Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu tarafından Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen ''Dünya Türk Girişimciler Kurultayı''nda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''2008 sonunda başlayan krizi şu ana kadar başarıyla idare ettik, en az zararla geride bıraktık. Bundan sonra da, Avrupa'daki dalgalanmaya rağmen, krizi en iyi şekilde yönetip, bölgede bir istikrar unsuru olmaya devam edeceğiz..Ayağımızı yere sağlam basmaya devam edeceğiz. Tedbirleri almaya, kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. Para politikasından, mali politikalardan asla taviz vermeyecek, özel sektörü, finans sektörünü tedirgin edecek, güveni zedeleyecek hiçbir adım atmayacağız'' dedi.

Türkiye'nin deneyimi örnek alınmalı


Küresel krizin faturasını ödeyen her ülkenin Türkiye'nin yaşadığı deneyimi incelemesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Biz yere sağlam basıyoruz. Biz, tedbirlerimizi önceden alıyor, siyasi bedelini asla gözetmeden bu tedbirleri kararlılıkla uyguluyoruz..9 yıl boyunca istikrar ve güven ortamını zedeleyecek hiçbir adım atmadık. Özel sektörü, yatırımları, girişimi engelleyecek, hatta tedirgin edecek hiçbir faaliyetin içinde olmadık. Bu süreçte popülizme asla tevessül etmedik. En önemli yanımız ne biliyor musunuz? Bakın, Amerika sıkıntı, Avrupa sıkıntı çekiyorsa, karşılıksız para bastılar, ama biz karşılıksız para basmadık. Bizden öncekiler öncekiler cayır cayır karşılıksız para basıyorlardı..Biz karşılıksız para basmayı modern hırsızlık olarak tanımladık. Çünkü o, alnının teriyle kazananın cebindeki parayı sömürmekti, modern bir şekilde çalmaktı. Eğer bugün paramız değer kazandıysa, böyle değer kazandı, böyle de kazanmaya devam ediyor''

Başbakan Erdoğan, ''Bakınız şu anda Eurozone tartışılıyor. Niye? Daha yeni başladınız buna, adımı yeni attınız. Ne oldu da şimdi bunu tartışıyorsunuz? 'Vazgeçelim mi geçmeyelim mi', şimdi bu konuşuluyor. Bakınız bu kadar kısa zamanda nereden nereye geldi. Ama Türkiye'nin böyle bir derdi var mı? Yok. Ve son G-20'de bazıları bana ne diyor biliyor musunuz liderlerden; 'paranıza sahip çıkın'...'' dedi.