AYDIN BEY, bu yazı, 18 yıllık patronuma dilekçemdir.


Dün gece bir televizyon kanalında, bana atılan bir iftiraya cevap vermek üzere bu televizyon kanalına bağlanmışsınız. Size her zamanki saygımla bir kez daha teşekkür ediyorum. Orada böyle bir olayın olmadığını söylemişsiniz.


Bu arada da “Ertuğrul Özkök böyle bir şey yapmışsa şerefsizdir” demişsiniz.


Çok haklısınız. Doğru şerefsizdir.


Şimdi hayatımın en önemli yıllarını verdiğim Hürriyet’e ve size karşı olan sevgim ve saygım nedeniyle açık tarihli bir istifa mektubu sunuyorum.


Benim elimde eski Turizm Bakanı Bahattin Yücel’le ilgili bir yolsuzluk dosyası yoktu. Olsaydı derhal yayınlardım. Bahattin Yücel’e böyle bir şeyi söylemedim. Zafer Mutlu ile aramda böyle bir konuşma geçmedi. Ama Bahattin Yücel “Evet Ertuğrul Özkök bana böyle bir şey söyledi” derse, bu istifa mektubumu o an yürürlüğe koyunuz.


Bunun karşılığında 25 yıldır çalıştığım Hürriyet gazetesinden tek kuruş hak talep  etmeyeceğim. Ve gazeteciliği hayatımın sonuna kadar bırakacağım.


Saygılarımla.


Ertuğrul Özkök


Arkadaş, memleketini tanıyor musun


1988 yılında Murat Vargı adlı genç bir işadamı Ankara’daki ofisime gelip bana heyecanla GSM adı verilen cep telefonu projesini anlatmıştı.

O gün, Vargı’nın anlattığı şeyin ne anlama geldiğini anlamıştım.
Ama 23 Şubat tarihli Wall Street Journal gazetesinde, “Türkiye’nin internet kaplanı harekete geçiyor” başlıklı yazıyı okuyunca daha da iyi anladım.


ÇARPICI RAKAMLARLA BİR TIGER DEVRİMİ


Avrupa Birliği’nin resmi rakamlarına göre, memleketimizin 2010 yılındaki büyüme hızı yüzde 9’du. Aynı yıl AB’nin 27 ülkesinin ortalaması sadece yüzde 2’ydi.


2011’de büyüme hızımız yüzde 7.5 oldu. AB’nin ortalaması ise sadece yüzde 1.9’du.


Comscore adlı internet reyting şirketine göre 77 milyon Türkiye vatandaşının 35 milyonu internet kullanıcısı. Bunun yüzde 70’i 34 yaşından genç. Bu da Türkiye’yi Avrupa’nın beşinci büyük internet pazarı yapıyor.


Türkiye’nin internet kullanıcıları, Hollanda ve İngiltere’den sonra ekran başında en uzun vakit geçiren kullanıcılar.


Türkiye sosyal medyada da dünyanın en büyük pazarlarından biri. Facebook’un en büyük 5’inci, Twitter’ın ise 10’uncu izleyicisi.


Türkiye, internetin lojistik ve fiziki altyapısı bakımından çok kuvvetli. Üçüncü nesil internet şebekesinin gelişme hızı birçok Avrupa ülkesinden daha ileride.


Dünyanın en büyük ticari internet şirketleri gözünü Türkiye’ye dikti.
Naspers adlı Güney Afrika devi, Markafoni adlı alışveriş şirketinin çoğunluk hisselerini aldı.
Dünyanın en büyük sanal alışveriş devi eBay, “Gittigidiyor” adlı şirketi satın aldı.
Dünyanın internetten en büyük kitap ve CD satış şirketi olan Amazon, yeni kurulan Çiçek Sepeti hisselerinin bir bölümünü alıyor.


Rusya’nın arama motoru devi Yandex Türkiye pazarına girdi.


Dünyanın en büyük yatırım şirketleri, internet pazarının canlanması sonucunda gözlerini Türkiye’ye dikti. Accel Partners adlı yatırım devi, Antalya’da yapılan internet konferansına özel olarak iki elemanını gönderdi.
Nereden bakarsanız bakın, moda deyişle, dünyada bir “Tiger” doğuyor.
Yani bir internet kaplanı...
Yalnız, gazetedeki analizde bir eksiklik dikkatimi çekti.
Almanya’nın alışveriş şirketi Rocket Internet’in Türk pazarına gireceğini ve bunun da Türk şirketlerine tehdit oluşturacağını yazıyor. Ama analizinde, başarılı onlarca internet şirketine sahip, piyasanın gerçek devi Doğan Grubu’na ait lider alışveriş sitesi “Hepsiburada”dan hiç söz etmiyor.
Avrupa’nın en çok ziyaretçi kabul eden alışveriş merkezine yılda 1.5 milyon kişi gidiyor. “Hepsiburada.com”a alışveriş için gelen kişi sayısı ise ayda 15 milyon.
Bu sitede 350 bin ürün satılıyor. Avrupa’nın en büyük 18’inci internet alışveriş sitesi.
Dolayısıyla Rocket’in Türk pazarındaki işi o kadar kolay değil.


