Çukurambar semtindeki bir cafenin açılışına katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, buradan ayrılırken gazetecilerin gündemdeki konulara ilişkin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Çankaya Köşkü'ndeki görev süresine ilişkin tartışmaları hatırlatarak, ''Sizin görüşünüz nedir'' diye sorması üzerine bu konuda daha önce açıklamalar yaptığını hatırlatarak, ''Ama bugün bu konuda herkese mikrofon uzatılır, adeta anket yapılır hale geldi. İşin ciddiyetinin de kaçmaması lazım'' dedi.

Bu sorunun kendisine bir kez daha sorulmaması gerektiğini yönündeki düşüncesini dile getiren Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ama dilerseniz bir espriyle yanıt vereyim. 5 veya 7 üzerine eğer 4 sene önce bir tartışma yaşanıyor olsaydı, bu soruyu Sayın Sabih Kanadoğlu'na sormanızı dilerdim. Sayın Kanadoğlu, '6 veya 8' diyebilirdi. Siz gülüp geçemezdiniz, çünkü o kişi '367' dediği zaman herkes gülmüştü, ama sonra 367 karşımıza Anayasa Mahkemesi kararıyla geldi. Tabii 4 sene sonra bu soruyu sormuyorsunuz, çünkü Türkiye'de çok şey değişti. 26 maddelik anayasa paketi değişikliği Türkiye'yi demokratikleşme konusunda çok iyi bir noktaya getirdi. O yüzden bu soruyu da Sabih Kanadoğlu'na sorma ihtiyacı da hissetmiyorsunuz, onun vereceği cevaba da güvenmiyorsunuz.


Bu soruyu bizim gibi siyasetçilere tekrar tekrar soruyorsunuz. Benim şimdi farklı bir şey söylemem gerekse herhalde 5 veya 7'den farklı bir tarih vermem gerekecek, o da doğru değil. Kısa bir zaman içinde bu net olarak ortaya çıkacak. Ama şunu bilelim ki Sayın Cumhurbaşkanı'nın görev süresinin bitmesine herhalde daha bir zaman var, bunu hep beraber bekleyelim.''

"MUHALEFET BU KONUYU NEDEN GÜNDEME GETİRİYOR ANLAYABİLMİŞ DEĞİLİM"

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da Cumhurbaşkanı'nın görev süresi tartışmaları konusunda açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Gül'ün görev süresinin 5 yıl mı 7 yıl mı olduğuna ilişkin tartışmaların anımsatılması üzerine Elitaş şunları söyledi: "1991'de bu konu tartışıldı ve seçilen Cumhurbaşkanı'na seçildiği süredeki yasa neyse o teyit edilmiş oldu. Şu anda muhalefet partilerinin bu konuyu niye gündeme getirdiğini anlayabilmiş değilim. Her zaman şunu söylüyoruz, muhalefetin siyasette bir ön açma, bir vizyon gösterme, yol takip becerisi olmadığından dolayı farklı şeylerle gündem oluşturmaya çalışıyor. Ama başka şeylerle uğraşmaları gerekir. Türkiye'nin gündeminde farklı şeylerin olması gerekir. Muhalefetin iktidarın önünü açıcı hareketler
yapması gerekir, hep tıkamakla görevli görmüş bir muhalefet ile karşı karşıyayız. Cumhurbaşkanı'nın seçim süresi 7 yıl. 2007 yılında seçilen Sayın Cumhurbaşkanı'nın 2014 yılının Ağustos ayında görev süresi bitecektir."

Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine ilişkin yasa tasarısını ne zaman görüşüleceğine ilişkin soru üzerine Elitaş, tasarının önümüzdeki günlerde TBMM Adalet Komisyonu'nun gündemine gelebileceğini söyledi.

TBMM Mİ YSK MI?

Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin yaşanan yetki tartışmasının anımsatılarak, "Bu konuda TBMM mi yetkili yoksa YSK mı?" yönündeki soru üzerine Elitaş şunları söyledi: "Anayasa'nın 79. maddesi açık, Yüksek Seçim Kurulu'nun yetkilerini ne olduğu belli. YSK, seçime karar verildiği andan itibaren seçimin başladığı ve bitimine kadar seçimin sağlıklı ve güvenli bir şekilde devam etmesini temin etmekle görevli bir kuruluş. Seçimin startını vermeye yetkili bir kuruluş değil. Seçim başladığı andan bitimine kadar süreci takip etmekle görevli bir kuruluş.

TBMM Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili yetkili makamdır diye düşünüyorum. Çünkü geçici 19. madde Cumhurbaşkanlığı adaylarının TBMM Müracaatları söz konusuydu. Öyle tahmin ediyorum ki Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu'nda da o madde var gibi."

"Bu yıl sorunu nasıl çözülecek?" yönündeki soru üzerine Elitaş, "Gereksiz tartışma yapılıyor. CHP'ye diyorum ki başucu kitabı olarak kendilerine büyük emanetler veren duayen hukukçularına sorsunlar. O duayen hukukçuların bu konuda demeçleri var. Şu anda Genel Başkan Yardımcısı olan hukukçunun bir beyanı var. Onun da beyanı 7 yıl ilgili. Anayasa Mahkemesi Başkanları ve anayasa hukukçularının ittifakla üzerinde durduğu konu seçildiği andaki neyse süre ona devam eder diye hukuki değerlendirme var. Literatürde öyle bir algı oluşmuş" dedi.






Habertürk