Sartory Saal adlı salonda basına kapalı gerçekleştirilen ve yaklaşık 400 partilinin katıldığı toplantıda seçim çalışmaları hakkında bilgi alan ve vatandaşların sorunlarını dinleyen Kılıçdaroğlu, ardından Türk basın mensuplarıyla bir araya geldi ve gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Bayramın ilk günlerinde Türkiye'den şehit haberleri almanın üzüntüsünü yaşadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, "En azından bayramda bir çatışmanın olmaması en büyük dileğimizdi. Ama maalesef terör her zaman olduğu gibi kan ve gözyaşı demek. İnşallah önümüzdeki süreç içinde 1 Kasım'dan sonra Türkiye'de yeni bir atmosfer oluşur, demokrasi kazanır ve terör belasından hep beraber kurtulmuş oluruz" diye konuştu.

Terörün Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu en öncelikli sorun olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, "Türkiye bu sorunu aşamadığı sürece, kendi içindeki dirliğini sağlayamaz, kuramaz. O nedenle bizim öncelikle terör sorununu aşmamız gerekiyor. Bu konuda yeni projeler, yeni bir anlayışı egemen kılmak, yeni projelerle bu sorunu aşmamız gerekiyor" dedi.

- Yurt dışında seçim güvenliği

CHP Genel Başkanı, yurt dışındaki seçimlerde sandık güvenliği konusundaki bir soruyu cevaplandırırken, sandık başkan ya da yardımcıları olarak, Türkiye Cumhuriyeti konsolosluk memurlarının yanı sıra resmi din görevlilerinin de görev almalarına karşı olmadığını kaydetti.

Kılıçdaroğlu, "Aslında samimi düşüncemi söyleyeyim. Din görevlilerinin sandıkların başında olması, seçim güvenliği için aslında çok önemli . Yani seçim güvenliğinin bir anlamda garantisi çünkü din adamları yalan söylemezler. Din adamları sahtekarlık yapmazlar. Din adamları herkese eşit davranırlar. Çünkü onlar kutsal bir dinin, bir inancın, bir anlamda söylemini, inancını dile getiren kişiler demektir" diye konuştu.

- Mina'daki izdiham

CHP Genel Başkanı, Suudi Arabistan'ın Mekke kentinin 5 kilometre dışındaki Mina'da yaşanan, en az 753 kişinin öldüğü facia ile ilgili bir soru üzerine de üzüntüsünü ifade ederken, sorumlular hakkında gerekenin yapılmasını istedi.

Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Daha önce de bir facia yaşanmıştı, o zaman tünelde olmuştu. Ve yine izdihamdan ötürü çok sayıda Müslüman hayatını kaybetmişti. Benzer bir tablo bu kez oluyor. Bir devletin temel görevi, hac sırasında hacı adaylarının can ve mal güvenliğini sağlamaktır. Bununla ilgili önlemleri almaktır. Yollar buna göre yapılmalı, köprüler buna göre yapılmalı, insanlar buna göre taşınabilmeli. Bütün bunların düşünülmesi lazım. Eğer bunlar düşünülmüyor ve hacı adaylar izdiham nedeniyle hayatlarını kaybediyorlarsa bunun bir sorumlusunun olması lazım. Eğer böyle bakabilirsek olaya sanıyorum daha sağlıklı bir çözüm üretme noktasında gerekli uyarıları da bir şekilde dile getirmiş oluruz."