TIGER ÜLKENİN GİZLİ TIGER’LARI


Türkiye bugün internet pazarında, 3G pazarında bu kadar kuvvetli bir yere geldiyse, bunda rahmetle andığım Özal’ın ve hiçbir zaman ön plana çıkmadan GSM devrimini bizlere anlatan Murat Vargı’nın vizyonunu ve militanca mücadelesini hiç unutmamalıyız.
Hiçbir zaman unutmamamız gereken iki isim de Başbakan Tayyip Erdoğan ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’dır.
Onların vizyonu da bu “Tiger devriminde” çok büyük paya sahip.
Bu büyük devrimi anlatırken, iki genç kaplanın ismini de eklemeden geçemeyeceğim.
Vuslat Doğan Sabancı ve Hanzade Doğan Boyner...
Bugün Türkiye’nin gerçek internet devi, Doğan Grubu bünyesindeki şirketlerdir.
Bu da Doğan Grubu’nun ve bu iki kadının vizyonu sayesinde gerçekleşti.


PORNO SEYREDEN ŞU TÜRK ERKEKLERİNİ İYİ TANIYIN


İLGİYLE izlediğim “GQ” dergisinin Türkçe versiyonunun ilk sayısında bir araştırma yayınlandı.
“GfK Türkiye” adlı araştırma şirketinin geçen kasım-aralık ayında 20-55 yaş arası Türk erkekleri üzerine yaptığı araştırmanın sonuçlarına bakalım.


YALANCI Yüzde 83’ü yalan söylüyor. Bu soruya ne kadar doğru cevap verdiğini de hemen bir sonraki soruda ispatlıyor:
Güya Türk erkeğinin yüzde 60’ı bebek için kariyerine ara verirmiş.


İNTERNET AŞKI Yüzde 39’u internette ilişki yaşamış.


PEMBE ERKEĞİ BOZAR Büyük çoğunluğunun tercih ettiği renkler sırasıyla siyah, gri, lacivert, kahverengi ve beyaz.


ÜLKE SEVGİSİ anlayışı ilginç. Yüzde 57’si “Sevgilim için ülkemi değiştiririm” diyor.
Yorum: Yalan kontenjanına girebilir.


Yüzde 89’u başarılı olan insanları seviyor.
Soru: Durum böyleyse, “Her başarının bir cezası vardır” atasözü neden İngilizcede değil de Türkçede vardır?
Demek ki hemen arkasından şu soruyu da sormak gerekirdi: “Başarılı insanı kıskanır mısınız?” Cevabının yüzde 83’lük yalan kontenjanından geleceğine kalıbımı basarım.


HAFTADA KAÇ GÜN Türk erkeği “Haftada 4 ideal” diyor.
Yorum: Maalesef, şu iğrenç soruyu de sormak gerekirdi. Kaçı evde, kaçı dışarıda?


AKSESUVARINI SEVSİNLER Yüzde 84’ü “Aksesuvarsız çıkmam” diyor.
Yesinler senin aksesuvarını. Çünkü aksesuvar denince aklına 3 şey geliyor: Saat, kemer ve cüzdan.
Yorum: Sizce bir eksik yok mu? Mesela “alyans”? Küçük ama ilginç bir eksiklik değil mi?


ONLINE ERKEK Yüzde 73’ü sosyal ağlara giriyor. Yüzde 29’u sörf yapıyor. Yüzde 25’i internetten gazete ve haber okuyor.
Küçücük bir ayrıntı. Yüzde kaçı internette pornoya giriyor bilin bakalım. Sadece yüzde 4... İyi mi... (Yüzde 83 kontenjanından.)


ERKEKLER AĞLAMAZ Sen öyle zannet. Bal gibi ağlar ama nerede?
Buyurun: Yüzde 30’u yalnızken; yüzde 28’i ailesinin yanında; yüzde 21 ağlamıyor.
Bir de arızalı grup var: Yüzde 1’i sadece “annesinin yanında” ağlıyor.
Anasını ağlatanları biliyorduk da anasının yanında ağlayanları da öğrendik.


HARBİ AYRILIK “Türk erkeği sevgilisinden nasıl ayrılır?”


Yüzde 72’si “yüz yüze” ayrılıyormuş. Mertçe yani, harbi bir delikanlı gibi, direkt yüzüne söylüyor.
Telefonda ayrıldığını söyleyen yüzde 22.
Yorum: Peki geriye kalan yüzde 6? Dergide cevabı yok. Herhalde onlar “zombi sevgili”. Ayrıldığı halde, ayrılmamış gibi yaşayan erkekler. (Veya öldürünceye kadar ayrıldığını kabul etmeyenler.)


EN ÖLDÜRÜCÜ Türk erkeğinin yüzde 75’i “cinsel fantezilerini paylaşıyormuş”.
Peki cinsel fantezi ne? Cevabı yok.
Kuvvetli tahminim, renk tercihi gibi.
Yani renk yok... Olsa olsa mutfakta ve ayna karşısında sevişmek...


HA UNUTMADAN SÖYLEYEYİM Parayla sekse sıcak bakan Türk erkeği sadece yüzde 15...
Eh sadece yüzde 4’ü internette pornoya giren bir neslin ahvadı, tabii ki parayla sekse de sıcak bakmaz. Çünkü o bedavacıdır.


SON YORUM: Başbakan’ın dindar nesil yetiştirme çabası gereksiz. O nesil zaten yetişmiş.


(Hürriyet)