeklinde her iki tarafın birbirini anlamasını temin edecek ve olabilecek uzlaşı alanlarıyla, resmini çizecek bir çalışma yürütmek.

Aynısını Bahçeli'ye teklif edeceğim. Görüşmede karar vereceğiz. Kılıçdaroğlu ile görüşmemden bahsetmek gerekirse, samimi dosthane bir atmosferde geçti. Çok sıcak bir ortamda, ramazanın havasına uygun şekilde karşılıklı görüşlerimizi paylaştık. Merak edilmesi bağlamında söylüyorum, en son Saraybosna ve bosna ziyaretlerimdeki intibalarımı da paylaştım. Daha sonra usul çerçevesinde, kılıçdaroğlu'na ve ekibine, bizim onların zikrettiği 14 ilke, benim vurgulamış olduğum 9 temel ilke, seçimlerden iki hafta önce diyarbakır'da bir tv konuşmasında zikrettiğim hayata geçireceğimiz atacağımız ilk adımlar çerçevesinde 10 temel adım, seçim beyannamesiyle ilgili detaya girmeden bu çerçevede görüşlerimizin karşılıklı olarak malum olduğunu, bir an önce güçlü hükümetin sağlam temellerde güçlü bir hükümetin kurulmasını arzu ettiğimizi ifade ettim. Kendisi de görüşlerini dile getirdiler. Aynı şekilde güven esasına vurgu yaptılar.

İlk olarak bir niyet ve karşılıklı  anlayış içinde görüşmelerin devam etmesi konusunda ortak anlayışa ulaştığını görüyorum. Bu nihai bir müzakere aşaması değil, ilk temas sonrasında, özellikle yaklaşımları görme çalışmaıs. Aynı usulü sayın bahçeli'ye de teklif edeceğim. Yani bir mutabık kalınmış koalisyon müzakereleri değil bunlar. Bunlar tarafların birbirlerini doğru anlamalarını temin edici ön görüşmeler. Bir yanlış anlaşılma varsa bunun giderilmesi, istikşafi, muhtemel bir müzakere zemini varsa o da ikinci turda ortaya çıkabilecek bir durum. Bu temaslarımız arkadaşlarımız arasında devam edecek. İkinci turda nasıl bir yol alabileceğimizi genel başkanlar olarak değerlendireceğiz. Bu sadece CHP'ye değil, MHP'ye de teklif edeceğimiz usuldür.

Sayın Demirtaş ile de görüşme yapacağız. Oradaki tabloya göre de değerlendirmelerimizi sürdüreceğiz. Milletimize de ifade etmek isterim ki, küresel ve bölgesel alanda çok yoğun gelişmelerin yaşandığı bir dönemde, bütün siyasilere düşen temel gören, ülkemizin geleceğini ufkunu açacak bir hükümet yapısının bir an önce ortaya çıkmasıdır. Bu konuda bizim samimiyetimiz açıktır. Bu görüşmelerde inşallah karşılıklı zemin oluşması halinde görüşmeler devam eder, milletimize hayırlı haberleri verme imkanına kavuşuruz.

Kılıçdaroğlu'na teşekkür ediyorum. bazı farklı düşüncelerimizin de dile getirildiği hususlar vurgulandı. Partilerin bizati varlığı farklı görüşlere dayanır, bugün de siyasetin doğası uzlaşma gerektiriyor.

SORU-CEVAP

Müzakereye geçmeden önce yapılacak ön görüşmeler yine sizin başkanlığınızda mı yapılacak? Yoksa alt düzeyde heyetler arasında mı yapılacak? Tutanak tutulmasını düşünüyor musunuz?

Ön görüşme diyeyim. Koalisyon kuracağız kararı alınıp görüşmeler değildir bunlar. Biz müzakere, hükümet ortaklığının test edileceği bir ön görüşme süreci başlayacak. Bu arkadaşlarımız tarafından yürütülecek. Bu bilgiler istikametinde ikinci tura… Şunun için planladık. Ben de sayısız diplomatik görüşmelerde bulundum. Ama biz uzlaşı zemini bağlamından, önce karşılıklı güvenin sağlanması, psikolojik bariyerlerin aşılması önemli. Sonra da zemin yoklanması önem taşıyor. Çok çabuk verilecek bir karar, hayal kırıklığına yol açabilir. Ben süreç mantığının bu tür müzakerelerde önem taşıdığı kanaatindeyim. Heyetlerimiz arasında yapılır. Ortak zemin dediğim gibi keşfedilmeye gayret edilir. Bize bilgiler sunulacak. İkinci turda da heyetlerimizin temsilcileri, genel başkanlar değerlendirme yapacağız.

Tutanak her parti kendi tutanağını tutar. Ama bir protokol yazım aşamsına geldiğinde noktasına virgülüne kadar her türlü ele alınır. Ben koalisyon protokollerini bizzat inceledim. En sağlıklı hükümet, ortaklık sürecinin ve protokolün oluışması için elimizden geleni yapacağız.

Siz bosna dönüşünde demiştiniz  ki “Cumhurbaşkanı'nın meşruiyetini tartışmaya açmak koalisyon müzakerelerini sabote etmektir” Bu konu açıldı mı?

Hayır, bu konu ele alınmadı. Dediğim gibi zaten türkiye demokratik kurumları yerleşmiş bir ülkedir. Cumhurbaşkanlığı makamı bir hükümet ortaklığı görüşmelerinin gündemi olacak husus değildir. Bu çerçevede de bu konu açılmadı. Ama anayasa, yapılacak demokratik reformlar vesaire, bunlar da genel ilkeler olarak konuşuldu. Diğer görüşmelerde ele alınacak hususlar, türkiye'deki siyasal ekonomik konular ilkesel olarak ele alındı.

Bu görüşmelere başlamadan önce CHP ve MHP'ye aynı uzaklıktayım demiştiniz. Hala aynı uzaklıkta mısınız? Sabah saatlerinde, 4+1 olarak duyurmuştu, 5+1 oldu. bunun nedenini öğrenebilir miyiz?

1+4 olarak tespit etmiştik, ancak bu sabah CHP tarafından 1+5 olma arzusu ifade edildi. Biz de 5'e çıkardık. Bunda eleştirilecek bir yönü yoktur. İhtiyaca binaen muhataplarımız 5'e çıkardık. Vakai tespit için söylüyorum. Onlar içinde toplantının pratikliği sebebiyle bu hasıl olmuş olabilir.

Şu anda da aynı tutumumuzu sürdürüyoruz. CHP ve MHP ile uzaklığımız, veya yakınlığımız diyelim, yakınlığımız aynı. Eminim yarın sayın Bahçeli'yle görüşmemizde aynı sıcak ortamda geçecektir. Bu ülkeye hizmet ederken birbirimize duyduğumuz saygı millete de güven verecektir.