Başbakan Erdoğan, "Van’da deprem bölgesinde göremediğimiz BDP’yi terörist cenazelerinde görüyoruz. Terörle aralarına mesafe koymak şöyle dursun, teröre aleni destek veren tutum içine girdiler. O kadar ki aileler yeter artık dediği halde, BDP acılı ailelerine dahi baskı uyguluyor. 14-15 yaşında çocuklar kaçırılıyor. Birer ölüm makinesi olarak intihara yollanıyor. Kanlı terör örgütünün yedeğinde siyaset yapanlar bilsinler ki o kan onların da üzerine sıçramaktadır. Terör örgütünün her insanlık dışı eyleminde sıçrayan kan, teröristler kadar artık BDP’nin de eline yüzüne bulaşıyor. BDP’ye bir kez daha çağrı yapıyorum terör örgütüne artık mesafe koyun. Onun vesayetinden çıkın."


KCK OPERASYONLARI

Başbakan Erdoğan "Biz kalkıp da devletin içinde devlet yapılanmasını ortaya koyarsak rahatsız olacaksınız. Dağdan emir alıp Meclis’ten çekilmeyi düşünenler kalsalar ne olur? Çekilseler ne olur? Onlar olmasa da Meclis çalışmaya devam eder. Neymiş Diyarbakır’da parlamentoları varmış. Böyle saçmalık olur mu? Bu ülkede bizler sizlere asla böyle bir yapılanmanın müsaadesini vermeyiz."

DEPREM BÖLGESİNDEKİ ÇALIŞMALAR

Suriye’de elçiliğimize ve konsolosluklarımıza saldılarla ilgili Esed yönetimine seslenerek, tarih boyunca ay- yıldızlı Türk bayrağına uzanan her elin cevabını aldığını söyledi. Depremde yaşamını yitiren gazeteci arkadaşlarımız için de Erdoğan, "DHA muhabirleri Sabahattin Yılmaz ve Cem Emir’e de Allahtan rahmet diliyorum. DHA çalışanları ve basın camiasına da taziye mesajlarımı tekrar iletiyorum" dedi.

Başbakan Erdoğan, deprem bölgesi Van’daki durum ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verirken şunları söyledi:

"9 Kasım Çarşamba akşamı meydana gelen depremde 40 vatandaşımızı kaybettik. Herkes konuşuyor, niye böyle yapılmadı, niye şöyle yapılmadı. İşte haber verildiği için 22 binada kimse yoktu. Buralara da insanlar yerleştirilseydi felaketin boyutu farklı olurdu. Van depremi sonrası tarihimizde görülmemiş bir müdahale gerçekleşti. Hedefimiz Ağustos sonuna kadar kalıcı konutları yapmak suretiyle, onları bitirmek suretiyle inşallah Van merkezde ve Erciş’te çok daha farklı bir kentsel dönüşümü gerçekleştirmiş olacağız.

TAZİYELERİ UNUTMADI

Depremde bizi farklı hüzünlere sevk eden olaylar da yaşandı. Japonya’dan depremzedelere yardım için gelen otel enkazında hayatını kaybeden Miyazaki’yi bir kez daha şükranla anıyorum. Annesine, Japon devletine ve halkına da taziye mesajlarımı bir kez daha iletiyorum. Yine aynı enkazda yaralanan Japon dostumuz, az önce telefonla kendisiyle görüştüm. Acil şifalar diliyorum. DHA muhabirleri Sabahattin Yılmaz ve Cem Emir’e de Allahtan rahmet diliyorum. DHA çalışanları ve basın camiasına da taziye mesajlarımı tekrar iletiyorum."

Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geçtiğimiz Cumartesi günü de 10 bakan arkadaşımla birlikte hem Erciş’te hem Van merkezdeki çalışmaları bir kez daha yerinde inceledik, tespitlerimizi yaptık. Şu anda bölgede 4374 kamu görevlisi depremzedelere hizmet veriyor. Bölgede şu ana kadar 71 bin çadır, 330 bin battaniye dağıttık. 60 konteynır ve 2 bin 300 mevlana evi de depremzedelerin hizmetine sunuldu. Tabi kar yağışı oradaki çalışmaları zorlaştırıyor ve yaşam koşulları da tabi ki zorlaşmaya başladı. Cumartesi günkü incelemelerin ardından bölgede prefabrik ev sevkıyatına hız verdik. Yine Cumartesi günü önemli bir karar alarak, Adana, Mersin, İskenderun ve İstanbul ’daki kamu sosyal tesislerini depremzedelerin kullanımına açtık. Türkiye genelinde nerede kamu kurum ve kuruluşlarına ait misafirhaneler varsa bunların hepsini açmış bulundayız. Başbakanlık kaynaklarından acil yardım ödeneği olarak şu ana kadar 17 milyonu aşkın bir rakamı yetkili mercilerine havale ettik. Toplam yardım miktarı 200 milyon liraya ulaşmış durumda. Ak Parti Meclis grubumuzda Van depremi için kampanya başlattı bu kampanyada da 417 bin lira yardım toplandı. Van’ın tamamı, Bitlis’in Adilcevaz ve Ağrı’nın Patnos ilçelerinde vatandaşlarımızın vergi borçlarını bir yıl boyunca erteledik. Deprem bölgesinde çiftçilerin kredi borçları bir yıl boyunca faizsiz olarak ertelendi. Depremde hayatını kaybeden 66 öğretmenimizin tamamının ailelerine aylık bağlanmasını mümkün hale getiriyoruz."

SURİYE’DE TÜRK BAYRAĞINA YAPILAN ÇİRKİN SALDIRI

Başbakan Erdoğan, "Türkiye’nin temsilcilikleri bu saldırılarda hedef alındı. Biz öncelikle bu saldırıları şiddetle kınadık, diplomatik temsilciliklerin güvenliği için derhal çağrıda bulunduk. Suriye’ye bir nota tevdii edildi. Şam büyükelçiliğinde görevli personelin bir kısmı ile ailelerini tahliye ettik. Tabi bizi asıl üzen nokta, Laskiye’de bazı kendini bilmezler tarafından, Türkiye bayrağına yönelik yapılan çirkin saldırı girişimi olmuştur. Şunu buradan Esad yönetimine açık açık ifade ediyorum. Tarih boyunca, Ay yıldızlı Türk Bayrağı’na uzanan her el cevabını almıştır. Ben şuna da çok eminim. Ay yıldızlı Türk Bayrağı milletimiz için olduğu kadar Suriye’nin kardeş halkı için de en az o kadar aziz ve kutsaldır. Bu şu andaki yönetimi için bir anlam ifade etmeyebilir, ama ben inanıyorum ki gerçek manada Türkiye’yi kardeş bilen Suriye halkı yönetimle aynı şeyleri paylaşmıyorum. Alçağın, kışkırtmalara neticesinde ortaya koyduğu bir eylemdir. Yabancı diplomatları korumak her ülkenin onurudur namusudur. Dolayısıyla Suriye yönetimi bu görevini yerine getirmek durumundadır. Esad yönetimine bir kez de buradan sesleniyorum. Türkiye temsilciliklerine ve Türk Bayrağı’na yönelik saygısızlığı tekrar kınıyoruz. Sorumluların derhal bulunmasını bekliyoruz. Cezaevlerinde hapislerinde yüzlerce tutuklu bulunan Beşar, sen Türk Bayrağı’na saldıranları da bulup gereken cezayı vermek durumundasın."

İKİ CHP HEYETİNİN SURİYE’YE GİTMESİ

Başbakan Erdoğan "Suriye’ye iki heyet gönderen CHP maalesef Suriye yönetimi üzerinden, hükümetimizi eleştirmiş ve ‘Suriye pirüpak’ demişti. ’Burada herhangi bir şey yok’ demişti. CHP , Beşar Esad’ın benimle ilgili yönelttiği ağır ifadeleri gelip bunları burada siyaset malzemesi yaptılar. Her şeyden önce bir genel başkan bin düşünmeli, bir konuşmalı. Buna tezgaha gelmek derler. Tekrar tezgaha geldi. Zaten bütün gündemi böyle oluşuyor. Biz bu yüzden ana muhalefetin başında ciddi bir genel başkan göremiyoruz. Hiçbir örgüt milletin iradesinin üzerinde değildir. demokrasi üzerindeki gölgeyi asla kabul etmiyoruz. Demokrasi üzerindeki her türlü vesayeti reddediyor, elimizin tersiyle itiyor ve karşısında olacağımızı buranda bir kez daha vurguluyorum."


Milliyet